Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Demirtaş: Sen halife olursun demişler, o da inanmış

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gaza getirildiğini söyledi. Demirtaş, "Tek adam olmak istiyorlar, birileri ona gaz vermiş, 'Sen halife olursun' demişler o da...

Haber Giriş Tarihi: 21.12.2014 17:20
Haber Güncellenme Tarihi: 21.12.2014 17:20
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gaza getirildiğini söyledi. Demirtaş, "Tek adam olmak istiyorlar, birileri ona gaz vermiş, 'Sen halife olursun' demişler o da inanmış, yemiş bunu. Bize de gaz veriyorlar ama o gazdan değil, bizimki polisin attığı gaz, onların gazına benzemiyor." dedi.

Demirtaş, partisinin 1. Olağan İzmir İl Kongresi’ne katıldı. Fuar Kültürpark 1 Nolu Hol’de yapılan kongreye Selahattin Demirtaş’ın yanı sıra HDP Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, parti meclisi üyeleri, mevcut İzmir İl Eş Başkanı Cavit Uğur ile Eş Başkan avukat Mizgin Irmak, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, partililer ve davetliler katıldı. Kongrenin yapıldığı salona üzerinde, '2015 yılı Başkan Apo'nun aramızda olduğu yıl olacaktır' yazılı Abdullah Öcalan'ın posteri asıldı.

Kongrede konuşan Eş Genel Başkan Selahattin Demirtaş, "Cumhurbaşkanlığı seçiminde insanlar artık mezheplerinden dolayı, etnik kimliklerinden dolayı birbirlerinden korkar hale geldiler. Şimdi deniyor ya toplumda bölücülük yapılıyor diye. İşte bölücülük yapanlar, kutuplaştırıp, kini, nefreti topluma enjekte edenler kimlerdir daha iyi görülüyor. Sırf Alevi diye, inancı Başbakan'la aynı değil diye insanlar hakarete uğruyor. Geçmiş dönemde katlettikleri gibi bir kez daha katliam tehdidiyle dize getirmeye çalışıyorlar. Bunu yaparken Alevi'yi Sünni'ye, Sünni'yi Alevi'ye düşman etmeye çalışıyorlar. Türk'e Kürt'ü bölücüdür, teröristtir diye tanıtıyorlar, bu nedenle Kürtler saldırıya uğruyor. İşte Türkiye'yi bu kadar kendi içinde birbiriyle düşman haline getiren siyaseti biz yapmadık. Bu devleti yönetenler yaptı. Cumhuriyet tarihi boyunca bunu yaptılar. Ya hepiniz tek millet olacaksınız dediler, tek bir dil, tek bir millet olacak dediler. Ya bunu kabul edeceksiniz ya da biz bunu size kabul ettirmeyi biliriz dediler. Toplumu böyle düşman haline getirdiler." şeklinde konuştu.

Şu an devleti yönetenlerin kendilerini 'özel insan' olarak gördüğünü, bu yüzden halkın içinden çıkmış insanları içine sindiremediğini vurgulayan Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti: "Artık devleti biz yönetelim. Onun zamanı geldi. İçine sindiremiyorlar, halkın içinden çıkmış olanlar, halk gibi olanlar devleti nasıl yönetir diyorlar. Zannedersiniz ki devlet gökten zembille inmiş, onu ancak özel insanlar yönetir. Biz bu anlayışa son vereceğiz. Devleti halk yönetir. Nasıl ki Çanakkale'de yan yana savaştınız, o zaman devletin sahibi de orada savaşanlar gibi olmalıdır. Eğer vatan ortaksa, bu ülkeyi de birlikte yönetmeliyiz. Ülkenin yüzde 80 gelirini yoksullar olarak bizler üretiyoruz. Ülkenin yüzde 80 serveti bizim alın terimizden geçiyor, ama gelirin yüzde 80'i bir avuç zenginin cebine giriyor. Bizler sermayenin paranın, gelirin tabana yayılacağı, özgürce çalışılabilecek bir düzeni kurabiliriz. Bunu yapabilmek için elimizde imkanlar var. Her şeyden önce hırsız değiliz, para çalmıyoruz, yolsuzluk yapmıyoruz. Biz gönlünü maldan mülkten yana, biz geleceğini istikbalini paradan puldan yana inşa etmiş hareket değiliz. Onurlu yaşamak adına canını vermiş olanların, mazlumların yoldaşlarıyız. Rüşvetçilerin, hırsızların değil."

'AKP, HERKESTEN ÇOK BARAJI SAVUNUYOR'

2015 genel seçimlerine parti olarak katılacakları nedeniyle bazı iddialar gündeme geldiğini aktaran Demirtaş, "Bizim için yüzde 10 barajı sorun değil. Herkesten daha fazla barajı AKP savunuyor. Bedava milletvekiline alıştı ya, biz buna izin vermeyeceğiz. Birileri şunu yazmaya başladı; Diyorlar ki 'HDP ile AKP anlaştı. HDP parti olarak seçime girip barajın altında kalacak, AKP 30-40 milletvekili alacak.' Bu alçaklıktır. Böyle alçaklık olur mu? Elinde delil olmadan bunu ortaya koymak da alçaklıktır. Bin bir emekle sandığa götürülen oyları AKP'ye satacak kadar alçak mıyız biz? Bizi kendinizle mi karıştırdınız? Biz HDP bayrağı altında seçime girip, barajı da AKP iktidarını da yıkacağız ki görsünler kim kimle anlaşmış. Bunların tamamı partimizi tartışmalı hale getirip yıpratmak için ortaya atılan iddialardır. Tek bir oyumuz bile kaybolmasın diye oyumuza sahip çıkacağız. Bırakın pazarlığı, bütün toplumsal kesimleri kucaklayacak, bir milletvekili adaylarıyla ortaya koyacağız, asıl ittifak halkımızla yaptığımız ittifaktır. HDP kendine yeter. Biz ne AKP ile ne CHP ile pazarlık da yapmayız, kirli oyunların da içine girmeyiz." sözlerini kaydetti.

MEHMET GÖRMEZ’E İSTİFA ÇAĞRISI

Kendisine satın alınan makam arabasıyla gündeme gelen Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’i istifaya davet eden Selahattin Demirtaş şunları söyledi: "Senin padişahın sarayda oturuyor, sen son model arabaya biniyorsun sonra bize Müslümanlığı anlatıyorsunuz, ya onu yapmayın ya onu yapmayın. Keşke Allah korkusu yüreğinize işleseydi. İçinde Allah korkusu olan savaş uçaklarıyla Roboski'de 34 çocuğu parçalayıp arkasından hakaret etmez. Küçük çocukları sokaklarda katlettirip analarına hakaret ettirmez, içinde Allah korkusu olan 700 bin dolarlık saat takmaz. En büyük zararı bunlar verdi, halka da dine de inanca da. İslam'ı, dünyaya IŞİD gibi, Taliban gibi yanlış tanıttılar. İslam hakaret, hırsızlık, zorlama dini değildir. Ama bunların hepsini yaptılar. En çok da kendine Müslümanım diyenin kendini yargılaması lazım. Bunlara oy değil, günahını vermemesi lazım. Bunları iktidardan düşürmesi gerekenler bu ülkenin Müslümanlarıdır. Çünkü sizin verdiğiniz güçle sokakta katliam yapıp, Alevilere zulüm ettiler. Emeği, işçiyi yok sayıp doğayı talan ettiler. Bu ne dini ne de başka kitapta vardır. Müslüman Müslüman olduğundan utandı bunların yüzünden. İnancı ne olursa olsun gerçek ve hakiki bir halk demokrasisini kurmaktan başka seçeneğimiz yok. Biz iktidara gelince, halkın bir kesiminden hesap sormak için gelmeyeceğiz, biz halka zulüm yapanlardan hesap soracağız, devleti soyanlardan hesap soracağız."
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.