BBP Genel Başkanı Destici, 11’inci Genel Kurul öncesi açıklamalarda bulundu

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, “Faşist Ermenistan devletinin Azerbaycan topraklarına işgal girişimleri, saldırıları devam ediyor. Bu saldırıları mertçe Azerbaycan Milli Ordusu ile savaşarak yapmıyor, tamamen sivil yerleşim yerlerini vuruyor. Bu saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyor, yaralılara acil şifalar diliyorum” dedi.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin 11’inci Genel Kurulu öncesi İhlas Haber Ajansına açıklamalarda bulundu. Azerbaycan’da bulunan sivil halkı da hedef alan Ermenistan’ın Gence ve Mingeçevir kentlerine yaptığı saldırıyı kınayan Destici, erken seçim tartışmalarına da son noktayı koydu.

Ermenistan ordusu tarafından Azerbaycan’ın Gence ve Mingeçevir kentlerine sivil halkı da hedef alan saldırılar üzerine konuşan BBP Genel Başkanı Destici, “Faşist Ermenistan devletinin Azerbaycan topraklarına işgal girişimleri, saldırıları devam ediyor. Bu saldırıları mertçe Azerbaycan Milli Ordusu ile savaşarak yapmıyor, tamamen sivil yerleşim yerlerini vuruyor. Bölgede ne kadar sivil yerleşim varsa hepsine kahpece saldırılar gerçekleştiriyor. Bu saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyor, yaralılara acil şifalar diliyorum” ifadelerini kullandı.

Ermenistan ordusunun Azerbaycan’daki sivilleri dahi hedef alarak yaptığı saldırıları kınayan Destici, söz konusu saldırılarla ilgili, “Saldırılar Azerbaycan tarafından gerçekleşseydi, Avrupa Birliği’nin (AB), Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) ve diğer devletleri ne olurdu” sorusu üzerinde durdu. Dünyanın Ermenistan’ın sivil yerleşim yerlerine yönelik saldırılarına ses çıkarmadığını aktaran Destici, “Dünya, Ermenistan’ın sivil yerleşim yerlerine yönelik kahpe saldırılarına asla ses çıkarmıyorlar ve sessiz kalıyorlar bir nevi, bunu onaylamış oluyorlar. Yükselen bayrak bir daha inmemeli. Azerbaycan ordusunun, Ermenistan tarafından Karabağ’da işgal edilmiş yerleşim yerlerini, topraklarını kurtarmak için başlattığı mücadele 1 metre toprak parçası kalmayıncaya kadar devam etmelidir. Bu süreçte kendilerine yapılan ateşkes ya da müzakere çağrılarına asla itibar etmemeli, prim vermemelidirler. Tek şartı var; ya Ermenistan işgal ettiği topraklardan çekilecek ya da Azerbaycan ordusu o toprakları azat edecek” diye konuştu.

18 Ekim Pazar günü, Ankara’nın Keçiören ilçesinde bulunan Taha Akgül Spor Salonu’nda yapılacak BBP 11’inci Genel Kurulu hakkında konuşan Destici, kurultayın Türk ve İslam coğrafyasına hayırlar getirmesini diledi. BBP’nin 27 yıllık bir siyasi parti geçmişi olduğunu hatırlatan Destici, parti kadrolarında yer alan kişilerin ehliyet ve liyakat sahibi olduğuna dikkat çekti.

Merhum fikir adamı İsmail Gaspıralı’nın “Türk dünyası ile dilde, fikirde, işte birlik” sözünü hatırlatan Destici, “Bu kurultayımızın ana sloganı ‘İddiamız Büyük Birlik, idealimiz Büyük Türkiye’. İddiamız Büyük Birlikten kastımız; Türkiye’deki herkesin birliğini kast ediyoruz. Merhum Gaspıralı’nın dediği gibi bütün Türk dünyası ile dilde, fikirde, işte birlik ve daha sonra Türk İslam coğrafyanın tamamıyla ekonomik alan başta olmak üzere siyasi alan başta olmak üzere her alanda büyük birliği kurmayı hedefliyoruz. ‘İdealimiz Büyük Türkiye’ derken Türkiye zaten büyük bir ülke ama bu büyüklük bizim için yeterli midir? Milletimiz için yeterli midir? Türk dünyası için yeterli midir? İslam dünyası için yeterli midir? Asla değildir. Daha büyük bir Türkiye özlemi sadece Türkiye’de yaşayan 83 milyona ait değildir. Bütün Türk ve Müslüman halk da milletler de daha büyük bir Türkiye istiyorlar. Türkiye, Misak-ı Milli sınırlarına mutlaka ama mutlaka kavuşmalıdır” dedi.

Erken seçim tartışmalarıyla ilgili konuşan Destici, Türkiye’nin böyle bir gündemi olmadığını aktardı. Destici, “Erken seçim tartışmalarını ben gündem değiştirme çabası olarak görüyorum. Türkiye’nin gerçek gündeminde erken seçim yok, halkın böyle bir beklentisi yok. Teknik olarak da böyle bir şey mümkün değil. Diyelim ki; Cumhur İttifakı erken seçim talep etti. AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi ve BBP’nin toplam sayısı 340. Türkiye’yi, Türkiye Büyük Millet Meclisi vasıtasıyla seçime götürebilmek için en az 360 kişi gerekiyor. Millet İttifakı’nın toplamı ise 260’ı bile bulmuyor. Seçim nasıl olacak. Cumhurbaşkanının düşüncesi çok açık, seçimlerin 2023 yılının Haziran ayında yapılacağını söylüyor. Bu tartışmalarla Türkiye’yi oyalamanın boş olduğunu ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin ve Türk milletinin önceliklerinin farklı olduğuna değinen Destici, öncelikli olarak Covid-19 salgınıyla ilgili çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi. Destici, “Hem hasta sayımız hem de ölüm sayımız yükselmeye başladı. Vatandaşımızı uyarmalıyız. El birliğiyle; aşı geliştirme konusunda, ilaç geliştirme noktasında, sosyal mesafe, maske, hijyen kurallarına uyma noktasında hepimizin seferberlik ilan etmesi gerekiyor. Bu sadece sağlık çalışanlarının, devleti yönetenlerin tek başına yapabileceği bir şey değil. Bütün siyasi partilerimiz, sivil toplum örgütlerinin birbirlerinin ayağına çelme takmadan, hükümetin eksiğini yakalamaya çalışmadan herkesin pandemiyle mücadeleye destek vermesi lazım. Pandeminin getirdiği ekonomik sıkıntılarımız var. Bu sıkıntıların aşılması noktasında da devlet gerekli tedbirleri almalı, alıyor ama daha da arttırmalı. Muhalefetin de üstüne sorumluluk düşüyor. Muhalefet de burada gördüğü hataları, eksiklikleri, noksanlıkları yapıcı bir dille ifade edecek. BBP olarak, erken seçim tartışmalarını doğru bulmuyoruz ve seçimlerin 2023 Haziran ayında yapılmasının doğru olduğunu ifade ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fatih Sondaj Gemisinde yapacağı incelemeler sonucu güzel bir haber paylaşacağını ümit eden Destici, “Türkiye için büyük bir kazanç. Tabii bunlar durup dururken, kendiliğinden olmadı. Kendiliğinden Gazze’de petrol fışkırmıyor. Arayacaksınız. Aramanın da yüksek bir maliyeti var. Türkiye de bu hususta gerçekten son dönemlerde büyük yatırımlar yaptı. Bizim kendimize ait sondaj gemilerimiz ve deneyimli personellerimiz var. Hükümet bu konuda istikrarlı bir şekilde yılmadan petrol ve gaz arama işlemlerini hem Doğu Akdeniz’de hem de Karadeniz’de sürdürüyor. Burada özellikle Doğu Akdeniz konusunda diğer ülkelerden gelen tehditlere de hiçbir zaman boyun eğilmedi. İnanıyoruz, ümit ediyoruz ve bekliyoruz ki; bugün Cumhurbaşkanımız müjdeli bir haber verecektir” diye konuştu.