Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

‘Ortadoğu Barış Konferansı’ düzenlenecek

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) haftasonu Ankara’da düzenlenen 2. Demokrasi ve Barış Konferansı Sonuç Bildirgesi’ni yayınladı. Konferanstan,3. konferansa kadar bütün taraf ve güçleri bir araya getirecek bir ‘Ortadoğu Barış Konferansı’...

Haber Giriş Tarihi: 20.10.2014 15:12
Haber Güncellenme Tarihi: 20.10.2014 15:12
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) haftasonu Ankara’da düzenlenen 2. Demokrasi ve Barış Konferansı Sonuç Bildirgesi’ni yayınladı. Konferanstan,
3. konferansa kadar bütün taraf ve güçleri bir araya getirecek bir ‘Ortadoğu Barış Konferansı’ düzenleme sorumluluğu üstelendiği kararı da çıktı.
Konferansın bölgesel egemenlik kavgalarının emperyalizm ve hegemonyacılıkla iç içe geçerek sertleştiği; Filistin halkının İsrail işgal yönetimine direnişinin katliamlarla cezalandırıldığı; Irak ve Suriye’de Kürt, Arap, Ermeni, Nusayri ve Êzidîlerin özgürce ve eşit bir arada yaşama umutlarının mezhep ve kimlik ayrımcılığını körükleyen kanlı vekâlet savaşlarıyla boğazlandığı; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir ‘bölgesel güç’ olma hırsıyla Türkiye’ye ithal ettikleri bu vekaleten savaşın, Cumhuriyet’in süregiden tekçilik, inkarcılık ve asimilasyonculuk pratikleriyle de kaynaşarak büyük altüst oluşlara ve kırılmalara yol açtığı bir dönemde toplandığına işaret edildi.

Bildiride, Kürt sorununun ‘demokratik siyaset’ ile çözümü için Mart 2013’te Diyarbakır Nevruz alanında milyonların şahitliğinde yükselen çağrının bütün Türkiye’ye dalga dalga yaydığı barışma ve helalleşme havasının dağılmaya yüz tuttuğu belirtilerek; hükümetin, uluslararası sorumlulukları ve Kürt halkına yönelik taahhütlerine karşın IŞİD’in Şengal’de ve Kobani’de işlemeye devam ettiği insanlık suçlarına, açık soykırım teşebbüsüne karşı harekete geçmeyi reddettiğine vurgu yapıldı.

IŞİD İSTİLASINA KARŞI DAYANIŞMA ÇAĞRISI

Kobani ve Rojava’yı tehdit eden IŞİD istilasına karşı Türkiye’yi dayanışmaya çağıran Kürt halkının ve politik güçlerin üzerine asker ve polisin yanında ırkçı paramiliter çetelerin de sürülerek ‘iç çatışma’ pratiklerinin devlet eliyle uygulamaya sokulduğu fikri aktarılan HDK bildirisi, "Sokaklara dökülen devlet şiddetinin ‘kamu malını koruma’ gerekçesiyle onlarca insanın canına acımasızca kıymaktan kaçınmadığını; nefret söylemi ve linç kültürünün bizzat devlet ve hükümetin başındakilerce hortlatıldığını tespit eden konferansımız, çatışma ve savaş dinamiklerinin etkisizleştirilmesi için geçtiğimiz yıl 25-26 Mayıs’ta toplanan 2. Konferans’la başlattığımız demokrasi ve barış yürüyüşünün güçlendirilmesi, barışın toplumsallaştırılması için ortak mücadele alanlarımızın genişletilmesi ve yeni ve yerel dinamiklerle beslenmesinin vazgeçilmez bir gereklilik olduğunda birleşti." diye sürdü.

HALKLARIN 'ONURLU BARIŞ' TALEBİ

Konferansta; iktidar sahiplerinin halkların barış umudunu iktidarlarının bekası için istismar etme, halkların “onurlu barış” talebini siyaset gündeminden kaldırma ve Türkiye’ye barış adına mezar sessizliği dayatma tutumundan güç alan ırkçı, mezhepçi ve cinsiyetçi saldırganlığa boyun eğmeyi de; AKP’nin bahşettiği cezasızlıkla dizginlerinden boşanan kolluk gücünün sınır tanımaz şiddetinin ve hükümet güdümü altındaki medyanın ahlak ötesi yalanlarının yaydığı karamsarlığa teslim olmayı da reddederek, barışın önlerindeki biricik seçenek ve mücadelelerinin en büyük armağanı olduğu bilinciyle iki gün boyunca gündemindeki konuları etraflıca tartışıldığı ve önümüzdeki dönemde çabalarını daimi bir “Barış Konferansı Koordinasyonu” eliyle sürdürmeye karar verildi.

ORTADOĞU BARIŞ KANFERANSI DÜZENLEME SORUMLULUĞU

Konferans’ta bir araya gelen Türk, Kürt, Süryani, Ezidî, Arap, Ermeni, Türkmen, Laz, Pomak, Çerkes, Abhaz, Alevi, Sünni, Hıristiyan, Musevi, farklı felsefi ve vicdani görüş ve inançlara sahip aydınlar, gençler, kadınlar, LGBTİ’ler, emekçiler, sendikacıların, barış ve demokrasi mücadelesinin öneminde ortaklaşan farklı politik programlara sahip siyasi parti ve gruplar ve kişilerin bir kez daha tam bir fikir birliğine vardığı aktarıldı. Konferansın Türkiye ve Kürdistan barışının kaçınılmaz olarak Ortadoğu halklarıyla dayanışma ve ortak mücadeleyi gerektirdiği bilinciyle, ilgili 3. konferansa kadar bütün taraf ve güçleri bir araya getirecek bir ‘Ortadoğu Barış Konferansı’ düzenleme sorumluluğu üstelendiğine vurgu yapılarak, bu çerçevede uluslararası barış hareketleriyle de dayanışma ve çalışma ağları kurmakla ‘Daimi Koordinasyon’u görevlendirdiği ifade edildi.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.