Ahmet Özal: Dikkat etmezsek Türkiye'den 5 devlet çıkar, bölünme Batı'dan başlar

Merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu ve Ana Parti Genel Başkanı Ahmet Özal, "Benim babaanne tarafım Kürt’tür, dedem tarafı Türkmen’dir, anneannem tarafı Çerkez’dir. Ama ben bu milletin çocuğuyum. Dolayısıyla bu millette herkes benim gibidir, hiç kimse saf değildir, karışmıştır. Biz bu milleti yaratmaya çalışmalıyız, yaratabilirsek ayakta kalırız, yoksa parça parça olur Türkiye. 1900’lerin başında dünyada 35-40 ülke vardı, şuanda 210 küsür. 2050 yılında beklenen devlet sayısı 2 bin. Eğer dikkat edilmezse Türkiye’den 5 tane devlet çıkar." dedi

Partisinin Bursa il başkanlık binasının açılışına katılan Ahmet Özal, 2002’den beri siyasette olmadığını, Türkiye’nin bulunduğu durumdan dolayı, insanların da baskısıyla tekrar siyasete girmek zorunda kaldığını kaydetti. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bilindiği gibi 92 yıllık bir cumhuriyeti olmadığını, Selçuklu’dan ve Osmanlı’dan bu yana Türklerin, devlet kurmanın genlerine işlediğini belirten Özal, şunları kaydetti: "Devlet anlayışı Türklerin genlerine işlemiştir ve bu ülkede yaşayan Kürtlerin ve de tüm insanların. Bu millet, bana göre; Kürt halkı ve Türk halkı hepsi tek millet olmaya çalışmalıdır. Tek millet olamazsak parça parça ederler bizi, onu da söyleyeyim. Çanakkale Savaşı’ndan sonra Sevr Anlaşması’nda da Türkiye’yi parçalamaya çalıştılar. Parça parça ediyorlardı bizi. Şuanda yine o tehlike var Türkiye’de, bunun önüne geçmemiz için bir bütün olmamız lazım. Alevi-Sünni ayrımı yapılmaması lazım, Türk-Kürt ayrımı yapılmamalı. Hepimizin aileleri farklıdır ama muhakkak karışmıştır. Benim babaanne tarafım Kürt’tür, dedem tarafı Türkmen’dir, anneannem tarafı Çerkez’dir. Ama ben bu milletin çocuğuyum. Dolayısıyla bu millette herkes benim gibidir, hiç kimse saf değildir, karışmıştır. Biz bu milleti yaratmaya çalışmalıyız, yaratabilirsek ayakta kalırız, yoksa parça parça olur Türkiye. 1900’lerin başında dünyada 35-40 ülke vardı şuanda 210 küsür, 2050 yılında beklenen devlet sayısı 2 bin. Eğer dikkat edilmezse Türkiye’den 5 tane devlet çıkar. Onun için bunun temelleri şimdiden atılmaya başlanıyor."

Bir gazetecinin başkanlık sistemine yönelik sorusunu cevaplandıran Ahmet Özal, "Dünyada başkanlık modeli uygulayan 70 ülke vardır. Bunların gerçek demokrasi olanları ABD ve Fransa’dır. Latin Amerika’da var, Orta Asya’da var, bunların başkanlık modeli altında birçoğu diktatörlüktür, her şey tek adama bağlıdır. Başkanlık modelinin Türkiye’de olması için bir süreç gerekir. Mutlaka tek meclisli bir başkanlık modeli veya parlamento çalışmıyor. Askeri dönemde senato kaldırıldı, senatonun yeniden gelmesi lazım Türkiye’ye. Sen belki 5-10 sene sonra başkanlığı konuşabilirsin ama önce uzlaşma kültürünün gelmesi lazım. Bu şekilde bir siyaset kültürüyle Türkiye’de başkanlık sistemi oturtamazsınız. Bana göre; şuanda başkanlık sistemi Türkiye için tartışılması gereken bir konudur; ama çok erkendir. Hangi modelde başkanlık sistemi uygulanacağı iyi seçilmeli. Kuvvetler ayrılığı yoksa bu direkt diktatörlüğe gider, Türkiye için çok tehlikelidir." diye konuştu.

Federal yapı tartışmalarına da işaret eden Özal, şöyle devam etti: "Bence Türkiye’nin 7 bölgeye bölünmesi zararlıdır. Yani, bölünmenin ilk adımları olur, devletler çıkar buralardan. Ben, Türkiye’de eğer 7 bölgeye bölerseniz Doğu ve Güneydoğu ayrılır, ayrı bir devlet olur gibi bir endişem yok. Kürtler, Türkler’den ayrılmak isteselerdi 1. Dünya harbinde yaparlardı, bunu o zaman Avrupa, arkalarındaydı, yapmadılar. Eğer Türkiye 7 bölgeye bölünecekse ayrılacak olan Doğu değil, batıdır. Batı, zengindir, ayrılır. Bunun örnekleri var. İspanya’da Katalan bölgesi zengin, ayrılmak istiyor. Kuzey İtalya, ayrılmak istiyor, çünkü zengin bölge. Belçika’da Flaman bölgesi ayrılmak istiyor, zengin bir bölge.Türkiye, Ege, Marmara ve Akdeniz Bölgesi özerk böle olarak ilan ederseniz, 4-5 seneye kalmaz, devletliğini ilan eder, Avrupa Birliği ile birleşir, orta Anadolu, Karadeniz, Doğu Karadeniz Bölgesi ortada kalır. O zaman ne olur, bırakın Doğu ve Güneydoğu’yu, Orta Anadolu’daki vatandaşlar bile İstanbul’a pasaportla vizeyle girerler. Türkiye’de Çanakkale Savaşı’nda Avrupa’nın yapamadığını Avrupa bu sefer yapar, hem de savaşmadan yapar. Batı, zengindir, Türkiye’deki vergi gelirlerinin yüzde 93’ü 18 batı şehrinden geliyor, yüzde 7’si geri kalan 63 ilden geliyor, demek ki; orası çöker. Onun için, özerklik kapısını açmak Türkiye’nin parçalanması çok süratli şekilde batıdan başlar, doğudan başlamaz. Doğu, bırakın Orta Anadolu perişan olur, onun için kimse bunları tartışmıyor, herkes farklı yerlerde dolaşıyor. Avrupa’nın 100 sene önce yapmak istediğinin rövanşını alırlar bizden, 100 yıllık rövanş kaybedilir, onun için çok dikkatli olmak lazım."