Davutoğlu'ndan saldırıyla ilgili önemli açıklamalar

Başbakan Davutoğlu, Ankara Kızılay Meydan'ında yaşanan bombalı terör saldırısında yaralanan vatandaşları tedavi gördükleri İbn-i Sina Hastanesi'nde ziyaret etti. Ziyaretin ardından gazetecilere açıklama yapan Davutoğlu, büyük milletlerin zor dönemlerde karşı karşıya kaldıkları sınamalardaki tutumlarıyla tarihe geçtiklerini belirterek, "Türkiye ateş çemberinin ortasında demokrasisi, hukuk devleti, kalkınmasıyla örnek bir performans sergilerken, bütün değerlerimize yönelik olarak saldırılar da son dönemlerde artmaktadır. Hepimiz buna şahit oluyoruz. Türkiye içinde bazı terör odakları, dışarıda onları kullanan bazı çevreler ülkemizi istikrarsızlaştırmak, demokrasimize darbe vurmak, kalkınmamızı engellemek istiyor. Onun için de dünyanın birçok yerinde görülen terör saldırılarının benzeri Ankara'da, başkentimizde de dün bir kez daha yaşandı" dedi.

"TERÖR SALDIRILARINI GERÇEKLEŞTİRENLER DÜNYANIN EN BARBAR, EN ALÇAK, HAİN ODAKLARI"

Terör saldırılarının hedefinin bütün millet olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Bu terör saldırılarını gerçekleştirenler ise dünyanın en barbar, en alçak, hain odaklarıdır. Evine gitmek için otobüs durağında bekleyen, seyir halinde otobüs durağında bekleyen ya da seyir halinde otobüs içinde sevdiklerine kavuşmak için yola çıkan insanlara karşı böyle bir saldırı gerçekleştirenler insan olamazlar, barbarlığın en alçakçasını yapmışlardır. Bu barbarca saldırılar, milletimizi hedef alan bu saldırılar kesinlikle amacına ulaşmayacaktır. Bir kez daha bu sınamalardan geçerken milletimizden bu saldırıların olduğu andan itibaren göstermiş olduğu vakar, kararlılık, dayanışma için bir kez daha takdirlerimi, teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum. Toplumun her kesiminden teröre karşı ye vücut olduğumuzu hissettiren açıklamaların gelmiş olması, bu saldırının siyasi ve ideolojik gerekçesi ne olursa olsun, bütün milleti, ülkemizi hedef aldığını açık bir şekilde bütün çevrelerin vurgulamış olması önemlidir. Böyle günlerde terörü yenilgiye uğratacak olan en önemli husus milletin birliği, beraberliği ve topyekun bu saldırılar karşısında ayakta durma iradesidir. Geçmişte bu saldırılar milli birliğimizi, beraberliğimizi, ülkemizin bütünlüğünü yıkamadığı gibi bundan sonra da yıkamayacaktır" ifadelerini kullandı.

"35 CENAZEMİZİN KİMLİĞİ TESPİT EDİLDİ, 34'Ü AİLELERİNE TESLİM EDİLDİ"

Bu saldırıyı gerçekleştirenlerle ilgili olarak yoğun bir araştırma, çalışma içinde olduklarını belirten Davutoğlu, "Dün gece saldırı olur olmaz güvenlik toplantısında, bütün güvenlik birimlerimizle bir araya geldik, gece yarısına kadar gelişmeleri takip ettik. Bugün Bakanlar Kurulu'nda bunları bir kez daha gözden geçirdik. Bugün yaralı vatandaşlarımızın da ifade ettiği gibi 1.5 dakika içinde 15 ambulansımız olay yerine ulaştı ve süratle yaralılarımız intikal etti. Şu ana kadar 35 cenazemizin kimliği tespit edildi, 34'ü ailelerine teslim edildi" dedi.

"ŞU ANA KADAR 11 GÖZALTI YAPILDI"

"Terörist veya teröristlerin üzerinde hala incelemeler devam ediyor, cesetleri üzerinde de DNA çalışmaları yoğun bir şekilde devam ediyor" diyen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Dün ve bugün yapılan çalışmalar neticesinde bu hain saldırının kaynağı açık bir şekilde tespit edilmiştir. En kısa sürede çok net bir şekilde fail ve arkasındaki güçler ortaya konacak, tespit edilecek. Şu ana kadar 11 gözaltı yapıldı, bütün bir network, bütün ağ ortaya çıkarılıyor. Onun için şu anda elimizde olan bilgileri paylaşırken son derece teenni ile davranıyoruz çünkü hala üzerinde çalıştığımız ve ortaya çıkarılması gereken bir cinayet şebekesi var, bir terör şebekesi var. Fakat bunun kaynağı bellidir. Türkiye, 23 Temmuz'dan bu yana birçok terör örgütüne karşı kapsamlı bir mücadele veriyor. Daha önce de verdik, 30 yılı aşkın bir süredir bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Bu son mücadelede teröristlerin alanda karşı karşıya kaldıkları ağır hezimet ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, polis birimlerimizin, jandarmamızın, bütün güvenlik birimlerimizin gösterdiği üstün başarı teröristleri bu kez savunmasız, bir pazar günü evine gitmek üzere dershaneden çıkan öğrenciler, evine gitmekte olan yaşlılar... Biraz önce hastaları tek tek ziyaret ettim, birisi öğrenci diğeri eşiyle birlikte evine dönmekte olan 62 yaşında bir vatandaşımız, eşini orada kaybetmiş, kendisi buraya intikal ettirilmiş."

"BUGÜN YÜREĞİMİZ YANIYOR"

Başbakan Davutoğlu, bu tablo karşısında hala terörü mazur gösterme çabası içinde olanların bir kez daha millete hesap verme zorunda olduklarını ifade ederek, şöyle devam etti:

"Bu terör saldırısı, Türkiye'nin 23 Temmuz'dan bu yana özellikle bölücü terör örgütü, DEAŞ, DHKP-C'ye karşı son derece haklı ve başarılı faaliyete, mücadeleye karşı yapılan bir hamledir. Şunu bir kez daha ifade ediyorum, bölücü terör örgütü ve arkasındaki odakları kim olursa olsun bu meselenin sonuna kadar gideceğiz. Bugün yüreğimiz yanıyor. Bugün sadece kaybettiğimiz vatandaşların evine değil hepimizin ocağına ateş düştü, hepimizin yüreği yanıyor ama gelecek nesillerin yüreğinin yanmaması, bu ülkenin bekasının sağlanması için hepimiz fedakarlık yapmaya hazırız. Bu fedakarlıkları yapan ailelere bir kez daha takdirlerimi vakar içinde, biraz önce eşini kaybeden o muhterem vatandaşımızın ifadeleriyle 'Biz size güveniyoruz, biz devletimize, milletimize güveniyoruz' diye seslenen bütün vatandaşlarıma hitap etmek istiyorum: Hiç kaygılanmayın, hainler ve alçaklar ne kadar barbarca saldırı yaparlarsa yapsınlar onun karşısında en güçlü iradeyle duracak bir devletiniz, milletiniz var, ülkeniz var. Bu ülkenin bekası gelecek nesillerin başı dik ve özgür bir ülkede, korkusuzca yaşayabilmeleri için atılması gereken adımlar ne olursa olsun atmakta bir an dahi tereddüt etmeyeceğiz."

"ONLAR BU MİLLETİ TANIMIYORLAR"

Evvelki gün Van'da, oradaki vatandaşlara söylediği, "Türkiye'nin kuzeyi de güneyi de başkenti de herhangi bir şehri de hepsi birbirine eşittir, hepsinin kaderi birdir" sözünü yineleyen Davutoğlu, "Bu mücadele, yüreğimizin parçası olan bu topraklarda, bu ülkede nihai kamu düzeni sağlanana kadar sürecek. Bu saldırıyı yapanlar şunu düşünüyorlar: Öyle bir saldırıyla milletin psikolojisini sarsabiliriz, karamsarlığa sevk edebiliriz, toplumsal psikoloji tümden olumsuz yönde etkileyebiliriz. Onlar bu milleti tanımıyorlar. Bu millet en zor zamanlarda nasıl bir tavır göstermesi gerektiğini işte birkaç gün sonra idrak edeceğimiz Çanakkale Savaşı'nda da göstermiştir, İstiklal Harbi'nde de göstermiştir ve bugün teröre karşı verilen mücadelede de göstermektedir. Üstümüze ne kadar gelirlerse içeridekiler ve onların dışarıdaki patronları ne kadar gelirlerse gelsinler bu ülkenin savunması, milletimizin huzuru için gereken her türlü adımı atacağız" dedi.

Vatandaşlara seslenen Davutoğlu, şunları söyledi:

"Aziz milletime bir kez daha sesleniyorum, milletinize, ülkenize, devletinize güveniniz. Bu terör odaklarının oluşturmaya çalıştığı karamsar psikolojiye ve yeise kesinlikle kapılmayınız. Türkiye, demokratik sistemi, demokratik hukuk kuralları ve ekonomik kalkınmasıyla hedef gözettiği yolda kararlılıkla yoluna devam edecektir. Bu terör odaklarına ve arkasındaki sahiplerine de sesleniyorum, bizim irademizi kıramayacaksınız. İşte dün gece, bu olayı müteakip, olayın terör örgütü anlamında tespitine müteakip Silahlı Kuvvetlerimiz Kuzey Irak'ta çok kapsamlı bir harekat gerçekleştirdi. Aynı şekilde Nusaybin'de, Yüksekova'da bu terör odaklarına karşı mücadelemiz en kararlı şekilde sürüyor. Her zaman söylediğimiz gibi siz ne kadar alçakça saldırı yaparsanız yapın, teröre karşı mücadele irademiz sürecektir. Bu terör örgütlerini yurt dışında birbirinden ayırarak davranan uluslararası çevrelere de sesleniyorum, nasıl bugün yüreğimiz parçalanmış ve birbirinden ayrılamaz hale gelmişse nasıl dün Ankara'da şehit düşen vatandaşlarımızın hepsi bu ülkenin ayrılamaz, birbirine eşit vatandaşlarıysa bundan sonra da biz herhangi bir şekilde ayrımcılığa izin vermeyeceğiz."

"TERÖRE KARŞI İŞBİRLİĞİ BÜTÜN DÜNYANIN GÖZETMESİ GEREKEN BİR İLKEDİR"

Teröre karşı işbirliğinin bütün dünyanın gözetmesi gereken bir ilke olduğuna dikkat çeken Davutoğlu, "Bugün birçok muhatabımızdan, başbakanlardan, yolda gelirken Almanya Başbakanı Sayın Cameron, Ürdün Kralı Abdullah, Yunanistan Başbakanı Sayın Çipras doğrudan telefonla arayanlar ve çok sayıda da mesajla dayanışma ifade eden meslektaşlarıma, devlet adamlarına teşekkürü bir borç biliyorum" diye konuştu.

“MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEKTİR”

Ziyaretin ardından açıklamalarda bulunan Başbakan Davutoğlu, “Bu acılar üstünde istikbalimizi karartmak isteyenlere karşı mücadele azmimiz kesinlikle sürecektir. Dün, ilgili güvenlik birimlerimiz ile birlikte yaptığımız toplantıda da talimatımız yinelenmiştir. Türkiye’nin, her karış toprağı, her ilçesi, her şehri, her dağı temizleninceye kadar ve bu alçak odaklara hadleri ve dersleri bildirilinceye kadar mücadelemiz devam edecektir. Yüreğimizin ateş gibi yanıyor olması, mücadelede kararlılığımızı kesinlikle etkilemeyecektir. Dayanışma için ziyaretime gelen Sayın Bahçeli’ye de teşekkürü bir borç biliyorum. Bu günler siyasiler için de bir imtihan günleridir. Kim bu acılar üzerinden siyasi hesap görmek isterse millet karşısında hesap vermek zorunda kalır. Bu bir ideoloji meselesi değildir. Bu her şeyden önce bir insanlık meselesidir. Dün kaybettiğimiz 35 canımızın, her biri yüreğimizin parçası olan bu canların, hangi ilden, hangi yurt köşesinden olduğu değil, insan olduğu önemlidir. Onların canlarına kıyanlar, aslında terörün gerçek yüzünde, bu terör örgütünün arkasındaki çirkin odakların gerçek yüzünü de ortaya koymuştur. Biz insanımıza sahip çıkacağız, biz ülkemizin her karış toprağına sahip çıkacağız. Başımız her zamankinden daha dik ve her zamankinden daha vakur olmak durumundayız” diye konuştu.

“TERÖRİSTE KİM DESTEK OLURSA ONUN KARŞISINDA DİMDİK DURACAĞIZ”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşmesine de değinen Davutoğlu, “Sayın Bahçeli'ye teşekkür ettim. Çünkü talep kendisinden geldi. Çok açık bir ifadeyle, teröre karşı mücadelede destek beyan ettiler. Alınacak tedbirlerin hepsinde hükümetin yanında olacaklarını ifade ettiler. Bu noktada tabi muhalefet lideri olarak kendisinden gelen bu desteğe teşekkür ettim. Terör saldırılarından sonra her seferinde ortak tavır için çağrıda bulunduk. Ama maalesef bu çağrılara istediğimiz ölçüde cevap gelmedi hiçbir zaman. Ümit ederiz bu sefer bütün partiler terörü lanetleme konusunda ortak tavırda buluşurlar. Daha önceki saldırılarda olduğu gibi, daha biz canlarımızı hastanelere taşırken, 'Katil devlet' diye, son olarak da yine Başbakan olarak hükümete dönük, 'katil' diye yaklaşım sergileyenlerin tutumlarında bir samimi bir değişim olacağına inancımı kaybettim. Bu günler bütün siyasiler için bir imtihan günüdür. Tavrımız açıktır. Terörün karşısında dimdik duracağız. Teröriste kim destek olursa onun karşısında dimdik duracağız. İster siyasi olsun, ister içeride olsun, ister dışarıda olsun canımıza kasteden kim olursa olsun yakalayıp adalete teslim edeceğiz. Eğer bu anlamda canımıza kastetme tavrını sürdüren odak varsa onlarla da Türkiye’nin içinde ve dışında her alanda mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.