Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

MHP’li Tanrıkulu: Cumhurbaşkanı kamuoyunu sükut-ı hayale uğrattı

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, internete sansür getireceği iddia edilen kanunu onaylamasını eleştirdi. Tanrıkulu, onaylayarak topu üzerinden attığını ve kamuoyunu...

Haber Giriş Tarihi: 19.02.2014 12:57
Haber Güncellenme Tarihi: 19.02.2014 12:57
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
MHP’li Tanrıkulu: Cumhurbaşkanı kamuoyunu sükut-ı hayale uğrattı
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, internete sansür getireceği iddia edilen kanunu onaylamasını eleştirdi. Tanrıkulu, onaylayarak topu üzerinden attığını ve kamuoyunu sükut-ı hayale uğrattığını söyledi. Son günlerde gündeme gelen fişleme konusuna da değinerek, “Görüyoruz ki AKP iktidarı, son 11 yıldır değişik grupları ve mecraları fişlemeye devam etmiş.” dedi.

Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, MHP İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Murat Taşer’le birlikte partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Gül tarafından onaylanan söz konusu kanunla ilgili açıklamada bulunan Tanrıkulu, “Uzun bir süredir Türkiye’de internet yasasıyla ilgili bir tartışma vardı ve nihayetinde Sayın Cumhurbaşkanı, onaylayarak bir nevi topu üzerinden yargıya atıp değerlendirmelerden ve tartışmalardan uzakta durmaya gayret etti ancak tüm umutlar, Meclis'teki iktidarın bu salt çoğunluğuyla, çoğunluk darbesiyle, özellikle internete getirilen sansürle beraber Sayın Cumhurbaşkanı’nın, çıkarılan bu yasanın birçok zararlı ve mahzurlu maddelerini en azından geri göndereceğini, yani kısmi bir veto yapacağını veya yasayı tamamiyle geri göndereceği noktasında kamuoyu beklentisi vardı. Ne yazık ki Sayın Cumhurbaşkanı, kamuoyunun bu beklentilerini sükut-ı hayale uğrattı. Hepimiz Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu tavrından çok ciddi manada şikayetçi ve hayal kırıklığı içerisinde olduk.” şeklinde konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın rüşvet ve yolsuzluk iddialarının tam merkezinde yer aldığını ileri süren Tanrıkulu, “Rüşvet ve yolsuzluk iddialarının tam merkezinde yer alan Başbakan’a gör ‘devletin kasasından bir şey çıkmadıysa yolsuzluk yoktur. Bu söylem, devletin kasasına girmesi gereken bir kaynağın engellenmesi ve ayakkabı kutularına yönlendirilmesinin bir başka şeklidir.” dedi.

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım’ı da eleştiren Tanrıkulu, “İktidarın İzmir adayından komisyon vererek aldıkları yüklü işlerle medya kuruluşlarına havuz oluşturan işadamları, kıt kaynaklarını gaspettikleri milletimize küfür etmekten de geri kalmamaktadırlar. İktidarın adayı yerel seçim sponsorlarını İzmir’e açıklamalı, üzerindeki ağır şaibeyi kaldırma cesaretini gösterebilmelidir.” diye konuştu.

TCDD İzmir Liman İşletme Müdürlüğü’ne yönelik yolsuzluk ve rüşvet operasyonuna da değinen Ahmet Kenan Tanrıkulu, “Bazı iktidar yakınlarının da adının geçtiği liman operasyonunun sümenaltı edilmesi için Adalet Bakanı ve Müsteşarı, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı'ndan, dosyanın soruşturmayı yürüten savcıdan alınmasını ve soruşturmanın kapatılmasını istemiştir. Sonuçta iki defa emniyet müdürü değişmiş, savcının tayini yapılmıştır. Yaşanan tüm bu şaibeleri İzmir halkı görmekte ve yolsuzluk batağında boğulanların ürettikleri hikâyelere inanmamaktadır.” dedi.

URLA VİLLALARI

Tartışmalı Urla villaları konusuna da değinen MHP Genel Başkan Yardımcısı, “Urla’daki villalar için her türlü hukuksuzluğu yapanlar, köylülerimizi isyan ettirmektedir. Bölgede yaşayan köylülerimiz, tadilat yapmak için arazilerine çivi dahi çakamazken tapulu tarlalarını ekip biçtikleri için ağır ceza mahkemelerinde yargılanmaya devam etmektedirler. Diğer yandan geçtiğimiz günlerde TBMM’de Kültür ve Turizm Bakanı’na yazılı soru önergesi olarak da verdiğimiz, Kemalpaşa’da bir marketler zincirine hukuksuz olarak verilen arazi hakkında hiç ses çıkmaması da günün deyimiyle manidardır. Ege'nin Zeugması olarak adlandırılan tarihî eserlerin bulunduğu alan, 1. derece sit alanından çıkarılmış ve rant uğruna heba edilmiştir. Girişimlerimizden sonra marketler zinciri, araziyi aldıkları bedelle devredeceğini açıklasa da burada işlenen suç kapatılamayacaktır.” şeklinde konuştu.

'TÜRKİYE, ENOKOMİSİ EN KIRILGAN ÜLKE'

Amerikan Merkez Bankası (FED)'nın geçen hafta dünyanın en kırılgan 15 ülke ekonomisi arasında Türkiye’yi ilk sırada gösterdiğini ifade eden Tanrıkulu, “Çalışmada Türkiye’nin, AKP iktidarı döneminde 408,1 milyar dolar cari açık verdiği ve bunun altı aylık millî gelirine denk geldiği belirtilmiştir. Yine geçtiğimiz hafta Paris’te düzenlenen Finansal Eylem Görev Gücü (Financial Action Task Force-FTF) toplantısının sonucunda Türkiye, Kenya ve Tanzanya’nın çıktığı Gri Liste'den çıkma başarısını gösterememiştir. Bu başarısızlığı, ‘Kara listeye girmedik.’ şeklinde ülkemize iyi bir şeymiş gibi lanse etmeye çalışanlar, 34 FATF üyesi arasında Gri Liste'de bulunan tek üyenin Türkiye olduğunu ve bunun yanısıra tek NATO üyesi ülke konumunda olduğunu gizlemeye çalışmaktadır. Demokrasi sorunu olan ülkelerin yer aldığı Gri Liste'de Türkiye’nin de yer alması, hem kredibilitemizi düşürmekte hem de ülke riskimizi arttırmaktadır.” dedi.

FİŞLEMELER

Taraf Gazetesi’nde yayımlanan fişleme belgelerini de değerlendiren Ahmet Kenan Tanrıkulu, şunları söyledi: “Türkiye yaklaşık 11 yıldır aslında kayıtdışı bir devlet tarafından yönetiliyor, çünkü esas Sayın Başbakan'ın burada vurguladığı paralel devlet ya da paralel yapı hadisesi, eğer vardıysa 11 yıldır bunun tek sorumlusunun AKP iktidarı olduğu ortada. Eskiden derin devlet diye bir söyleme sığınılıyordu. Her türlü yapılan kaçak, yasadışı işlerin sığınılacak bir kapısı, derin devlet yaptı deniyordu. Birden karşımıza paralel yapı ve paralel devlet diye bir şey çıktı. Bu fişlemelerin birçoğunu paralel devlet unsurlarının yaptığı noktası ve iddiası var ancak şunu söyleyelim, biz MHP olarak bu tip fişlemelerden geçtiğimiz yıllarda sürekli mağdur olan bir siyasi hareketiz. Şimdi görüyoruz, aynı şeye son 11 yıllık süreç içinde AKP iktidarı değişik gruplar ve değişik mecralarda devam etmiş. Ortaya çıkmış her türlü yapılan bu tür yasadışı olayların bir an önce günyüzüne çıkmasını ve yargıya intikal etmesini istiyoruz. Bunun da takipçisi olacağız.”
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.