Yerel seçim çalışmaları ülke genelinde tüm heyecanı ile sürüyor 28 gün sonra sandıkların açılması ile sonuçlarını göreceğimiz seçim, tüm enteresanlığı ve entrikaları ile tarihte ki yerini alacaktır. Mersin Büyükşehir mevcut Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz'ın YSK ya kasıtlı olarak yetiştirilmeyen adaylığı ve bunun yanısıra 17,00 den sonra evrağı kayıt altına almaması gereken YSK nın bunu saat 17,25 olarak kayıt altına alarak başka bir partiden aday olmasını engellemek için yapılan ayak oyunları, ülke demokrasisine kara bir leke olarak sürülecektir. Ve bu tablo kötü niyetli kişiler için kenarda beklete bilecekleri bir son dakika çirkefliği olarak gündemde dama hazır tutulacak bir tiyatro sahnesi olarak yıllarca kalacak ve adayları tedirgin edecektir.

Bursa'ya dönersek Millet ve Cumhur adayları arasında büyük bir yarış var. İnegöl Belediye eski Başkanı Alinur Aktaş Büyükşehir Belediye Başkanlığına bu kez seçilerek gelme çabasında, fakat işi bir hayli zor ve bu zorluk, aşırı stres hata yapılmasına sebep olabilir. Geçtiğimiz gün İnegöl’de yaptığı konuşma büyük tepkilere yol açtı, ardından Fox TV’de Fatih Portakal'ın bunu ana haberde kullanması tepkileri daha da büyüttü. Şunu anlamakta güçlük çekiyorum adayların çoğu bu hatayı yapıyor. Yerel seçimde aday olacağınız bölge ile konuşup projelerinizi anlatmak yerine, genel siyasete girip kendinizi zora sokuyorsunuz, oysa yerel seçimde her görüşün ve her kesimin oyuna talipsiniz, sanırım muhtar adayları bu işi mahallelerinde daha iyi analiz ederek başarı ile götürüyorlar.

Mustafa Bozbey ise bu alanda daha başarılı görülüyor seçilmesi zor ve eğitim oranının daha yüksek oranda olduğu Nilüfer ilçesinde 20 yıl aralıksız seçilerek hizmet etmiş bir Belediye Başkanı ve Alinur Aktaş’tan daha şehirli ve modern duruyor. Üstelik ikili insani ilişkileri çok üst düzeyde. Belli bir çekim alanına sahip, sormadan, haber vermeden pat diye düğününüzde karşınıza çıkar, size sürpriz yapar, cenazeniz olduğunda Büyükşehir ve Osmangazi gibi sistemden otomatik mesaj gönderme yerine sizi bizzat arar, başsağlığı diler ve bir ihtiyacınız var mı diye vatandaşa ismi ile hitap ederek gönlünü kazanır. Bu olaya bizzat kendim şahidim 2013 yılı kurban bayramı bitişi gece saat 03.05’te babam vefat etmişti. Vasiyeti gereği cenazesini Haymana'ya götürdük. Mustafa Bozbey beni iki kez aradı, taziye dilekleri ve bir ihtiyacım olup olmadığını sordu. Teşekkür ettim iki saat sonra yine arayıp bir daha sordu.

İşte Mustafa Bozbey'in önde başlama sebeplerinden biri insani ikili ilişkilerinin zirve de olması ve merkez de siyaset yapması. Alinur Aktaş ise İnegöl'de iki dönem seçildi ve İnegöl siyaseti yaptı merkezden 45 kilometre uzakta, Bursa’nın ne olduğunu anlayana kadar bir anda kendisini seçim sürecinde buldu. İki adayı kıyasladığımız da bir kısım farklar bunlar. Diğer genel farklara bakarsak Genel başkanlık  bazında roller değişiyor. Bürokrasi den gelen (bu boyutu çok başarılıdır) Kemal Kılıçdaroğlu nun, karşısında taban siyasetinden gelen Recep Tayyip Erdoğan var üstelik birde Cumhurbaşkanlığı zırhını giyerek, mitingler yapıyor, Televizyonlarda halka sesleniyor, CHP nin geçmişinden dem vuruyor, vuruyor. Fakat bu günlerde bunun da prim yapmadığını görüyoruz. Son Erzurum mitingi çok zayıftı, oysa bu güne kadar Erdoğan'a en çok destek veren şehirlerin başındaydı.

Merhum Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in vecize gibi zihninden yarattığı şahsına münhasıran sözleri vardı bir tanesi günümüze çok uygun ''tencerenin yıkamayacağı iktidar yok'' diye, günümüz bu görüntüyü veriyor. Halkta biriken tepkiler sandığa Ak parti adına olumsuz yansıyabilir, Erdoğan ise bu kez albenisi olan pek aday çıkaramadı, tamamı onun gölgesinde kalıyor ve Erdoğan oyları ile seçim kazanmayı umut ediyorlar. Siyasetin içinden gelen biri olarak Ak parti adaylarında Erdoğan ve Süleyman Soylu gibi güçlü hatipler yok, yıllardır bu tarz siyasileri görüp coşan halk bu kez, adayların zayıf kalmasından dolayı sessizliğini koruyor.

Basın ve medya desteği Ak parti adaylarına devasa destek sağlıyor olsa da Suriye liler krizi, ekonomik kriz, pahalılık, yüksek enflasyon, Emeklilere verilen düşük zam, üretim zayıflığının karşısında ithal edilen ürünler, iktidarın abartılı harcamaları gibi olumsuzluklar sandığa büyük etki edecek gibi görünüyor. Esenkalın...