Halepçe Katliamı veya Halepçe'ye zehirli gaz saldırısı, İran-Irak Savaşı esnasında Saddam Hüseyin'in, 1986-1988'de Irak'ın kuzeyinde Kürtlere karşı düzenlettiği El-EnfalHarekatı adlı isyanı bastırma operasyonunun bir parçasıdır. Kanlı Cuma olarak da bilinen bu zehirli gaz saldırısı Kürt halkına yapılmış bir soykırım olarak kabul edilir.Saldırıda 3.200 ile 5.bin arasında kişi öldürüldü ve 10.bin ile 7.bin arası sivil yaralandı. Saldırıdan sonra komplikasyonlar, çeşitli hastalıklar meydana geldi ve yapılan doğumlar sağlıklı neticelenemedi. Bu saldırı o bölgelerde Kürt halkına, sivil nüfusa karşı yapılmış en büyük kimyasal saldırı olarak bilinir. Irak Yüksek Ceza Mahkemesi 1 Mart 2010 tarihinde soykırım eylemi olarak Halepçe katliamını tanıdı. Saldırı bazı ülkelerde parlamentolar tarafından insanlığa karşı işlenmiş bir suç olarak tanımlanıp, kınandı. Ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne bu katliamın tanınması için kanun teklifi verildi.

Srebrenitsa Soykırımı1991-1995 Yugoslavya İç Savaşında Sırp Cumhuriyeti Ordusu'nun Srebrenitsa'ya karşı giriştiği Krivaya '95 Harekatı esnasında Temmuz 1995'te yaşanan ve en az 8.372 Boşnak'ın Bosna-Hersek'in Srebrenitsa kentinde General RatkoMladiç komutasındaki ağır silahlarla donatılmış Bosna Sırp ordusu tarafından öldürülmesine verilen addır. Katliamda kadın ve küçük yaşta çocuklarında öldürüldüğü, belgelerle kanıtlanmıştır. Sırp Cumhuriyeti Ordusunun dışında katliama "Akrepler" olarak tanınan Sırbistan özel güvenlik güçleri de katılmıştır. Birleşmiş Milletler Srebrenitsa'yı güvenli bölge ilan etmiş olmasına karşın 400 silahlı Hollanda barış gücü askerinin varlığı katliamı önleyememiştir.Öldürülen Boşnak sivillerden birisi olan, 13 yaşındaki Sadık Ömer Hüseinoviç'in mezarı Srebrenitsa katliamı II. Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da gerçekleşmiş en büyük toplu insan katliamı ve Avrupa'daki hukuksal olarak ilk kez belgelenmiş soykırım olması açısından önem taşır.

Suriye'de kimyasal katliam! Reyhanlı'ya sadece 50 km uzaklıkta.

Suriye Ordusu'na ait askeri helikopterler, İdlib’e klor gazlı saldırı düzenledi. Kimyasal saldırıda 100 kişi hayatını kaybetti, 500 kişi de gazdan etkilendi. Acı olayın yaşandığı yer ise Hatay'ın Reyhanlı ilçesine sadece 50 kilometre uzaklıkta Zehirlenen çocuk görüntüleri tüm dünyayı ayağa kaldırdı,İlk olarak Esad suçlandı Esad'ın olması gayet doğal ancak savaşta her türlü hilenin yapılabileceğini'de unutmamak gerekir,

Eski ABD Başkan adayı Ron Paul: "Suriye'deki kimyasal saldırıyı Esad'ın yaptığına yönelik hiçbir bulgu yok. Bu bir sahte bayrak

operasyonudur" dedi,

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü MariyaZaharova, Suriye hükümetinin İdlib'de kimyasal silah kullandığı yönündeki iddiaları 'yalan haber' olarak nitelendirdi. Zaharova BM Güvenlik Konseyi'ne sunulacak karar tasarısını da Rusya'nın veto edeceğini açıkladı.Zaharova, Batı basınını kimyasal silahlar konusunda Şam’ı suçlamakta haddinden fazla aceleci davranmakla eleştiren Zaharova, İngiltere, Fransa ve ABD’nin, Suriye hükümetinin düzenlediğini iddia ettikleri kimyasal silah saldırısıyla ilgili BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunacakları karar tasarısının ‘gerçek olmayan verilere dayandığını’ söyledi. Bu nedenle Zaharova, söz konusu karar tasarısını desteklemeyeceklerini belirtti.

Irak, Libya, Suriye derken bataklığın içine sinsice çekiliyoruz Bir tarafta açgözlü ABD, İngiltere, Fransa diğer yanda Rusya, İran ve Çin fırsat kollamakta ülkemizin işi zor net bir tavır koyamıyoruz bu iki bloktan birine taraf olmak diğerinin düşmanlığını kazanmaktır. Ölen vatansız kalan çocuklar kadınlar yaşlılar, para kazanan sömüren yazdığımız ülkeler Güzelim dünya yaşanmaktan çıkıyor ve korkumuz 3. dünya savaşının Ortadoğu merkezli çıkmasıdır.