Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Şırnak'tan öteye izlenimlerim…

Yazının Giriş Tarihi: 07.10.2019 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.10.2019 00:00

Türkiye'nin uzun soluklu gündemi sınır güvenliği. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz günlerde ifade ettiği "sınır devriyesi hikayeden öte değil" cümleleri önemli bir itiraf. Ankara'nın artık dost düşman kavramlarını yeniden şekillendirilmesi şart. Amerika ile dost kalamayacağımız hususu, Ankara Büyükelçiliğinin alçakça beğenisi ile ortaya kondu. Bir yabancı devletin Türk Milliyetçiliğinin lideri olan bir ismi hasılı Devlet Bahçeli'yi hedef alan bir gönderiyi resmi anlamda beğenmesi daha hafif bir kelime ile tarif edilemez!

 

***

 

Türkiye'de dengeler memleket öznesinde yeniden şekilleniyor. Geçtiğimiz haftalarda KARADENİZSİAD ile gerçekleştirdiğimiz Şırnak ziyaretinde güçlü ve kararlı bir ordu görmek gurur verdi. Tümgeneral Ahmet Hacıoğlu'nun komutasında konuşlanan ordumuz Türkiye'nin Pençesinin gücünü sergilemeye yetiyor. 23. Jandarma Tümen Komutanlığı ziyaretimizde Tuğgeneral Halil Soysal paşa ile yaptığımız anlamlı sohbetten Bursa başta olmak üzere iş dünyasına önemli bir mesaj geldi. Tuğgeneral Alper Sır paşamızın "ülkemiz için burada şehit olmaktan başka arzumuz yok" çıkışı sonrasında Soysal paşa KARADENİZSİAD Başkanı Süleyman Uzun'a dönerek, "iş adamları olarak ülkemizi ayağa kaldırmak zorundasınız. Bakın burada sınıra en yakın noktada bir paşa, bir ordu en üst rütbede şehit olmaktan duyacağı hazzı aktarıyor. Sizlerde oralarda yerli ve milli adımlarla milli ekonomiyi güçlendirmek zorundasınız. Bizim iş dünyasından en büyük beklentimiz budur" diyerek keskin ve net bir mesaj verdi. Türkiye'nin terörle mücadelede en kararlı dönemlerinden birisine şahitlik ediyoruz. Bu anlamda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun emeklerini boş geçemeyiz. Göreve geldiği günden bugüne terörle mücadelede etkin bir dönem yaşamaktayız. Türkiye'nin terörle mücadelede en etkin olacağı diğer bir alan ise, ekonomi.

 

Kavgacı değil yapıcı siyaset şart!

 

Türkiye'de yaşanan ekonomik ve siyasi süreci tüm varlığı ile okumak lazım. Son dönem ekonomimizi sadece ve sadece kredilendirme yöntemi ile ayakta tutmaya çalışıyoruz. Oysa, borç borçla ödenmez! Atalarımızın yüzyıllar öncesinden ortaya koyduğu bu gerçeği görmek zorundayız. Türkiye'nin ufuk projelerine ihtiyacı var. Ak Parti’nin bölünme süreci hız kazandı. Tüm bu gelişmeler içerisinde en doğru karar Sayın Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi öze yani Refah Partisi'ne geri dönmek diyebiriiz. Merhum Necmettin Erbakan'ın reform hareketlerini yeniden hayata geçirebilmek mümkün. Yine merhum liderler Özal ve Demirel'in enerji başta olmak üzere teknoloji merkezli yatırımlarını yeniden güncellemeliyiz. Peki, var olan kavga ortamında bunu ne kadar başarabiliriz?

 

Türkiye'nin köklü ve yapısal bir kabine revizyonuna ihtiyacı var. Belki de burada en özne hamle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak Devlet Bahçeli'ye de görev verilmesi hususu diyebiliriz. Yine bazı bakanlıklarda değil tüm bakanlıklarda istisnasız revizyon şart. Ve en önemli konu Cumhurbaşkanı ile kabine arasında var olduğu ayyuka çıkan 'gölge kabine' hususunun ortadan kaldırılması diyebiliriz.

 

Türkiye'nin gücünü arttırmak adına iş dünyası ile yeniden bir barış ortamı sağlanmalı. Bir dönem terörist PKK için açılan kapılar ve kaldırılan sınırlar, bu sefer iş dünyası için dizayn edilmeli. Esnaf ve Sanatkarlar başta olmak üzere iş dünyasının beklentilerine cevap verilmeli… Bunu başarabilmek için en temel yol, barışçıl siyasetten geçiyor. Ak Parti’nin kendi içerisinde yerle yeksan olan dava bilincini yeniden tesis etmek için tüm teşkilatlarda değişim şart. Velhasıl Ak Parti’nin ve Recep Tayyip Erdoğan'ın buna ne cesareti ne de gücü yetmez diye düşünüyorum.

 

İş dünyası af edilmeli!

 

Türkiye'ye en köklü zararı FETÖ verdi. Lakin, FETÖ ile siyasi mücadele sağlanamadı. Bunun birçok detayını zaten hergün sosyal medyada okuyorsunuz. Ayrıca detaylara inmeye gerek yok. Sonuç itibariyle Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ ile mücadele de başarılı olamadı! İşte tam da bu noktada iş dünyasının içerisinden gelen taleplere cevap vermek şart. Hükümlülere ve adi suçlulara bile af gündeme geldiği halde iş dünyasına neden af gelmiyor? FETÖ başta olmak üzere terör bağlantısı olmayan şirketlere ve şahıs firmalarına vergi afları, faizsiz yapılandırmalar ve düşük prim ödemeleri gibi yöntemlerle artı değer katılmalı.

 

Tarım ve Orman köylüsünün sorunlarından tutunda kasaba ya da şehirde esnaf olan, iş adamı ya da sanayici olan herkesin refah düzeyini somut adımlarla arttırmalıyız. Bir merminin kaç kuruş olduğunu hesaplarken, bu ülkenin kuruluş yıllarını da yeniden hatırlamalı ve artık 'Milli Ekonomi Reformu' ile etkin ve kalıcı adımlar atmalıyız. Aksi takdirde sonun başlangıcında olduğumuzu kabullenerek köşemize çekilip ölümü beklemekten başka şansımız yok!

 

 

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.