Özel Ümit Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Gül, Böbrek Taşı Hastalıklarından Korunmak İçin Yapılması Gerekenler Ve Hastalığın Tedavi Yöntemleri Hakkında Konuştu. Gül, “taş Hastalığı Zor Ama Çözüm Ve Tedavisi Kolay Olan Bir Hastalık” Dedi.
Haber Giriş Tarihi: 06.12.2016 11:56
Haber Güncellenme Tarihi: 06.12.2016 11:56
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Özel Ümit Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Gül, böbrek taşı hastalıklarından korunmak için yapılması gerekenler ve hastalığın tedavi yöntemleri hakkında konuştu. Gül, “Taş hastalığı zor, ama çözüm ve tedavisi kolay olan bir hastalık” dedi. Özel Ümit Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Gül, her geçen gün böbrek taşı oluşumunun arttığını söyledi. Taş oluşumunu engellemek için yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Gül, “Üriner sistem taş hastalığı toplumun yüzde 1 ile 5’ini etkiliyor. Taş oluşumunu engellemek için yapmamız gereken ilk iş sıvı gıda alımını günlük belli bir miktarın üzerinde tutmak. Bu miktarın 1 buçuk 2 litre civarında olması gerekiyor. Taş oluşumunda ikinci etken genetik faktörler oluyor. Ailede taş hastalığı varsa diğer aile fertlerinde çıkma ihtimali artıyor. Taş oluşmaması için hastanın 6 ayda bir rutin şekilde üroloji uzmanı ile görüşmesi gerekiyor. Bazı hastalarda çok sık taş oluştuğu zaman metobolik değerlendirme gerekiyor. Dolayısıyla onların daha sıkı takip edilmesi gerekiyor. Bu durumda kişilerin 6 ayda bir üroloji uzmanı ile görüşmesi gerekiyor. Her geçen gün proteinli gıdalar ile beslenme artıyor. Taş oluşumundaki esas etken kalsiyum olduğu için kalsiyuma bağlı taş oranında artış gözlemleniyor. C vitaminleri taş oluşumunu engeller. Ancak günlük 4 gramın üzerinde C vitamini aldığımızda taş oluşumunu hızlandırmış oluyoruz. D vitamini gibi vitaminler de yine yüksek dozda alındığı zaman taş oluşumu ihtimallerini arttırıyor” dedi. Tedavi yöntemleri değişti Böbrek taşı hastalıklarında her geçen yıl tedavi yöntemlerinin değiştiğini ve geliştiğini ifade eden Dr. Gül, “Böbrek taşı tedavisinde son 20 yıldır değişik yöntemler uygulanmaya başlandı. İlk yıllarda hastaların hepsine açık taş ameliyatı yapılıyordu. 80’li yıllarda taşlar sesle dışarıdan kırılmaya başlandı. 95’li yıllardan sonra sırttan açılan bir delikle böbrek taşlarının büyük çoğunluğu perkütan yöntemi ile alınmaya başlandı. 2005 yılından sonra ise taş hastalıklarında lazer yöntemi kullanılmaya başlandı” dedi. En zahmetsiz yöntem lazerle tedavi Lazer ile taş operasyonu yöntemi hakkında bilgi veren Dr. Gül, “Bu yöntemde hastaya hiçbir kesi işlemi yapılmıyor. Hastaların büyük çoğunluğu aynı gün içinde taburcu oluyor. Son 10 yıldan beri uyguladığımız lazerle taş kırma yöntemi hastalara konfor sağlamış oluyor. 5 milimetreye kadar olan taşların düşme ihtimali var ama 5 milimetreden büyük taşların düşme ihtimali çok azalıyor. 5 milimetre ve üzeri taşlarda hastada ciddi ağrılara neden oluyor. Böbrekle mesane arasında 20-25 santimetrelik organımızın 3 yerinde darlığı var. Taşlar bu dar bölgelerden geçerken ciddi ağrılara nende oluyor. Hastalardaki ağrı şiddeti değişebiliyor. Bunları dikkate alarak, hastanın böbreğinin durumu, genel sağlık durumunu dikkate alarak taş tedavisine karar veriyoruz. Hastaların büyük çoğunluğu operasyon geçirmek istiyor. Hastanemizde çok yoğun bir şekilde bu yöntemi uygulamaktayız. Ciddi manada başarı seviyemiz var” diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Lazer ile böbrek taşından kurtulmak mümkün
Özel Ümit Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Gül, Böbrek Taşı Hastalıklarından Korunmak İçin Yapılması Gerekenler Ve Hastalığın Tedavi Yöntemleri Hakkında Konuştu. Gül, “taş Hastalığı Zor Ama Çözüm Ve Tedavisi Kolay Olan Bir Hastalık” Dedi.
Özel Ümit Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. İsmail Gül, her geçen gün böbrek taşı oluşumunun arttığını söyledi. Taş oluşumunu engellemek için yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Gül, “Üriner sistem taş hastalığı toplumun yüzde 1 ile 5’ini etkiliyor. Taş oluşumunu engellemek için yapmamız gereken ilk iş sıvı gıda alımını günlük belli bir miktarın üzerinde tutmak. Bu miktarın 1 buçuk 2 litre civarında olması gerekiyor. Taş oluşumunda ikinci etken genetik faktörler oluyor. Ailede taş hastalığı varsa diğer aile fertlerinde çıkma ihtimali artıyor. Taş oluşmaması için hastanın 6 ayda bir rutin şekilde üroloji uzmanı ile görüşmesi gerekiyor. Bazı hastalarda çok sık taş oluştuğu zaman metobolik değerlendirme gerekiyor. Dolayısıyla onların daha sıkı takip edilmesi gerekiyor. Bu durumda kişilerin 6 ayda bir üroloji uzmanı ile görüşmesi gerekiyor. Her geçen gün proteinli gıdalar ile beslenme artıyor. Taş oluşumundaki esas etken kalsiyum olduğu için kalsiyuma bağlı taş oranında artış gözlemleniyor. C vitaminleri taş oluşumunu engeller. Ancak günlük 4 gramın üzerinde C vitamini aldığımızda taş oluşumunu hızlandırmış oluyoruz. D vitamini gibi vitaminler de yine yüksek dozda alındığı zaman taş oluşumu ihtimallerini arttırıyor” dedi.
Tedavi yöntemleri değişti
Böbrek taşı hastalıklarında her geçen yıl tedavi yöntemlerinin değiştiğini ve geliştiğini ifade eden Dr. Gül, “Böbrek taşı tedavisinde son 20 yıldır değişik yöntemler uygulanmaya başlandı. İlk yıllarda hastaların hepsine açık taş ameliyatı yapılıyordu. 80’li yıllarda taşlar sesle dışarıdan kırılmaya başlandı. 95’li yıllardan sonra sırttan açılan bir delikle böbrek taşlarının büyük çoğunluğu perkütan yöntemi ile alınmaya başlandı. 2005 yılından sonra ise taş hastalıklarında lazer yöntemi kullanılmaya başlandı” dedi.
En zahmetsiz yöntem lazerle tedavi
Lazer ile taş operasyonu yöntemi hakkında bilgi veren Dr. Gül, “Bu yöntemde hastaya hiçbir kesi işlemi yapılmıyor. Hastaların büyük çoğunluğu aynı gün içinde taburcu oluyor. Son 10 yıldan beri uyguladığımız lazerle taş kırma yöntemi hastalara konfor sağlamış oluyor. 5 milimetreye kadar olan taşların düşme ihtimali var ama 5 milimetreden büyük taşların düşme ihtimali çok azalıyor. 5 milimetre ve üzeri taşlarda hastada ciddi ağrılara neden oluyor. Böbrekle mesane arasında 20-25 santimetrelik organımızın 3 yerinde darlığı var. Taşlar bu dar bölgelerden geçerken ciddi ağrılara nende oluyor. Hastalardaki ağrı şiddeti değişebiliyor. Bunları dikkate alarak, hastanın böbreğinin durumu, genel sağlık durumunu dikkate alarak taş tedavisine karar veriyoruz. Hastaların büyük çoğunluğu operasyon geçirmek istiyor. Hastanemizde çok yoğun bir şekilde bu yöntemi uygulamaktayız. Ciddi manada başarı seviyemiz var” diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler