Davutoğlu: Millet Kılıçdaroğlu’na 4 dakika bu emaneti vermez

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kılıçdaroğlu 'Biz de Türkiye'yi idare edebiliriz' demişti. Bu millet Kılıçdaroğlu'na 4 yıl değil 4 dakika bu emaneti vermez. Şişli'yi idare edemeyenler Türkiye'yi nasıl idare edebilir ?" dedi.
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen partisinin il kongresine katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, burada bir konuşma yaptı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Biz de Türkiye'yi idare edebiliriz" sözünü hatırlatan Davutoğlu, "Bir tarafta demokrasi şöleni halinde görevini yapan AK Parti var. Diğer tarafta ŞişliBelediyesi'nde olduğu gibi birbirlerini tehdit eden, birbirine hakaret eden, kamuoyunda birbirlerini aşağılayan CHP zihniyeti var. Gitsinler kendi evlerine sahip çıksınlar. Hatırlarsanız Kılıçdaroğlu bir şey söyledi; 'Biz de bu ülkeyi idare edebiliriz. Nasıl büyükşehirleri idare ettiysek Türkiye'yi de idare edebiliriz' diye. Allah muhafaza bu millet değil Kılıçdaroğlu'na 4 yıl, 4 dakika bile emanet etmez, Şişli'de yaşananlardan sonra. 4 dakika bunlara bu ülkeyi emanet etseler birbirini tehdit ederler, birbirinin koltuğuna göz dikerler, birbiriyle mücadele etmekten milletin yüzüne bakmazlar. Daha Şişli'yi idare edemiyorsunuz, bırakın İstanbul'u bırakın Türkiye'yi. Şişli'yi idare edemeyenler, ülkeyi nasıl idare edebilir ?" diye konuştu.
14 Aralık operasyonuna da değinen Davutoğlu, şunları söyledi:”Şimdiye kadar hep manipülasyonlarla, aldatmalarla kamuoyunu aldatmaya çalıştılar. 14 Aralık'taki sürece itiraz ederken 'Gazeteciler tutuklanıyor' diyorlar. Bakıyorsunuz Avrupa Birliği, pazar günü olayın aslını bilmeden hemen Türkiye'yi kınayan açıklamalar yaptılar. İçerde ve dışarıda yürütülen kampanya açık. Yargı, bu çetelere dokunuyorsa hemen yargısal düzene müdahale edilmek isteniyor. Kimse gazetecilik dolayısıyla, yaptığı basın görevi dolayısıyla soruşturma altında değildir. Bir çete basın üzerinden örgütlenerek emniyetteki ve yargıdaki adamları ile kumpas kurmuşsa, o masum insanları 17 ay mahkum etmişlerse ve o insanlar da bununla ilgili şikayette bulunmuşlarsa, bu şikayetleri gündeme almak yargının görevidir. İnsan hakları açısından mağdur edilmiş bir şikayetin yargı tarafından takip edilmesinin aksi düşünülemez. Hemen konuyu saptırıp Türkiye'yi dünyaya şikayet edenler bilsinler ki, Türkiye her açıdan özgürlükler ülkesidir. Bu özgürlükler de AK Parti iktidarları döneminde sağlanmış ve teminat altına alınmıştır. Toplumda hiç kimse hesap vermez durumunda değildir, herkes yaptıklarının hesabını vermek durumundadır. Türkiye'de kurulan her kumpasın hesabı sorulacaktır. Yargı ve emniyet içindeki örgütlenenlerden de bu gasbın hesabı sorulur. Kimse milli iradeyi bir daha gölgede bırakacak bir faaliyet içine giremeyecek, buna izin vermeyeceğiz."