Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Küçükçekmece’de Kadınlara Nefes Terapisi

Opr. Dr. Emine Ertürk Küçükçekmeceli anne ve babalara ‘Annenin Beden ve Ruh Sağlığı’ hakkında bilgiler verdi. Ertürk, katılımcılara nefes terapisi de yaptırdı.Küçükçekmece Belediyesi Atakent Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen...

Haber Giriş Tarihi: 26.03.2016 13:47
Haber Güncellenme Tarihi: 26.03.2016 13:47
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Opr. Dr. Emine Ertürk Küçükçekmeceli anne ve babalara ‘Annenin Beden ve Ruh Sağlığı’ hakkında bilgiler verdi. Ertürk, katılımcılara nefes terapisi de yaptırdı.
Küçükçekmece Belediyesi Atakent Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen söyleşide konuşan Emine Ertürk, kadınların hormon değişiklikleri dolayısıyla ruh sağlığında sıkıntı yaşadıklarına değinerek, katılımcılara nefes terapisi yaptırdı.
Kadınlarda hormonlar dolayısıyla ortaya çıkan duygu durumu değişikliklerine hastalık demenin doğru olmadığını kaydeden Ertürk, buna daha çok psikolojik rahatsızlıklar denmesi gerektiğini söyledi. Kadınlarda duygu durumu dolayısıyla yaşanan en sık rahatsızlığın menopoz olduğunu da kaydeden Ertürk, “Bu dönemde kadınların ailelerine de çok iş düşüyor. Onlara karşı daha anlayışlı davranmaları gerekiyor. Kadınlar ise hobi edinmeli. Kendilerine bakmalı ve bu durumu kabul etmeli ve doğal bir süreç olarak görmeli” dedi.
BİRKAÇ AYLIK TEDAVİYLE HER ŞEYE AĞLAMAYA SON
Adet öncesi dönemde kadınların yaşadıkları sıkıntılı döneme, ‘Premenstrüel Sendrom’ dendiğini belirten Ertürk, “Hemen hemen her kadın adet öncesi dönemde sıkıntı yaşıyor. Olur olmadık her şeye ağlıyor. Sinir krizleri, depresif bir hal geçiriyor. Bir kısım kadın ise çok hafif atlatıyor. Yüzde 5-8 gibi bir oran bunu çok şiddetli yaşıyor. Onları tedavi etmemiz gerekiyor. Burada ise doğum kontrol haplarını kullanıyoruz. Birkaç aylık bir tedaviden sonra kişi bayağı rahatlamış oluyor. Belki 40 sene boyunca menopoza kadar bu durum kadınlara sıkıntı yaşatıyor” diye konuştu.
“LOHUSALIK PSİKOZUNDA PSİKOLOJİK TEDAVİ GEREKİYOR”
Doğumdan sonra genel durumun değişmesine bağlı oluşan lohusalık depresyonları yaşandığını da söyleyen Ertürk, “Bu dönemde yine hafif depresyonla karşı karşıya kalıyoruz. Hasta doğumdan sonra endişe içine giriyor. Biraz daha ağır ruhsal bozukluk da lohusalık depresyonu. Kişi burada ciddi endişe duyuyor. Bebeği ve kendisini tehlikede hissediyor. Lohusalık psikozu ise hastanın hayaller görmeye başladığı durum. Burada psikiyatrik tedavi gerekiyor. Bazen anne kendine ve bebeğe zarar verebilecek duruma geliyor” dedi.
“HORMON TEDAVİSİ KANSERDEN KORUYOR”
Hormon tedavisinin denilenin aksine kansere yol açmadığını da kaydeden Ertürk, hormon tedavisinin hastanın psikolojik rahatsızlıkları haricinde kalp, damar rahatsızlıklarına da iyi geldiğini söyledi. Hormon tedavisi altındaki kadınların, diğer kadınlardan daha sık kanser taraması yaptırdığının da altını çizen Ertürk, kadınlarda hormonların değişimiyle yaşanan lohusalık psikozu hariç tüm bu psikolojik rahatsızlıklarda, kadınları anlayışla karşılamak gerektiğini söyledi. Bu süreçlerde yogayı ve yürüyüşü de kadınlara tavsiye eden Ertürk, daha sonra katılımcıların sorularını yanıtladı.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.