Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Sağlık Ordusunun Komandoları / Tıbbi Mümessiller

Yazının Giriş Tarihi: 16.04.2020 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 16.04.2020 00:01

Üniversiteyi bitirdikten sonra bilerek,isteyerek seçtiğim meslek satıcılıktı.

Otuz yıla yakın ülkenin tanımış markalarını üreten firmalarda Bölge müdürlükleri dahil satıcılığın her aşamasında görev yaptım.

Sanırım bu arada Türkiye yi de iki kez dolandım.

Satıcıya Notlar ve ipuçları adlı kitabım 2008 de basıldıktan sonra da onu kendi müfradatım yaparak yıllarca,fasülye pilav yiyen satıcının fasülye pilav müşteriye satışını anlattım.

Yani Türk’ün yine Türk’e ait donanımlarla Türk’e satışını.

Fırsat buldukça da hobi olarak devam ediyorum.

Mesleğin öyle satış müfettişi,müsteri temsilcisi,satış danışmanı vs gibi satıcılığı maskeleyen ya da genellikle yapılan işin içini boşaltmak ve küçümsemek amacıyla kullanılan pazarlamacı tanımlarını hiç sevmem.

Satıcı satıcıdır.

Ve gözümde ‘’Satış perdesi asla kapanmayan bir sahne sanatıdır’’

 Pazarlama ile satış kavramları bu yazının konusu olmadıkları için birbirlerinden farklarına hiç girmiyorum.

Pandemi süreci boyunca hepimiz iyice anladık ki sağlıkçılarımız bizim göz bebeklerimiz.

Hatta anlamakla da kalmadık onları ordularımızdan biri kabul ettik.

Onlar da bu payenin altında hiç ezilmeden hayatları pahasına görünmez düşmanla savaşmaya devam ediyorlar.

Ben de ordunun tüm bileşenlerini konu alan yazılarla hepsine ayrı ayrı destek ve moral vermeye çalışıyorum.

Bu gün sıra komandolarda…

Tıbbi Satış Mümessillerinde.

Literatürde Tıbbi satış mümessili, ‘’Medikal firmalar tarafından üretilen medikal ürün, tıbbi cihaz ve ilaç gibi malzemeleri sağlık ocağı ve hastane,eczahane gibi kurumlara götürüp pazarlamasını ve tanıtımını yapmakla görevli olan kişiye verilen isimdir’’

Diye tanımlanıyor ama bu tanımı yapanın tıbbı mümessilliğin ne olup ne olmadığını başta kendisinin anlamadığını düşünüyorum.

Çünkü bu meslek ve icracıları  akılda falan filan diye kalmaktan öteye geçemeyen, işin ruhunu yansıtmayan suyuna tirit bir tanımlama ile anlatılamaz.

Belki farkında olanlarımızın sayıları çok değil ama tıbbi mümessillerin hastalıkların önlenmesinde ya da tedavi edilmesinde oynadıkları rol hayati.

-ay şekerim doktorun verdiği ilaç bi iyi geldi bi iyi geldi sorma

-Adı ne?

-Valla bilmem ki,doktor yazdı eczacı verdi işte…

Tıbbi mümessil işte bunu yapıyor;

Bizi iyi gelen ilaçlarla ya da ekipmanlarla buluşturuyor.

Eczahaneden aldığımız her ilacın,hastalığımızda hekimlerin kullandıkları ekipmanların perde arkasında onların ne yazık ki teslim edilmesinde sıkıntılar yaşanılan hakları var.

Dışarıdan bakıldıklarında pek havalı görünseler de,mesleklerini icra ederken yaşadıkları öyle çok olumsuzlukla mücadele ediyorlar ki hepsine değinmek istesem

köşemin köşeleri çatlar yine sığdıramam.

Amma da abarttın birader; Üstleri başları prıl pırıl,altlarında son model arabalar üstüne bir dünya da para alıyorlar daha ne?Keşke biz de ilaç mümessili olsak…

Bu yazdıklarımı bir söyleşide dile getirsem muhtemelen alacağım tepki böyle ya da benzeri olacaktı.

Ah şu kazın ayağı meselesi yok  mu?

Bazen düşünüldüğü sanılmanın o demirden çerçevesini kırmak çok zor oluyor işte.

Bazen de olanaksız..

Ama yine de bir deneyeyim;

İlaç mümessilliği satış sektörünün kurallarının en sert ve acımasız işlediği mecraların başında gelir.

Mesleğin uygulayıcıları düzensiz çalışma saat ve koşullarında başarılı olabilmek için normal mesai kavramını unutmuş kişilerdir.

Başarının da ölçütü afaki ciro hedeflerinin tutturulması gerekliliği ile ölçülür bu arenada.

O son model arabaları var ya; onlar çoğunlukla onun da farkında değillerdir. Kendilerine araç yerine at verileseydi eminim ki çoğunun atları görev sahaları içerisinde yaptıkları kilometrelere dayanamaz çatlarlardı.

Bu ara da çeşitli aksaklıklardan doğan zorunlu ruth dışılarını da unutmamak gerekiyor tabi.

Bir de Demoklesin Kılıcı sallanır tepelerinde.

İş akdinin fesih edilmesi son derece sıradan bir hadisedir İlaç Mümessillerin dünyasında.Öyle ki bazen gözün üzerinde ki kaş bile işiz kalmaları için geçerli bir neden olabilir.

Firmalar arası geçişlerde sıklıkla yaşanır sektörde. O zamanda devreye kötü referans tehdidi girer, Demoklesin Kılıcının yerini o alır.

Kadın olanlarının niyeti kırıkların karşısında iki hatta üç belki de beş kez dikkatli olmaları gerekir.

Söylemeye dilim pek varmıyor ama kadına yönelik tacize en açık sektörlerden biridir ilaç sektörü.

Genellikle İşletme Fakültelerinden mezun olsalar bile aralarında sayıları hiçte küçümsenmeyecek olan çeşitli dallardan mühendislerde vardır.

 Çıtası yüksektir mesleğin ancak atlama sırığı pek sağlam değildir.

Beklenmedik bir anda kırılıverir orta yerinden.

Stres ve baskı ise neredeyse mesleğin olmazsa olmazlarından sayılır.

Bu işi yapabilmenin ana koşullarından biri sağlam bir sinir sistemine sahip olmaktır.

İşleyişte engebelidir sektörde.

Atılan taşın ürkütülen kurbağaya değip değmediği sürekli tartışılır.

Her ne kadar sektörün ana oyuncuları alıcı ve satıcı ise de,bu alış verişin dengeleri çok hassastır.

Bazen de çakma senaryolarla çekilmiş dizilerde  yargısız infaza tabi tutulurlar ki,bu ve benzeri eylemler tüm mağduriyetlerin önüne geçer.

Tabii her meslek dalında olduğu gibi İlaç Mümessilliğinde de kantarın topuzunu kaçırıp,mesleği çeşitli manipülasyonlar karşısında açık hedef yapanlar,itibarını zedeleyenler çıkmıyor değil.

Ancak bunu gene yaymakta büyük haksızlık olur kanaatindeyim.

Para meselesine gelince;

Sektörde ki ortalama maaş ve primleri merak eden internete girip öğrenebilir; ben sadece onun da zannedildiği gibi öyle bol sıfırlı rakamlardan oluşmadığını yazmakla yetineceğim.

Elbette vardır da, bu meslek dalından emekli olan duymadım hiç;ne kadar tıbbi mümessil tanıdıysam mesleklerini çok sevmelerine rağmen daha dingin işlerin hayallerini kuruyorlardı.

Sanrım şimdi tıbbı mümessiller için neden Komandolar tabirini kullandığımı  daha net anlatabilmişimdir.

Evet her zaman gönlüm satış emekçilerinden yana olmuştur.

Bu yazıyı da o gözle bakarak kaleme aldım.

Yani hadiseye taraflı baktığım söylenebilir.

Ama taraflı ya da değil sağlık ordusuna dahil olduklarına yürekten inandığım bu meslek çalışanlarının emeklerinin de bir şekilde görülmesi lazım.

Malum komandolar bir savaşın gidişatını değiştirebilecek en önemli unsurlardır.

Bu günler birbirimizi çok daha yakından tanıma fırsatı bulduğumuz günler olarak geçecek tarihe;

Fırsatı kaçırmayalım derim.

Unutmayalım ki,

Hep birlikte çıkacağız bu savaştan

Sağlık ordumuzun tüm unsurları ile…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.