Kısa bir süre sonra huzur ve sessizliğin hakim olduğu Çanakkale, Ayvacık ilçesine bağlı Kadırgaburnun da Hafızın yerindeyiz, hakikaten insanın stresten uzak yaşayabileceği güzel bir yer, Hüsnü Sungur ve Süleyman Güzey ile buraya gelirken, kafamızda bir çok sorun ve stresi beraberimizde taşıyoruz. Elbette bunlar bireysel sorunlar değil aksine düşünen her insanın taşıdığı ve üzüldüğü memleket meseleleriydi.

Yolda gelirken kafamda ki sorular Dövizin Türk lirası karşısında giderek yükselmesi, altın fiyatlarının akıl almaz yükselişi, bazı ülkelerde paramızın kullanımdan kaldırılması, ortalama emekli maaşlarının 200-250 dolar seviyesine inişi canımızı sıkıyor her vatan evladı gibi. Çocuklarımızı, torunlarımızı düşünüyor ve onların geleceğini hayal ederken içimizi burkan bir sancı var sanki, bazen iktidar yandaşlarına bunları anlatırken, o umursamaz tavırları ve enteresan içi boş şovenist söylemleri bizleri ayrıca kahrediyor tabi ki.

Perşembe günü ise Uludağ  Bakacak çaycısı Fikret Güven'in göstere göstere Uludağ yolundan inerken facebook ta canlı yayın yaparak saat 16,30 da Valilik binası önünde kendimi yakacağım diyerek gelmesi ve yine o saatte gelip aracıyla birlikte kendisini yakması canımızı sıkan şeylerden biriydi. Allah'tan polisler tarafından acilen söndürüldü de rahat bir nefes aldık. Fikret Güven Ak partiye yıllarca destek vermiş muhafazakar bir vatandaş, işletmecisi olduğu ekmek yediği yere sahip çıkmaya çalışan bir insan, maddi, manevi ve sağlık yönünden zarar görmesini istemeyiz. Ancak inançlı ve muhafazakar bir insanın dinimizce intiharın yasak ve günah olduğunu bilmesine rağmen bu boyuta gelmiş olmasının nedenleri araştırılmalıdır. Bir kısım yandaş gazeteci ve yorumcuların bu işi şov olarak nitelendirmesi ise bir o kadar ayıp ve günahtır. Hiç bir insan intihar etme cesaretini kendisinde öyle kolay kolay bulamaz. Fikret Güven'in adli kontrol şartı ile serbest bırakılması ve yanmaktan kurtulmuş olması işin sevindirici boyutu, umarız bu uğraşı adaletli bir şekilde çözülür.

Fikret Güven konusunda Ak parti yetkililerinden ses çıkmasa da CHP il başkanı İsmet Karaca ve Saadet partisini emekçisi Gökhan Gerçek'in sayfamızda konu ile ilgisi ve konunun takipçi olacağını yazmış olması da gayet önemlidir. Diğer parti yetkilileri de konu ile alakadar olmalıdır, son yıllarda artan intihar vakaları toplumun geldiği bunalım ve buhran psikolojisinin yansımalarıdır. Ne yazık ki aynı gün Bursa da intihar vakalarını da basından öğrenmiş bulunmanın üzüntüsünü de yaşadık.

Bu düşünceler doğrultusunda Kadırgaburnu na doğru yolculuk yaparken Bursa nın eski ve ünlü Restaurantlar işletmecisi Reşat Albayrak'ın artık Küçükkuyu ya yerleşmiş olduğunu bilip daha önce ziyaret ettiğimiz büyük züccaciye işletmesinin önünden geçiyoruz, niyetimiz durup Reşat beyi ziyaret etmek, ancak yol kenarına park etmiş ve arkamızdan gelen araçlar sebebi ile durma şansımız olmuyor ve devam edip Küçükkuyu çıkışından Behramkale yoluna dönüyor ve Mersin den gelen Çamlıyayla eski ilçe başkanımız Bayram Yıldız'ı beklemek için Ada çay bahçesine geçip çay içerek beklemeye koyuluyoruz ve Bayram Yıldız yarım saat içerisinde yanımıza gelip sosyal mesafe icabı kucaklaşamadan hasret gideriyoruz. Bayram Yıldız ile Bursa da, Ankara da, Mersin de ve Şimdi de Çanakkale de bir araya gelmiş oluyoruz.

Yazıyı kaleme alırken Hüsnü Sungur gelip Rahmetli Müslüm Gürses'in ''unutamadım'' şarkısını yüksek volum de açtı ve bana ''yazıyı yazıyorsun da kafanı karıştırmış olmayayım?'' deyince gülümsedim ''yok be Hüsnü abi ben zaten şiir yazarken bu şekil konsantre olurum Müslüm Baba yı dinlerken konsantre olurum'' deyince kahkahayı attı. Unutamadım şarkısını dinlerken mazi gözümden geçti 1986 yılında Yıkıla yıkıla albümü ile aynı anda çıkan Küskünüm albümün de bulunan bu şarkı Bursa Osmangazi ilçesi Kemerçeşme mahallesinde yaşayan Çanakkale li değerimiz Şakir Askan tarafından yazıldığını çok kişi bilmez. Küskünüm albümü Türkiye de çıkışından itibaren 20 milyon satışı geçen ilk ve tek albümdür ve bu albüm de Şakir Askan'ın altı şarkısı vardır müziklerini Burhan Bayar'ın yaptığı bu şaheser albüm elbette dinlerken bizi motive edip dış dünyadan uzaklaştırıp kendimiz ve anılarımızla başbaşa bırakacaktı.

Kadırgaburnu ve Hafız Süleyman Sami nin mekanın da gece Çevre eski bakanımız Hamdi Üçpınarlar ve Türk-İş eski genel başkanı merhum Seyfi Demirsoy'un oğlu Bülent Demirsoy ile bir araya geldik ve konu geçmiş siyaset ile günümüz siyaseti arasında gidip geldi bunları da bir sonra ki yazımızda anlatacağız. sağlıklı ve mutlu kalın.