Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

PEYZAJ MİMARLARI ODASI'NDAN KENT YARARINA ÖZVERİLİ ÇALIŞMALAR..

TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa İl Temsilcisi Sayın Necla Özkaplan Yörüklü ile güzel, keyifli olmanın yanı sıra kentimizin yeşil alanları ile ilgili bilgilendirici bir röportaj gerçekleştirdik.

Haber Giriş Tarihi: 25.04.2018 00:00
Haber Güncellenme Tarihi: 25.04.2018 00:00
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
PEYZAJ MİMARLARI ODASI'NDAN KENT YARARINA ÖZVERİLİ ÇALIŞMALAR..

Öncelikle Necla Hanım sizi tanımak isteriz?  Sonrasında ise TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa İl Temsilciliği olarak Bursa'da ne tür çalışmalar yapmaktasınız?

Peyzaj Yüksek Mimarım. 1997 yılında il temsilciliği olarak faaliyetlerimize başladık. 1996'da da genel merkezimiz kuruldu. Geldiğimiz noktada şu an Bursa İl Temsilciliği Başkanlığını yürütmekteyim, ama takriben 15 gün sonra Genel Kurul kararımız çıktı. Bursa İl temsilciliğimiz şubeleşiyor. 5 Mayıs'ta çoğunluklu,  12 Mayıs'ta ise çoğunluksuz genel kurulumuz var. Bütün basın emekçilerini de genel kurulumuza davet ediyoruz, bütün basın emekçilerimize de davetiyelerini göndereceğiz. Örgütlülüğümüzün ilk birinci olağan genel kurulu olacak. Yine biz adayız. Çünkü geldiğimiz noktada yönetim kurulu arkadaşımızda belli oldu, yeni bir yapılanma ile çalışmalarımızı yenilenerek oluşturduk. Gerçi biz temsilcilik de de ,şube niteliğinde çalışmalarımızı yürütüyorduk. Peyzaj ile ilgili halkın bilinçlenmesi ve farkındalığı ile ilgili her türlü çalışmalarımızı sürdürdük.  Yönetim kurulundan ziyade tüm üyelerimize yönetimimize açtık, hep birlikte ortak kararlar aldık. Toplantıya gelen her üyenin imzasına da açtık dediğim gibi, üye odaklı, toplum odaklı olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve bu şekilde çalışmaya da devam edeceğiz.

Şimdi biz meslek olarak yeni bir meslek grubuyuz. Aslında mesleğin Türkiye'de ki icrası nereden baksanız 60 yıl, 70 yıl geriye gider. Ziraat Mühendisliği altında Süs bitkileri kürsüleri olarak peyzaj kürsüleri olarak çalışmaları yürütmüştür. Ancak Peyzaj mimarları odası 1996 yılında kurulduktan sonra artık peyzaj mimarları mesleği olarak kendini var etmiş ve Peyzaj Mimarlığı aracılığı ile de, bu mesleği icra etmeye başlamıştır. Bizler kentlerin varoluşuyla ortaya çıkmış bir meslek olduğumuzu düşünüyorum.  Yani düşünüyorum derken, bu akredite bir cevaptır yani Uluslararası bir cevaptır neden derseniz peyzaj mimarları Kırsal alanda da peyzaj düzenlemeleri yapar, peyzaj kelime anlamında manzara oluşturmak demektir. Doğa parçasını kentin içerisinde oluşturmaya çalışıyorsunuz. Bir Doğa parçası yaratmaya çalışıyorsunuz. Dolayısıyla kentleşmenin içerisinde önemi çok daha fazla ortaya çıktığı için kentleşmenin ürünü ortaya çıkmıştır diyorum.  1997'de burada ilk kurulduğumuz zaman, 20-25 üye dahi zor bulurken şu an 264 üyemiz ile faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. Genel kurul için hazırladığımız bütün üye geçişlerini yaptığımızda sistemsel sıkıntıları gördük ama Bursa merkezdeki bütün üyelerimize sahip çıkmak adına bu şubeleşmeyi çok önemsiyoruz. Aynı zamanda mevcutta temsilciliğimiz, 20 gün sonraki şubemiz olarak söylüyorum. Burada neler yapıyoruz;

Öncelikle Bursa'nın 22 ilçesinin proje denetimi ile ilgili çalışmalarını sürdürüyoruz. Peyzaj projeleri 10 Ekim 2017 tarihinden itibaren zorunlu hale geldi, bunu uygulamayan yerel yönetimlere gidip belediye başkanları ile görüşüyoruz, neden buna geçiş yapmadınız, bir eksikliğiniz varsa yardımcı olalım ya da 3 aylığına bedelsiz yetiştirdiğimiz arkadaşları belediyede görevlendirelim diye tekliflerde bulunuyoruz. Böyle dediğimizde belediye başkanlarımızdan haliyle yani bir gariban odanın böylesine açık konuşması durumunda, başkanlar da bunun altında kalmıyor tabii ki. Biz oda olarak kesinlikle her zaman diyalogdan yanayız. Hukuki süreçleri dayatmadan, konuşarak, diyalog kurarak sebeplerini  göstererek, anlamadıkları yerleri anlatarak. Bazen başkanlar cesaretlidir bürokratları çalışanları korkar, bu sefer onlar engelleyebiliyor. Bu cüretli konuşmamı başlasın herkes, neden çünkü bende kamu çalışanıyım bilirim. Başkanlar nasıl 5 yıldan 5 yıla taşınırlar, iyi projelerle, iyi çalışmalarla kentte nasıl faydalı hale dönüşebilirler, bunu bildiğim içinde bu cüretle konuşabiliyorum. Çalışan korkarsa ne yapar, çalışan cesaretli ise başkanları nasıl taşır, Peyzaj projesi meselesi başkanlar için bulunmaz bir nimettir. Bunu yapıyorum demek bu konuda da yasa yönetmelik çıkmadan evvel de Nilüfer Belediyesi çalışmaya başladı. Yaklaşık 11 ay öncesinde başlamış oldu. Bu konuda Nilüfer Belediye Başkanı Sayın Mustafa Bozbey'e teşekkür ederken, diğer başkanlara da anlatıyorum onlar da kabul ediyorlar. Bunu göremeyene, öngörüsüz demiyorum, görene teşekkür ediyorum. Onların da görmesi için aynı şeyi söylüyorum bir ağaç daha dikmek için bu için tılsımı bu tırnak içindeki cümlesi bu "Bir ağaç daha dikmek için peyzaj projelerini zorunlu kılan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın bu yasasını uymak zorundalar". Çünkü kendilerinin yeşil olması için Çünkü insanların doğa parçasını yaratmaya çalışıyoruz, neden kentlerde nefes alabilmeleri için. Çünkü insanların ölmeden önce cenneti bu dünyada görmeleri için, bunlar bizim motta larımızdandır. Bir Belediye Başkanı çıksın bunları söylesin. Mesela şurada yakında bir park yapıldı, niçin bunları yaptılar. Çünkü eserleri kalsınlar diye yaptılar ne kadar da güzel oldu. Yol yapar, köprü yapar, asfalt döker, Metro açar her şeyi yapar ama insanların en çok mutlu oldukları yerler park alanları ve yeşil alanlardır. Peyzaj bölgeleridir, mesela bir Botanik Parkı'na halk yıllardır büyük rağbet göstermekte. Yıllardan beri yapana teşekkür ediyorlar. O zamanki belediye başkanına teşekkür ediyorlar. Bu Botanik Parkı kurmuş olduğu için.

İnsanlar niçin para kazanırlar, bu parayı ailesiyle mümkün olduğunca refah içinde yaşamak için kazanmak ister refah içinde yaşamak için de önce gıdasını alır sonrasında da harcamak için para ayırır nerede harcar bu parayı beğendiği güzel yerlerde geçirmek ister, yazın tatile gidiyorsa yeşil bir alan manzarası olan yere gitmek ister, çünkü insanlar için böyle alanlar lazımdır.Bütün Dünyadaki bütün kentlerde şehirlerde insanların yeşil alana özlemi aynıdır.

Bugüne kadar birçok röportaj verdik.  Birçok yerde Bursa şube başkanı dediler, il temsilcisi dediler, sonradan düzelecek halimiz yok.  Halk bizi nerede görüyorsa, nasıl kabul ediyorsa o şekilde yazsınlar istiyoruz. Öyle de olsa böyle de olsa biz elimizden geldiğince çalışmalarımızı pozitif anlamda yönlendiriyoruz. 1997’de kurarken, o 5 kişi ile 20 kişi arasındaki döndüğümüz ivmenin, Ben 6 yıldır İl Temsilciliği başkanlığını devraldım o dönemde başka arkadaşlarımız yaptı ama, içselleştirme ve bu konuyu çok üst seviyelere taşıma konusunda yönetimimdeki arkadaşlarımızla gerçekten çok çalıştık, yani bedeller ödedik. Ben şahsen bedeller ödedim ne bedelidir bunlar mesela ben üst seviyeli bir bürokrattım görevden alınmalar yaşıyorsunuz. Gurur duyuyorum çalışmalarımla yaptıklarımla, ama yaptıklarımla ne olursa olsun doğruları söylemek halk için, kentler için, başka kentlere gidiyoruz yanlışları görüyoruz bir parçacık yeşil için bunları yapmak bana gurur veriyor, ekibime gurur veriyor şehrimiz için doğruları söyleyebilmek çok önemli. Çünkü marifet iltifata tabidir. Biz birbirimize hep iltifat ediyoruz. Biz daha iyi şeyler yapmaya çalışıyoruz, sen şöylesin başkan diyorlar, bende siz böylesiniz diyorum, ama bir bakıyorsunuz etrafta dönen toplasanız 10 kişiyiz ama, bir Ordu kadar güçlüyüz.

Başkanım genelde hep yönetimlere kalıyor bu işler, bütün etrafta, kulüplerde STK’larda da gördüğümüz kadarıyla genelde başkanlara ve yönetime kalıyor, bu fedakarca çalışmalar.

Ama ben şu gelmiş olduğumuz noktadan çok gururluyum, bu seviyeye gelmemiz hiç kolay olmadı, şubemiz de kolay olmadı, yani sadece yaptığımız etkinlikler ve üye sayısının yeterli olması değil. Bursa'nın coğrafyası, ülkemizin 4. büyük kenti olması, Şubenin olması gerektiğini anlatman yetmiyor her yerde olduğu gibi burada da içselleştirilmiş bir algı var. Birçok kişiyi ikna süreçleri oluyor diğer şubeleri, şükür diyorum olumsuzlukları hatırlamak değil önümüze bakmaya çalışıyoruz.

Peki Başkanım Bursa'daki yeşilleşme oranları nasıl, genel anlamda ve ülke çapında bilgi verebilir misiniz acaba?

Elimizdeki olanaklara göre, resmi rakamlara göre bilgi vermek istiyorum.

Yapılan çalışmalarda kent içinde kent merkezinde 6 metrekare yeşil alan olduğu, Bursa genelinde baktığınızda da kişi başına düşen yeşil alanın 12 metrekare olduğu, ilçe bazında baktığınızda Yıldırım'da 2, Osmangazi'de kent merkezindeki bir takım yeşil alanların olması nedeniyle 6, Nilüfer'de ise 34 metrekare düştüğü haritalarda da görülmektedir. Bir de önemli olan planlamalara göre uygulamaya geçilemeyen alanlar var. Normalde yeşil alan gibi gözüküyor ama yıllar geçmesine rağmen yapılamıyor. Sonrasında da plan değişikliklerin de başka şeylere de dönüşebiliyor. Konut alanları vesaire dönüşebiliyor. Yeni kurulan, gelişen gelişmeye açık olan ilçelerde bu yeşil alanlar baskı altında olabiliyor. Mesela bunu birçok belediye başkanımızla da görüşüyoruz, konuşuyoruz. Bu anlamda planlarda da hata var, rant baskısı zaten kötü bir şey, buna bir şey diyemem o kadar baskı oluyor ki orası şöyle söyleyeyim, ticaret alanına dönüşebiliyor. Bakıyorsunuz niye böyle oluyor,  sermaye baskısı oluyor ve rant baskısıyla başka bir alana değişime de girilebiliyor.

Fakat bazen bakıyoruz biz, plancıların daha planlar yapalırken bizimle çalışmaları çok önemli. 5000 ölçekte bizimle çalışması gerektiği çok önemli, uygulama imar planlarında 1000 ölçekte. 5000'den 1000'e aktarırken biz çok önemliyiz. Birlikte çalışılması da şöyle önemli, sen diyorsun ki bunun içinde bilim insanı da olmaya da gerek yok. Biliyorsunuz Özlüce Caddesi bir ticari caddesi, FSM Caddesi bir ticari Caddesi, ticaret aksı üzerinde bunu oluşturan bir aks çiziyorsun değil mi, Bunu plancı çiziyor. Bunu çizerken buraya park alanı uygun gördüğün anda burası ticaretin baskısı altına gireceği o kadar net ki, bunu sonradan korumak o kadar zor oluyor ki, buna direnmek şimdi bunu başkanlar adına söylüyorum, direnemeyince de başka bir alanda Park alanı oluşturuluyor. Tabii ki o alanlarda da yeşil alan gerekli ama bisikletliye, yürüyene, ağaçların dikildiği gölgeliklerin olduğu o alanlarda o caddelerde insanlar daha iyi yaşar.  Bunu baştan yapmak lazım, baştan girmemek lazım diye düşünüyorum. Biz kesinlikle hiçbir konuda istemezükçü değiliz, bir aile misali her zaman bütün muhataplarımızla diyaloğa açık olduğumuzu belirtmek istiyorum.

Son olarak Necla Özkaplan Yörüklü Hanımefendi, Sayın Başkan, bizlere Peyzaj Mimarları Odası'nın olmazsa olmazlarından motta larından bahsedebilir misiniz?

Birincisi; Peyzaj projeleri bir kentin yaşanabilir, ve yeşil olması için zorunlu hale gelmiştir. Lütfen belediye başkanları, Peyzaj projelerinin sorumluluklarına dair imar birimlerini harekete geçirsinler bugün hala sadece 17 ilçeden 3-4 ilçe tam randımanlı yapıyor.

İkincisi; Peyzaj Mimarları kentlerin marka olması için gerekli bir meslektir ve her konuda diyalog halinde olmak istiyoruz. Bizleri diyalog halinde tutsunlar.

Üçüncüsü; Bu yapılmamasını istediğimiz bir şey,  Bir şey yapıldıktan sonra bizi çağırmasınlar yapıldıktan sonra katkı koyamadığımız için sadece eleştiri yapabiliyoruz. Ondan sonra da bir şey pozisyonunda olmak istemiyoruz.

Her ilçenin açık ve yeşil alan sisteminin ölçme ve değerlendirme çalışmalarını yapmalarını istiyoruz. Diyerek sözlerini tamamladı.

Bursa'nın yeşil alanlarının ve Peyzaj çalışmalarının artmasında ve düzenlenmesinde büyük katkıları olmuş olan TMMOB Peyzaj Mimarları Odası Bursa İl Temsilcisi Sayın Necla Özkaplan Yörüklü’ye bizlerde Bursa Haber Gazetesi ailesi olarak kutsal nitelikteki çalışmalarında ve gelecek hedeflerin de başarılar diliyoruz.

HABER VE FOTORAF ÖZKAN YILDIRIM

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.