'Gördükçe kinim artıyor'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ben diğer tüm sıfatlarımdan ari şekilde Türkiyeli bir Müslüman olarak Suriye'de yaşananlardan hicap duyuyorum. Irak'ta yaşananlardan hicap duyuyorum. Akdeniz'de, Ege'de derme çatma deniz araçlarıyla sınır kapılarında itilip kakılma pahasına Avrupa ülkelerine gitmeye çalışan Müslümanları gördükçe utanıyorum, hicap duyuyorum. Ama bir taraftan da hırsım artıyor, kinim artıyor. O dergilerinin kapağına Aylan bebeğin resmini basmak suretiyle, ondan bir şeyler kotarmaya çalışanları gördükçe, kinim artıyor, hırsım artıyor. Çünkü dürüst değiller, samimi değiller" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Üyesi Ülkelerin Kalkınmasında Kadınların Rolü Bakanlar Konferansı'nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

Bugün Irak, Suriye, Afganistan’da daha pek çok yerde ortaya çıkan meselelere Müslümanlar neden çare üretmiyor? Niçin bu meselelere çözüm bulmuyor ya da bulamıyoruz? Sabah Afrika ülkelerinin katıldığı toplantıya katıldım. Bir zamanlar zincir vurmak suretiyle kölelik yaptırıyorlardı, bugün de zihinlerimize zincir vurarak kölelik yaptırıyorlar. Dışarıdan aranan kurtarıcıların zaten sorunların sebepleri olduğunu görmek için daha ne kadar acı çekmek lazım? Coğrafyamızda bir asırdır oynanan bu oyuna daha ne kadar katlanacağız? Bu sorulara cevap aramayan Müslüman kalbiyle ve zihniyle esir olmuş demektir.

"KİNİM ARTIYOR"

Ben diğer tüm sıfatlarımdan ari şekilde Türkiyeli bir Müslüman olarak Suriye'de yaşananlardan hicap duyuyorum. Irak'ta yaşananlardan hicap duyuyorum. Afganistan'da yaşananlardan hicap duyuyorum. Somali'de, Yemen'de, Libya'da yaşananlardan hicap duyuyorum. Akdeniz'de, Ege'de derme çatma deniz araçlarıyla sınır kapılarında itilip kakılma pahasına Avrupa ülkelerine gitmeye çalışan Müslümanları gördükçe utanıyorum, hicap duyuyorum. Ama bir taraftan da hırsım artıyor, kinim artıyor. O dergilerinin kapağına Aylan bebeğin resmini basmak suretiyle, ondan bir şeyler kotarmaya çalışanları gördükçe, kinim artıyor, hırsım artıyor. Çünkü dürüst değiller, samimi değiller.

Aylan bebeği oralara atan, oralara iten sebepler kim? Nasıl oralara geldiler? Ümran bebeğin resmini ekranlara getirmek, dergilere basmak iş değil. Onları o hale getirenler kim? Önce bunun hesabını soralım. Botların içinde 60-70 kişi. O botu şişlemek suretiyle batıran o Batı zihniyetini biz ne zaman batıracağız?

"BİRİLERİ BİZE YİNE AKIL VERİYOR?"

Musul, Telafer, Sincar… Buralardaki gelişmelerde neler olabileceği meçhul. Birileri bize yine akıl veriyor? Suriye ile Irak ile fazla ilgilenmeyin. Suriye’ye, Irak’a sınırı olan biziz. Bombalar atıldığı zaman bizi vuruyor. Biz nasıl buna seyirci kalabiliriz. Gaziantep’teki kına töreninde meydana gelen patlamanın ardından dedik ki artık duramayız. Suriye’ye ÖSO ile birlikte girdik. Cerablus’dan DEAŞ’ı attık. Güneye doğru kovalamaya devam ediyoruz. Hedef neydi, El Bab’a kadar inmek. Çünkü o bölgeyi terörden arındırılmış bir hale getirmek istiyoruz.

Öyle bir operasyon yapmak istiyorlar ki Türkiye’nin karşısında Suriye ile Türkiye arasında orada bir yeni terör devleti oluşturmak istiyorlar. Kusura bakmayın böyle bir terör devletine Türkiye müsaade etmeyecektir dedik ve adımımızı attık. Bu yerlere önce DEAŞ’ı yerleştirdiler. Daha sonra DEAŞ’ı çıkararak yerine PYD’yi YPG’yi yerleştirdiler.