Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kadınlarda Menopoz Sonrası Kalp Krizi Riski Yüksek

Kardiyolog Prof. Dr. Mete Alpaslan, Geçmişte Erkek Hastalığı Olarak Bilinen Kalp Ve Damar Hastalıklarının, Artık Kadınlarda Da Yaygın Olarak Görüldüğünü Belirterek, “menopoz Öncesinde, Vücuttaki Östrojen Hormonunun Kalp Hastalıklarına Karşı Koruyucu Etkisi Kadın İçin Bir Ayrıcalık Olsa Da Menopoz İle Birlikte Östrojenin Ortadan Kalkması İle Risk, Erkeklerle Eşit Seviyeye Geliyor. Kadınlarda Sigara Kullanımı Ve Stres De Önemli Bir Kalp Krizi Faktörü” Dedi.

Haber Giriş Tarihi: 01.12.2015 12:50
Haber Güncellenme Tarihi: 01.12.2015 12:50
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Kadınlarda Menopoz Sonrası Kalp Krizi Riski Yüksek
Kardiyolog Prof. Dr. Mete Alpaslan, geçmişte erkek hastalığı olarak bilinen kalp ve damar hastalıklarının, artık kadınlarda da yaygın olarak görüldüğünü belirterek, “Menopoz öncesinde, vücuttaki östrojen hormonunun kalp hastalıklarına karşı koruyucu etkisi kadın için bir ayrıcalık olsa da menopoz ile birlikte östrojenin ortadan kalkması ile risk, erkeklerle eşit seviyeye geliyor. Kadınlarda sigara kullanımı ve stres de önemli bir kalp krizi faktörü” dedi.
Memorial Dicle Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Mete Alpaslan, kadınlarda kalp hastalıkları ve kalp krizi hakkında bilgi verdi. Östrojen hormonunun, menopoza girmemiş kadınları kalp damar hastalıklarına karşı kısmen koruyucu özellikte olduğunu anlatan Alpaslan, “Bu yüzden kalp krizi geçirme riski erkeklere göre kadınlarda daha düşüktür. Ancak bu risk, kadınlar menopoza girdikten 10 yıl sonra erkekler ile aynı düzeye gelir ve özellikle 70 yaş üzeri kadınlar için çok yüksektir. Doğurganlık çağındaki kadınların kalp krizi geçirme riskleri ise oldukça azdır. Ancak ender de olsa görülen bu durum, özellikle bu yaş grubu için tehlikelidir. Çünkü tipik kalp krizi belirtisi olan yaygın göğüs ağrısı dışında; nefes darlığı, çene, omuz veya kol ağrısı, bulantı, kusma, terleme, baş dönmesi, halsizlik gibi soğuk algınlığı ve gripte de görülen belirtilere daha sık rastlanır. Bu şikayetler ortaya çıktığında, hasta mutlaka kalp krizi açısından da değerlendirilmelidir” dedi.
“SİGARA İÇEN KADINLAR 14 YIL AZ YAŞIYOR”
Kadınlardaki kalp hastalıklarının ve kalp krizlerinin artışındaki en önemli nedenlerin mesleki yaşamdaki etkinliklerinin artması ve stresli iş ortamları ile sigara kullanımı olduğunu vurgulayan Alpaslan, “Sigara erkeklere göre kadınları daha çok etkiler ve östrojen hormonu üzerinde yıkıcı bir etkiye sahiptir. Kadınları kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu özelliği bulunan östrojenin yıkıma uğraması, kardiyak sorunlara da zemin hazırlamaktadır. Yapılan araştırmalarda sigara içmeyen kadınların sigara içenlere göre ortalama 14 yıl fazla yaşadığı belirlenmiştir. Ayrıca sigarayla birlikte doğum kontrol hapı kullanımının da kalp hastalıkları riskini artırdığı bilinmektedir” diye konuştu.
Alpaslan, kadınlarda kalp ve damar hastalıkları risklerini azaltmak için ise şu önerilerde bulundu:
“Yağ tüketimi en aza indirilmeli. Kızartma türü yiyeceklerden mümkün olduğunca uzak durulmalı. Şeker ve tuz tüketimi azaltılmalı. Taze sebze, meyve, balık ve lifli gıdalar tercih edilmeli. Ceviz ve fındık gibi antidoksan özelliği yüksek olan, omega 3 içeren besinler tüketilmeli. Sigara ve alkolden uzak durulmalı. Spor yapılmalı, spor yapamayanların ise günde 1-2 saat yürüyüşü ihmal etmemeli önemlidir.”
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.