Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Seçim Kanunu değişiyor

Yazının Giriş Tarihi: 14.09.2020 00:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.09.2020 00:00

12 Eylül 1980 darbesinin ürünü olarak uygulanmakta olan Seçim Kanunu’nun değiştirilmesi ve seçilme barajının yüzde 10’dan yüzde 5’e düşürülmesi için düğmeye basıldı. AK Parti Genel Merkezi, yeni Seçim Kanunu ile ilgili çalışmayı tamamlamak üzere.

Senelerdir konuşulan, tartışılan, değiştirilmesi istenilen fakat iktidara gelen partilerin bir türlü değiştirmek istemedikleri Seçim Kanunu ile ilgili ciddi adımlar atılıyor. Ankara kulislerinde konuşulan ve külliyeden sızan bölgelere göre, Adalet ve Kalkınma Partisi, seçim kanunu ile ilgili değişiklik aşamasındaki son çalışmalarını tamamladı. AK Parti, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin tatilde olduğu dönemde, milletvekilleri kanalıyla halkın bu konudaki nabzını yokladı. Yine, teşkilat içinde Seçim İşleri Başkanları ile yapılan toplantılarda, yeni seçim kanununun ne gibi değişiklikler içermesi ve seçimlerde başarı kazanılması için nelerin kanunla belirlenmesi gerektiğine dair sorulara cevap arandı.

Sonunda, Parti Genel Merkezinde oluşturulan bir komisyon tarafından Seçim Kanunu teklifi ile ilgili ön raporlar hazırlandı. Bu raporlar, önce Siyasi ve Seçim İşleri Başkanlığında sonra da partinin üst karar kurulu olan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nda görüşülecek. Kanun çalışmasına en son noktayı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın8 koyması bekleniyor.

Peki, yeni seçim kanununda değişecek olan neler var?

Birinci ve ilk akla gelen değişim seçim barajında olacak. Çünkü, hem ülkemizdeki iç siyasette hem de uluslar arası siyasette seçim barajının yüzde 10 olmasının tepkilere yol açtığı ve senelerdir bu soruna çözüm bulunması istendiği dönemleri yaşıyoruz. Her seçim öncesinde ve sonrasında bu konu gündeme gelmesine rağmen bugüne kadar ne iktidar kanadından ne de muhalefet kanadından Seçim Kanununu değiştirelim diye TBMM başkanlığına resmi teklif yapılmayışı ise “siyasetçiler halinden ve hayatından memnun. Seçilemeyenler düşünsün” mantığını öne çıkarıyor.

Şimdi ise durum farklı. 2018 tarihinden bu yana uygulanmakta olan Cumhurbaşkanlığı Seçim Sistemi ve yüzde 51 oranlı seçim başarı oranı, dikkatleri milletvekili seçilebilme adına uygulanan yüzde 10’luk barajı aşma / aşamama korkusu yaşayan siyasi partilerin kurdukları ittifakla çekti. Seçilme şansı olmayan pek çok siyasi partiye, özellikle Ana muhalefet CHP tarafından milletvekili sıraları verilerek, oy devşirmesi yapılması da tartışma konusu oldu. Ortaya çıkan sonuçta, AK Parti ile MHP’nin Cumhur İttifakı, CHP önderliğindeki Millet İttifakı siyasi hayata ve seçimlere damga vurdu.

Şimdi ise, ülkemizdeki siyasi parti sayısı 92’i geçti. Son bir ayda yaklaşık 20 tane siyasi parti kurulmuş. Bende isimleri internet sitesinde bu yazıyı yazmadan önce yaptığım inceleme sırasında öğrendim. Mesela, Roman vatandaşlarımız Güzel Parti isimli yeni bir siyasi parti kurmuşlar. Eski Demokrat ve Adalet Partililer ile bazı ANAP’lılarda DOĞRU Parti’yi kurdular siyaset sahnesine yeniden boy göstermeye başladılar.

Tabi, siyasette bu kadar dağınıklık olunca, muhalefette yer alan bütün siyasi partiler, CHP saflarına yakın gözüküp, birkaç koltuk uğruna kulis yapıyorlar. İşte, bu partilerin iddialı olduklarını ispat edebilmesi adına seçim barajı yüzde 10’dan yüzde 5’e inerse, pek çoğu, ideolojik düşünce ve güreşleri uymayan CHP ile ittifak içine girmeyebilir. Seçim barajının düşürülmesi nedenlerinden birisi bana göre bu düşünce.

Seçim kanunda ikinci tartışılan en büyük sorun ise lider sultası. Yani, milletvekili, belediye başkanı adayları ile meclis üyesi adaylarının genel merkez yoklaması ile belirlenmesi yöntemi.

Bu yöntemde, yerel siyaset ve siyasetçilerin güç kaybettikleri, kendisini genel merkeze beğendiren kişilerin ön plana çıkıp, siyasi parti ve guruplara senelerce hizmet eden, mesai harcayan, maddi ve manevi destek olanların dışlanması olarak göze çarpıyor. Bu durumda, halkımız, seçmenlerimiz, hiç tanımadıkları ve destek oldukları liderin istemi nedeniyle pek çok kişinin seçilmesi için oylarını kullanıyorlar.

Bu sıkıntıların aşılması için siyasi partilerin seçim çevrelerinde hakim gözetiminde önseçim yapması gerekli. Ama, gelin görün ki hiçbir siyasi partinin lideri, bu hakim nezaretindeki ön seçimlere sıcak bakmıyor. “Bizim istemediğimiz kişiler ön plana çıkıp listelere girebilir. Seçilebilir” düşüncesi, önseçim uygulamasını perde arkasında bırakıyor.

Yeni seçim kanununda da ön seçimle ilgili kararların, siyasi partilerin yerel yönetimlerince, Yani mahalli teşkilatlarında alınması yönünden karar çıkabilir. Tabi, kanunun bu maddesi, mevcut pek çok milletvekili ve belediye başkanını rahatsız edebilir. Çünkü, siyasi desteklerden uzak, sırf genel merkezin ve liderin dayatmasıyla seçilen bazı kişiler, şimdi sahip oldukları koltuklarını kaybetmek istemeyebilirler.

Kanunla güvence altına alınmak istenilen bir başka konu ise dar bölge seçim sistemi uygulanması. Yani, adaylar. Bölgelere göre belirlenecek. En fazla oyu alan kazanacak. Bu durumda, Ankara’da bu yeni seçim kanunu için kafa yoran ve hazırlık çalışmalarına katılanlarla yaptığım görüşmelerde Bursa’yı merak ettim. Henüz bir kesinlik kazanan karar yok ama, örnek, Bursa 4 veya 6 ayrı seçim bölgesine bölünebilir. Toplam 20 vekil çıkaran Bursa’nın her seçim bölgesi 5’şer milletvekili çıkarabilir. Bu durumda, detaylı bir inceleme yapılırsa, 2018 seçim sonuçlarına göre Bursa’da AK Parti 13, CHP 3, MHP 3, İYİ 1 vekil çıkarabiliyor.

Hesaba göre, dar bölge seçim sistemi, iktidar AK Parti’nin lehine gözüküyor. Bu sistemin getirilmek istenmesine ise bağımsız adayların da seçilme yeterliliği için imkan tanınması olarak lanse ediliyor. Duruma göre, bağımsız adayları seçmenlerin çok daha iyi tanıdığı için dar bölge seçim sistemi uygulanan bölgelerde seçilmeleri mevcut duruma göre çok daha rahat ve çok daha az oyla mümkün olabilecek.

Meclis bu ay sonunda çalışmaya başlayacak.Bakalım, önümüze ne gibi bir taslak gelecek? Yine de senelerdir tartışılan Seçim Kanunu’nun değişimi için adım atılması güzel. Sırada, Siyasi Partiler Kanunu’nun da değişimi olmalı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.