Beşiktaş Kulübü Genel Sekreteri Mesut Urgancılar, teknik direktör Mesut Bakkal'ın yazdığı kitapta yer alan itiraflar nedeniyle Türkiye Futbol Federasyonuna (TFF) başvuruda bulunduklarını ve 1986-87 sezonunun şampiyonu olarak tescil edilmeleri talebinde bulunmuş. Bilindiği gibi o sezon Galatasaray en yakın rakibi Beşiktaş’ı bir puan farkla (54-53) geçip şampiyonluğunu ilan etmişti.

Bursaspor’un küme düştüğü geride kalan sezonda takımın teknik komutanı olarak hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi 600 bin TL alacağı için tüm yetkili makamlara başvurarak kulübü cezai yaptırımlarla baş başa bırakan Mesut Bakkal yazdığı ‘Mesut Bir Adamın Hikâyesi’ adlı kitabında bakın neler söylüyor:

‘1986-87 Denizlispor forması giyiyordum. Sondan bir önceki maçımız İstanbul’da lider Beşiktaş ile oynayacaktık. Maçtan bir gün önce kamp yaptığımız otele çanta içinde para geldi. Kişi başı ikişer milyon teşvik primi dağıtıldı bende aldım. O dönemde bu para sıfır bir araba bedeliydi!’

Sonra ne mi oluyor?‘

Beşiktaş, 1-0 öndeyken 85. dakikada kullanılan serbest vuruşta Denizlisporlu Erol, yaklaşık 30 metreden attığı golle 1-1'lik eşitliği sağlayınca yarışta son hafta öncesi ipler Galatasaray'ın eline geçiyordu…

Hani ‘geçmişe mazi yaralıya gazi’ derler ya… İşte o misal ‘bize ne’ deyip geçebiliriz de ama öyle kolay geçemeyiz! 

Şimdi sıkı durun?

Hafızası kuvvetli olanlar ya da araştırmayı sevenler mutlaka hatırlayacaktır.

1986-87 sezonu Bursaspor’un tarihinde ilk kez ligden düştüğü sezondur!..

Öyle ki; 2. Lig’de ilk maçını Aydın’da oynayan Bursaspor, sezona şike ve şaibe karıştığı iddiasıyla yargıya yaptığı başvurular kabul görünce mahkeme kararıyla yeniden 1. Lige döndürülmüştü.

O dönem merhum Orhan Özselek başkanlığında 2. Lig için kurulan kadro sezonu 5. olarak tamamlayınca futbol dünyasında taraflı tarafsız herkesten alkış almıştı.

Şimdi yakın geçmişe dönüp şöyle bir bakalım.

Mesela, Beşiktaş’ın eski hesapları açarak bugün Galatasaray’a yönelttiği suçlamaların benzerini 2010-11 sezonu sonrası Trabzonspor FIFA’ya başvurarak, Fenerbahçe’ye resmen ‘şikeci’ demeye çalıştığını unuttuk mu?

Karşı atağa kalkan Aziz Yıldırım’ın ise, ‘Bursaspor şampiyon olduğunda şaibe yoktu da, Fenerbahçe olduğunda mı var?’ diyerek steril bir şampiyonluğa nasıl çamur atmaya çalıştığı hâlâ belleklerde…

Merhum Erbakan’ın belleklerde yer edinen ‘Sizi gidi sizi…’ diye başlayan o deyişi eşliğinde bir hatırlatma ile bitirelim:

Şaibe’nin sözlükteki karşılığı, ‘Hile, eksiklik, kusur, ayıp, kir, leke, art düşünce…’
Peki, bu sözcüklerden hangisini veya hangilerini Bursaspor’un şampiyonluğuna yakıştırabilirsiniz?
3 İstanbullu’nun bir türlü kabullenemediği Bursaspor’un şampiyonluğunun özünde şu gerçek yatar:

Parayla değil, yürekle… Arkadan iteklenmeyle değil, alın teri, emekle…