Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Erdoğan: Hep hukukun üstünlüğü savunduk bugün de savunuyoruz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sokak eylemlerinin masum olmadığını savunarak "Ancak bu saldırıların sokak eylemlerinin masum olduğuna inanan kesimler varsa onların da gözünü açmaları en büyük temennimiz. Her gün okudukları o kışkırtıcı...

Haber Giriş Tarihi: 23.05.2014 14:30
Haber Güncellenme Tarihi: 23.05.2014 14:30
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Erdoğan: Hep hukukun üstünlüğü savunduk bugün de savunuyoruz
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sokak eylemlerinin masum olmadığını savunarak "Ancak bu saldırıların sokak eylemlerinin masum olduğuna inanan kesimler varsa onların da gözünü açmaları en büyük temennimiz. Her gün okudukları o kışkırtıcı gazetelerin arkasında kimlerin olduğuna lütfen bir baksınlar. Ekranlarından kan damlayan, öfke, nefret akan o televizyonların arkasında kimlerin olduğunu araştırsınlar. Sokakları tahrik etmeye çalışan o sahte tweet hesaplarının nereden yönetildiğini, beslendiğini lütfen görsünler." dedi. Gerilimin tarafı olmadıklarını, kaynağı da olmayacaklarını söyleyen Erdoğan, "Gerilim üretmek isteyenler herkes bilsin ki boynumuzu eğmeyeceğiz. Biz hep demokrasiden taraf olduk bugün de demokrasiden tarafız. Biz her zaman hukukun üstünlüğünü savunduk bugün de savunuyoruz." diye konuştu.

AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, "Güçlenen Türkiye'den güçlenen ekonomiden rahatsız olanların içerideki maşalarını devreye aldıklarını söylüyoruz. Çözüm sürecinin milli birlik ve kardeşlik projesinin kandan beslenenleri rahatsız ettiğini söylüyoruz. Mısır'da Ukrayna'da olanları örnek gösteriyoruz. Bütün bunlar ortada iken içeride ve dışarıda maşalar taşeronlar tarafından çeşitli bahanelerle saldırılar diri tutulmaya çalışılıyor." şeklinde konuştu.

"EYLEMLERDEN MHP VE CHP'YE EKMEK ÇIKMAZ"

Afyonkarahisar'da söylediğini belirttiği düşüncelerini burada da dile getiren Erdoğan, "Bu saldırıların şahsıma yönelik olduğunu düşünenler varsa büyük bir yanılgı içindedirler. Bu saldırıların arkadaşlarıma, hükümetimize partimize, sadece partimize oy verenlere yönelik olduğunu düşünenler varsa büyük bir yanılgı içindeler. Bütün bu saldırılar artık tartışmasız şekilde görüyoruz ki bu millete bu milletin huzuruna, inançlarına, değerlerine, istiklaline ve istikbaline yönelik saldırılardır. Bu saldırılar bu eylemler Türkiye Cumhuriyeti'ni, 77 milyonu hedef alan saldırılardır. Bu saldırlardan, sokak eylemlerinden çıkar sağlayacağını düşünenler varsa en büyük hatanın içindedir. Bu sokak eylemlerinden bu saldırılardan ne MHP'ye ne CHP'ye ne HDP'ye ekmek çıkmaz. Bu saldırılardan siyasi ideolojik örgütsel çıkar sağlamaya çalışan hiç kimse rant devşiremez." diye konuştu.

"SAHTE TWEET HESAPLARININ NEREDEN YÖNETİLDİĞİNE BAKIN"

Çeşitli bahanelerin provokasyonların arkasına sığınılıp yapılan bu saldırılara karşı dimdik durmaya devam edeceklerini söyleyen Erdoğan, "Milletimin çoğu bu saldırıların muhtevasını gördü, 30 Mart'ta söyleyeceğini söyledi. Ancak bu saldırıların sokak eylemlerinin masum olduğuna inanan kesimler varsa onların da gözünü açmaları en büyük temennimiz. Her gün okudukları o kışkırtıcı gazetelerin arkasında kimlerin olduğuna lütfen bir baksınlar. Ekranlarından kan damlayan, öfke, nefret akan o televizyonların arkasında kimlerin olduğunu araştırsınlar. Sokakları tahrik etmeye çalışan o sahte tweet hesaplarının nereden yönetildiğini, beslendiğini lütfen görsünler. Gerilimin tarafı olmadık, kaynağı hiç olmayacağız. Gerilim üretmek isteyenler herkes bilsin ki boynumuzu eğmeyeceğiz. Biz hep demokrasiden taraf olduk bugün de demokrasiden tarafız. Biz her zaman hukukun üstünlüğünü savunduk bugün de savunuyoruz. Biz Meclis'e inandık, sandığa inandık, milli iradeye inandık, bunları savunduk. Bugün de sandığı, milli iradeyi savunuyoruz. Bizi kimin nasıl gösterdiğine manşetlere nasıl çektiğine hakkımızda nasıl algı operasyonları yaptığına bakmayız. Bizim özümüz neyse şeklimiz de odur." ifadelerini kullandı.

KILIÇDAROĞLU'NU DİNLEMEDEN ÇIKTI, ARKADAN KONUŞTU DİYE ELEŞTİRDİ

Dün TOBB Genel Kurulu'nda karşısında oturan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na hitaben yaptığı konuşmayı hatırlatan Erdoğan, "Karşımda oturuyordu Beyefendi. Arkasında konuşmadım, yüzüne söyledim. Anayasa değişikliği deniliyor değil mi? Oda Başkanı açıklamada bulundu. Buyurun dedim, taraf burada. Bizim adımıza çalışmalar katılan Mehmet Ali Şahin Bey de orada. Eğer dürüstseniz samimi iseniz 47 madde ortada iken, hadi biz bunu çıkarmaya hazırız. Arkadaşlarımızı gönderdik. Arkadaşlarımıza verdikleri cevap '4 siyasi parti de beraber olursak'. E onlar yanaşmıyor, bizim ikimizin oyu buna yetiyor. 60 maddenin altında 4 partinin imzası var. Ama 2 tane siyasi parti kaçamak yapıyor, belki bir tanesi yapacak üçüncüsü de katılacak buraya. Hadi gelin yapalım ama Beyefendi karşımızda duruyor ya orada yine manevra yaptı; '4 parti imza atarsa..' İmza atmış ama Meclis'e gelmeyebilir, ama ikimiz oyları buna yetiyor. Salonda herkes aklı selim, hepsi desteğini verdi. Ama çıktı her zamanki gibi dürüst konuşmadı. Gene farklı konuşmadı. 'Bizim böyle bir sözümüz' var dedi. Uzlaşma Komisyonu kurulurken sözümüz var. Bizim sözümüz o değil, yalan söyleme. Söz, onun altına konan imzadır. İmza konduktan sonra mesele bitmiştir. Bundan sonrası Parlamento'dur. İkimizin yetiyor mu? Yetiyor. Çıkaralım bunu. 'Hayır' Dürüst değil." diye ekledi.

"ÜZÜLME KILIÇDAROĞLU, ÇALIŞ SENİN DE OLUR"

Kılıçdaroğlu'nun sivil cumhurbaşkanı açıklamaları hakkında da konuşan Erdoğan, şöyle devam etti: "Sivil cumhurbaşkanından bahsetti ona da kılıf uydurdu. Arkadaşları gelmişler bir orgenerali, genelkurmay başkanlarından birini 'cumhurbaşkanı adayı gösterelim' demişler. O da demiş ki 'yok sivil olacak.' Sevsinler seni. Yahu dürüst konuş be. Siz zaten bunlara alışmışsınız. Hayatınızda bir kere gördünüz. Gazi Mustafa Kemal onu bir taraf koyalım. Partinin vazgeçilmezi diye anlatılan İnönü de apoletliydi. Siz onu cumhurbaşkanı yaptınız. Ondan sonra sivilde de zaten Menderes'in ortaya çıkışı ile beraber onun için süreç bitti. Ama ne yazık ki bu ülkede gene apoletliler vardı. 12 Eylül'de de bunları gördük. Sivillerin bu ülkede bu ülkede cumhurbaşkanı olması noktasında Turgut Bey sivil bir cumhurbaşkanı oldu, Demirel bir cumhurbaşkanı oldu, arkasında adayımız Abdullah Gül cumhurbaşkanı oldu. Bunlar da bu ülkede fena mı oldu? İşte sivil cumhurbaşkanı bu. Ama o bundan rahatsız, niye gelecek kendileri açısından pek aydınlık gözükmüyor. Çünkü bu millet artık kendi cumhurbaşkanını kendisi seçecek, kendi başkanını kendisi seçecek. Bundan rahatsız oluyorlar. Bundan sonra bize bu ülkede bu makamlarda yer yok diye görüyorlar herhalde. Üzülme Kılıçdaroğlu, çalış senin de olur ya. Ne yapalım? Halkı kucakla, halkın karşısında mütevazi ol, dürüst ol. Dürüst konuştukça halk dürüst siyasetçiyi sever. Sen de böyle ol. Kimsenin arkasından yalan yanlış konuşma. Dürüst ol. İftira atma, dürüst ol. Takiyye yapma dürüst ol. Ama sen bunları yapmadığın sürece bu ülkede sana prim yok siyasette bunu bilesin. Bu primler senin SSK genel müdürlüğündeki primlere benzemez, o farklı. Bunu da iyi öğren."

"ÖZGÜRLÜK YOK DİYENLERİ SOKAKTAKİLER YALANLIYOR"

Erdoğan, "Kardeşlerim bizim içimiz neyse dışımız da odur. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz; şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde. Mesele eser meselesi. Bizim ne olduğumuzu bilmek, görmek, öğrenmek ve anlamak isteyenler geride kalan 12 yıla baksınlar, gelecek vizyonumuza baksınlar. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Türkiye'de basın özgürlüğü yok diyenleri bizzat nefret suçu işleyen gazeteciler yalanlıyor. Türkiye'de özgürlük yok diyenleri sokağa çıkıp cam çerçeve kıran şımarıklar yalanlıyor. Türkiye'de dikta rejimi var diyenleri özgürce attıkları iftiralar, yaptıkları provokasyonlar yalanlıyor. Yarın inşallah Köln'de vatandaşlarımıza gerçek Türkiye tablosunu bir kez de orada anlatacağız." diye kaydetti.

"TÜRKİYE'NİN BÜYÜMESİNİ KAYGIYLA DEĞİL UMUTLA İZLESİNLER"

Almanya ziyaretine değinen Erdoğan, "Almanya ziyaretimizde bizim hakkımıza günlerdir karalama kampanyası yapan içerideki medyaya da onların yol arkadaşı dışarıdaki bir kısım medyaya da gerçek Türkiye fotoğrafını sunacağız, kimse rahatsız, tedirgin olmasın. Türkiye'nin barıştan diyalogdan yapıcı dış politikadan başka hedef yok. Türkiye'nin demokrasiden hukuktan başka hedefi yok. Bizim büyümemizden, büyük bir ekonomiye sahip olmamızdan etkin bir dış politikaya sahip olmamızdan rahatsız olanlar varsa onlar kusura bakmasın. Benim tavsiyem Türkiye'nin büyümesini güçlenmesini Türkiye'nin dostları kaygıyla değil umutla izlesinler. Bizden kimseye zarar gelmez. Eski Türkiye yok arkadaşlar artık yeni Türkiye var. Yeni Türkiye'de içeride de boynu bükükler olmayacak, dışarıda da boynu bükükler olmayacak. Daha çok çalışacağız daha fazla reform yapacağız. Umutla istikbale yürüyeceğiz. 12 yıl önceye oranla nasıl çok iyi bir yerdeysek aynı hızla ve kararlılıkla Türkiye'yi değiştirmeye devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

MUHALEFETİN ZİYARETLERİNİ "İŞ OLSUN NEVİNDEN" DİYE DEĞERLENDİRDİ

Erdoğan, konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve bazı yerlerde yenilenecek olan yerel seçimlere değindi: "Cumhurbaşkanlığı seçimi için önümüzde 2,5 ay gibi, kısa bir zaman var. Çok yoğun şekilde her kesimle istişarelerimizi yaptık yapacağız. Kamuoyunu nabzını tutan araştırmaları tamamladık, son değerlendirmeleri yapacak ve kısa süre zarfında da kararımızı vereceğiz. Alacağımız karar her ne olursa olsun Türkiye için geleceğimiz için en isabetli karar olacak. Bir kaosa bir belirsizliğe mahal vermeden, çünkü bu cumhurbaşkanlığı seçimi de bilesiniz ki 2015 seçimlerinin de işaret fişeğidir. Bu seçim o kadar önemli. Burada sadece cumhurbaşkanı seçmeyeceğiz. 2015'in de işaret fişeklerini hep beraber ateşleyeceğiz. Reformlarımızda davamızda mücadelemizde asla kesintiye sebep olmadan Türkiye'yi daha da güçlendirecek bir karar alacak ve arkasında duracağız. Onlar çatıyla falan uğraşıp dursunlar, bu çatı zaten 30 Mart'ta uçtu gitti. Biz çok güçlü bir zemine sahip, temelleri sağlam binamızı inşa ettik, ediyoruz. CHP ve MHP'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerini umutlarını şimdiden kaybederek bu yolda yürüdüklerini görüyoruz. Tablo bu. İş olsun nevinden yapılan ziyaretler, yapılan açıklamalar cumhurbaşkanlığı konusunda hiçbir iddialarının olmadığını gösteriyor. CHP ve MHP'nin tabanı, diğer partilerin tabanları da hiç kaygılanmasınlar. AK Parti'nin tespit edeceği aday, 77 milyonu kucaklayan bir aday ve bir cumhurbaşkanı olacaktır. 10 Ağustos'ta birinci turda inşallah AK Parti'nin adayı, kim olursa olsun, bu adayımızla beraber ülkemize hizmet süreci başlayacaktır. 1 Haziran'da başta Ağrı ve Yalova olmak üzere bazı birimlerde yerel seçimler var. Şu anda arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Artık fazla bir zamanımız kalmadı. Neredeyse 10 gün bile diyemiyorum. Bu Pazar günü ben de Yalova'da olacağım. Çarşamba Ağrı'ya gidiyorum. Arkadaşlarımız süreci devam ettiriyorlar. Hep birlikte çok yoğun bir şekilde çalışmamız lazım. Bu işi hafife alamayız. Yalova ve Ağrı başta olmak üzere kesinlikle buraları kazanmamız lazım. İnşallah yenilenen seçimlerden iyi bir netice alacak bu illerimizde bu birimlerde, diğerlerinin bu illere vereceği hiç birşey yok. Bir hizmet verilecekse bunu gene biz vereceğiz. En ideal şekliyle biz veririz, biz vereceğiz. Tüm ilçelerde ve beldelerde bu süreci çok daha farklı bir şekilde sürdürelim istiyoruz. Geleceği inşa etmeye devam edeceğiz."
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.