Ekonomi Bakanı Zeybekci’den Çarpıcı Açıklamalar

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Antalya Serbest Bölge AŞ’nin süre uzatım protokolünde gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, ASBAS süre uzatımı için düzenlenen protokol toplantısına katıldı. Antalya Valisi Muammer Türker ve Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel’in de katıldığı toplantıda Bakan Zeybekci, gündeme ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bakan Zeybekci, Türkiye’nin 1980’lerden sonra serbest bölgeler için çok güçlü bir şekilde yola çıkmasına rağmen sonunu iyi getiremediklerini söyledi. Serbest bölgeleri, ülkeyi ve milleti koruma refleksiyle budadıklarını belirten Zeybekci, "Türk gibi başladık, sonunu o kadar iyi getiremedik. Birçok siyasi mülahazalar ya da endişelerle, bu ülkeyi, bu milletti korumak ve kollamak refleksiyle serbest bölgeleri biraz böyle budadık" dedi.
Bakan Zeybekci, Serbest Bölgeler Kanunu’nun dünya standartlarına uygun olması için son 1 buçuk yılda çok iyi çalışmalar yaptıklarını, serbest bölgelerin eksikliklerine rağmen son 10 yılda 25 milyar dolar ticaret hacmine ulaştığını ifade ederek, "Serbest bölgeler net ihracat fazlası veren bölgelerdir. Yaklaşık olarak da serbest bölgelerde 6-7 milyar dolar ihracat fazlası verdiğimiz, 62 bin civarında istihdamın sağlandığı yerdir. Biz bunun Türkiye’nin dünya serbest bölgelerde de çok farklı boyuta geçerken bunu ıskalamasına müsaade edemezdik. Bunun için hükümetimizin meclise göndermiş olduğu değişiklik yasa tasarısı Türkiye’nin çağı yakalaması için atacağı devasa bir adımdır. Serbest bölgelerde uzmanlaşma, serbest bölgelerde artık üretim ağırlıklı lojistik merkezler ve şehirler haline gelmesi" diye konuştu.
CHP’NİN MEGA KENT PROJESİ
Bakan Zeybekci, toplantıda gündeme ilişkin soruları da yanıtladı. CHP’nin mega kentler projesiyle ilgili bir soruya, merhum Bülent Ecevit üzerinden cevap veren Zeybekci, "Merhum Ecevit’ini köy kentleri vardı. O bir hayaldi. Ama iyi bir hayaldi. Samimi bir hayaldi. Şu andaki hayali samimi falan görmüyorum. Kopya ölçeği görsek takdir etmek istiyorum da hem rahmetli Ecevit’in köy kentleri hayali, o masum hayali kirletilerek, hem de bizim bu konularla ilgili gerek mecliste gerekse 10’uncu kalkınma planı içinde yer alan projelerimizi sanki yeni bir şeymiş gibi kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar. Bugüne kadar halkın huzuruna somut projelerle çıkmayı beceremeyen Kılıçdaroğlu, kopyayla, kopya çekmekle denemeye çalıştı. Bence ayakları yere basmayan hayal ürününden öteye geçmeyecek olan bir çalışmadır" dedi.
KONYA MERKEZLİ PARALEL YAPI OPERASYONU
Konya merkezli iş adamlarına ’Paralel Yapı’ iddialarına ilişkin yapılan operasyonu da değerlendiren Bakan Zeybekci, iş adamlarına tavsiyelerde bulundu. Vakıfların ve derneklerin şeffaf hale getirildiği zaman sorunların çözüleceğini belirten Zeybekci, "Türkiye’de yapmamız gereken tek bir şey var. İnsanlık özgürlüklerle, demokrasiyle insanları bütün sınırlamalarla kurtarmak lazım. Türkiye’deki tüm yapıları, inançla ilgili tüm yapıları, bu cemaatleri, vakıfları, dernekleri her ne varsa bunların tamamını yüzde yüz özgür hale getirdiğiniz zaman, tamamını şeffaf hale getirdiğiniz zaman tüm girdilerini, çıktılarını şeffaf hale getirdiğiniz zaman bu tarz problemlerden kurtuluruz diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
“NE YAPARSANIZ YAPIN KAYITLI YAPIN, MAKBUZUNUZU ALIN”
Türkiye’deki yapıların çok tehlikeli olduğunu ve kimin ne yaptığını bilemediklerini belirten Bakan Zeybekci, "Türkiye gibi kayıt dışı ekonominin yüzde 40’lara yaklaşan bir oranda olduğu bir ülkede bu son derece tehlikeli boyutlara gelebiliyor. Onun için ben iş dünyasına, her ne yapacaksanız bunu kayıtlı yapın diyorum. Kime, nereye, ne verecekseniz, Türkiye’de olan bütün derneklere, kayıtlı yapmak, bir makbuzunu, fişini alarak yapmak, o makbuzunu, fişini alarak yapılan yardımların başkaları nereye harcar onu sorgulamak devletin meselesidir. Onun için ben bunlardan iş dünyamızın tecrübeler, bir ders çıkarması gerekliliğine inanıyorum" diye konuştu.
Gizli saklı iş yapılırsa sorunların çıkmasının son derece hukuki olduğunu belirten Bakan Zeybekci, "Türkiye’de hayırlı, güzel iş yapan kurumlara yapılan yardımlara da arkadaşlarımız iş dünyası bunu açık, net, şeffaf, hukuk çerçevesinde emin olarak, hiç bir şey den korkmadan yaparlarsa problemler yaşamazlar ama böyle kapalı, örtülü, nereye gittiği ve nereden geldiği belli olmayan şekilde yaparlarsa, böyle sıkıntı yaşanması da son derece hukukidir. Bir hukuk devletinde bunlar doğal şeylerdir. Ben etkileyeceğini zannetmiyorum. Birçok iş dünyamızın da böyle hukuk dışı ve kayıt dışı alanların dışında olduğunu da biz biliyoruz ve inanıyoruz" dedi.
SENDİKALARA ELEŞTİRİ
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, bir soru üzerine, otomotiv sektöründeki bazı işletmelerin Bursa’daki fabrikalarında devam eden iş bırakma eylemlerini de ekonomiye getirileri açısından değerlendirdi. Yaşanan olayların normal bir şey olmadığını belirten Zeybekci, toplu sözleşmelerin sona erdiğini, iş yeri ve çalışanların bu duruma razı olduğunu, ancak sendikaların bir uyanıklık yaptığın söyledi. Yapılanlarda bir art niyet gördüğünü ifade eden Bakan Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada uyanıklık şu var. Bunların hepsini art niyetli görüyorum. Sendika da düzgün bir duruş gösteremiyor. İş yeri sahipleri, firmalar Türkiye ekonomisi için önemlidir. Burada zorunlu olarak eylemle grev değil eylemle gayri hukuki illegal bir şekilde üretimlerin engellenmiş olması hukuki sonuçlar doğurur. Firmalar bunu sendikalardan talep eder. Sendikalar orada bir kurnazlık yaparak sendikaya mensup işçileri istifa ettirip bundan kurtulmaya çalışıyor. İş yerlerinin sendikalardan zararın tazminiyle ilgili böyle bir şeyin önüne geçmeye çalışıyorlar. Hukuki olarak belki başarabilirler ancak vicdani olarak Türkiye’nin ekonomisine verdikleri bu sorumluluktan kurtulamazlar. Bu zamanla açsından son derece önemli."
"HİÇ BİR TALEBİ HAKLI BULMUYORUM"
Muhalefetin, yaşanan bu durumdan ’acaba bize bir post çıkar mı’ diye beklediğini belirten Nihat Zeybekci, vatandaşların bu tür durumlarda uyanık olmasını istedi. Oradaki taleplerin hiç birini haklı bulmadığını da ifade eden Zeybekci, "Oradaki hiçbir talebi haklı bulmuyorum. Taleplerin yeri ve zamanı şartları ve prosedürü vardır. Bu sektörleri ihracatımızda bir numara olan sektörlerdir. Tüm dünyaya Türkiye’deki yatırım durumunun ne kadar öngörülebilir olduğunu, belirsizliklerden ne kadar uzak olduğunu anlatmaya çıktığımız bu zamanlarda bir anda en önemli tesislerde birilerinin ’eylem yapacağız’ diye çıkmasını son derece manidar buluyorum. Orayı ziyaret eden ve desteklediklerini belirtenlere de vicdan tavsiye ediyorum. Önce Türkiye’nin menfaatleri. Dünyada otomotiv sektöründe sayılı ülkeler arasında girerken bu yapılanların Türkiye’ye yapılan en büyük haksızlıklardan biri olduğunu düşünüyorum. Sendikalara da, sendikadaki işçilerin istifa edilerek belki hukuki olarak kurtarabilir ancak tarih onları bundan sorumlu tutacaktır. Tarih ve milletimiz vicdanlarda bunun hesabını sendikalardan soracaktır" diye konuştu.
"CHP’Lİ UMUT ORAN’IN YAPTIĞI SON DERECE SEMPATİK"
Bakan Zeybekci, Kütahya’da katıldığı bir kız yurdu temel atma töreninde etrafı çevrilen bir alana beton dökülmesini gösteren CHP’li Umut Oran’ın paylaştığı fotoğrafa ilişkin de konuştu. CHP’li Oran’ın paylaştığı fotoğrafın ulusal bir gazetenin birinci sayfasında yer alınca haberinin olduğunu belirten Zeybekci, "Oraya gittiğimde ben böyle bir şey olacağını bildim. Kütahya’daki kız yurdunun temeliydi. Temel atması hazırlanamamış, iki gün sonra temeli atılacağı bana söylendi. Tören düzenlendi. Sonra da gördüm ki oraya bir beton aracı gelmiş, temelini atıyor. Herhalde bir kaç kürek bir yere döktüler de durdurdu. Dedim ki sakın bunu yapmayın, günü gelsin yaparsınız ki şu anda 3-4 sonra temelinin atıldığını, yapımının başladığını duyuyorum. Burada CHP Milletvekili Umut Oran’ın paylaşmasıyla ortaya çıkan bu şey son derece doğrudur. Umut beyin yaptığı da doğrudur. Siyasette bu tarz şeyler, yakalamalar ve bunu gündeme getirmek de son derece doğrudur. Ben orada aklıma gelen, uyardığım bir konunun bugün böyle ortaya çıkmasını da son derece olumlu ve sempatik olarak karşılıyorum" açıklamasını yaptı.