Volkan Bozkır: AB’ye üyelik tercihimiz konjonktürel bir yaklaşım değildir

Avrupa Birliği (AB) Bakanı Volkan Bozkır, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyelik tercihinin konjonktürel bir yaklaşım olmadığını ifade etti. Bozkır, son 13 yılda AB müktesebatına uygunluk çerçevesinde 2 bin 341 yasal düzenlemeye gidildiğini anlattı. Türkiye’nin bölgesinde bir istikrar adası olduğunu söyledi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda AB Bakanlığı’nın 2015 Mali Yılı bütçe tasarısı görüşmesinde sunum gerçekleştiren AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Türkiye’nin bidayetten beri temel iradesini güçlü bir Avrupa Projesi'nden yana kullandığını kaydederek, "Avrupa Birliği'ne tam üyelik tercihimiz konjonktürel değil, kalıcı ve stratejik bir yaklaşımın ürünüdür. Bu tercih aynı zamanda Avrupa Projesi'nin siyasi anlamına güç kazandıran ve geniş bir coğrafyada istikrar, refah ve huzura hizmet eden insan odaklı bir anlayışın sonucudur." diye konuştu.

Avrupa Birliği'ne katılım sürecinin stratejik bir hedef kılan en önemli özelliğin öncelikle "ortak sahiplenme" duygusuyla ve "birlikte çalışma, birlikte yaşama" anlayışıyla evrensel değerler zemininde bir barış coğrafyası oluşturmak olduğunu kaydeden Volkan Bozkır, "2014 yılını Avrupa Yılı olarak ilan etmesi başlı başına bir mesajdır." dedi.

‘TÜRKİYE İSTİKRARSIZLIKLARLA DOLU BİR COĞRAFYADA İSTİKRAR ADASIDIR’

Türkiye'nin konumunun farklı olduğunun altını çizen Volkan Bozkır, "Katılım sürecimizin başarılı şekilde sonuca götürülmesinin yaratacağı etki de farklı olacaktır. Türkiye istikrarsızlıklarla dolu bir coğrafyada istikrar adasıdır. AB Katılım sürecinde Türkiye her alanda kendi vatandaşları için çıtayı en yukarıya koymakta, özgüvenle ilerlemektedir." ifadelerini kullandı.

SİVİL TOPLUM İLE DİYALOG TOPLANTISI

Ulusal Eylem Planı'nın 1. Aşaması'nı 1 Aralık’ta kamuoyu ile paylaşmayı öngördüklerini kaydeden Bozkır, göreve başladığı günden bu yana dört kez Brüksel'i ziyaret ettiğini ve 1 Kasım tarihinde göreve başlayan Komisyon'un 12 üyesi ile görüştüğünü aktardı. Türkiye'de halihazırda faal 103 bin dernek bulunduğunu ve bu çeşitliliğin demokrasinin geldiği nokta bakımından iftihar edilecek bir durum olduğunu kaydeden Bozkır, "Bu çerçevede, sivil toplum kuruluşlarının geniş katılımı ile iki gün sonra 26 Kasım tarihinde İstanbul'da 'Sivil Toplum ile Diyalog Toplantısı'nı gerçekleştireceğiz. Toplantıda sivil toplum kuruluşlarımızın Yeni AB İletişim Stratejisi'ne dair katkı ve önerilerinin alınacağı bir istişare ortamı oluşturulacaktır." dedi.

‘AB KATILIM SÜRECİ TÜRKİYE’DEKİ REFORM SÜRECİNİN ÖZÜNÜ OLUŞTURUYOR’

Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecini sadece açılıp-kapanan fasıllar üzerinden değerlendirmemenin doğru olmadığını anlatan Bozkır, "Fasıllardan ziyade bunların açıldığı 'Hükümetlerarası Katılım Konferansları' önemlidir. Zira bu konferanslarda AB'nin Türkiye ile müzakereleri devam ettirme siyasi iradesi oybirliği ile teyit edilmektedir. Fasıllar açılsın-açılmasın, Türkiye'nin reform sürecinin, AB katılım sürecinin özünü oluşturduğunu özellikle vurgulamak isterim." şeklinde konuştu.

AB SÜRECİNDE SON BİR YILDA 157 KANUNİ DÜZENLEME

AB Bakanı Volkan Bozkır, "Halkımızın desteği ve Yüce Meclisimizin iradesi, bu reformların hayata geçirilmesinde itici gücü oluşturmaktadır. Bu kapsamda, son 13 yılda 377 kanun, 1964 ikincil düzenleme, son bir yılda ise 15 kanun 142 ikincil düzenleme kabul edilmiştir." dedi.