Lezzetin Adresi ‘Gaziantepli Ciğerci Mehmet Usta’

’Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki yaptığımız bütün işlerde tüketici kalite arıyor. Eğer yapılan işte kalite yoksa sizi diskalifiye edip saf dışı bırakıyor. Tüketici her konuda üreticinin gerçek patronudur. Neden, çünkü tüketici sizin ürettiğiniz malı veya yaptığınız hizmeti satın alarak kiranızı, elektrik faturanızı, su harcamanızı, çalıştırdığınız insanların ücretlerini, her türlü giderinizi,  size gelen malınızı ve hizmetinizi satın alan müşteri ödüyor. Onun için gerçek patron müşteridir. Her işin oldukça fazla alternatifi mevcuttur. İşte Gaziantepli Ciğerci Mehmet Usta diyor ki, “Bana gelen her müşteri ikinci kez mutlaka gelir. Çünkü biz kaliteyi, lezzeti ve hizmeti koşulsuz müşteri memnuniyeti politikamızla hizmet ediyoruz.

HABER-FOTOĞRAF: İRFAN BİLEK

Sayın Mehmet Çelik, sizi tanıyabilir miyiz?

Mehmet Çelik: 1960 Gaziantep İslahiye doğumluyum. 4 çocuk babasıyım. 2 çocuğum ve ben birlikte çalışıyoruz. GAZİANTEPLİ CİĞERCİ MEHMET USTA olarak piyasada ismimiz duyulmuş. Bizde İntizam Mahallesi İlkbahar Caddesi NO:32/1 Osmangazi/BURSA (Bursa Valiliği Binası’na yakın yerde) mekânımızı açtık ve lezzetli yemeklerimizle halkımıza hizmet etmeye devam ediyoruz.

Mehmet Bey, size Urfa kebap, Antep kebap, köfte karışık ızgara çeşitleri yanında ciğer yemeğinizle tanınıyorsunuz. Biraz bu noktayı bizimle paylaşır mısınız?

Mehmet Çelik: İrfan Bey, ben 10 yaşından beri bu işin içindeyim. Çocukluğumdan beri ben yemek yapmayı ve bu mesleği yapacağımı kafama koymuştum, öyle de oldu. Çeşitli yerlerde çalıştım, çok önemli ustaları ve nasıl çalıştıklarını gördüm. Ustalar genelde yemek yaptıklarında yemeğin lezzet sırrı dediğimiz kısmını kimseye göstermezler. Beni çocuk olarak gördükleri için bu değerli ustalar benden lezzet sırlarını saklamazlardı. Ben bu işi kendime meslek olarak yapacağımı çocuk yaşta gördüğüm için o ustaları çok dikkatli bir şekilde izlerdim ve kafamın bir köşesine yazardım. Bu işi takip etmem bende bir birikim oluşturdu. Genç bir delikanlı olduğum dönemde babamın işlerinden dolayı İstanbul’a göç ettik. Ben orada da işimi yapmaya devam ettim.

İSTANBUL’DA SEYYAR CİĞERCİ

İstanbul’daki maceramıza gelince seyyar olarak bu işi yapmaya devam ettim. Sinema sanatçılarının da yoğun olduğu bir muhitte çalıştım. Bugün hayatta olan Cüneyt Arkın, Salih Kırmızı gibi isimleri fazla saymama gerek yok.  Ama sanatçı grubunun kalabalık bulunduğu bir bölge, bende o bölgede seyyar olarak bu işi yapmaya çalışıyordum. Öyle bir zaman oldu ki birçok ünlü isim devamlı bana gelmeye başladı. Herkes birbirine anlatıyor “GAZİANTEPLİ CİĞERCİ MEHMET USTA” diye. İyi bir lokantadan daha fazla para kazanıyordum. Bunun yanında bizim meşhur çiğköftemiz var, etli çiğköfte. Şimdiki gibi çakma çiğköfte değil, harbi çiğköfte yapıyordum. Bahsettiğim bu ünlü kişiler, sanatçılar gelip ciğerini yer, çiğköfteyi alıp evine götürürdü. Çok güzel günlerimiz geçti İstanbul’da.

BURSA’YA 2003 YILINDA GELDİM

Ben 2003 yılında Bursa’ya geldim. Bursa’da 2 yıl bu işi yapmadım. Bir güvenlik şirketinde müdürlük yaptım. Arada bir grup olarak piknikler düzenledik. Bu piknik organizasyonlarının yemek kısmını ben yürütüyordum. Dolayısıyla arkadaş çevrem beni çok beğeniyordu. Aralarında birbirlerine anlatarak bizi yeniden bu işi yapmaya bir nevi zorladılar. Bazı sanayiciler, okul gezileri, turizm şirketleri, sivil toplum örgütleri gibi kurum ve kuruluşlar kır gezilerinde, buna benzer etkinliklerde benim hizmet vermemle ilgili talep oldukça fazla olmaya başladı. Örnek, bu hafta da 100 kişilik bir grubun Kent Ormanı’nda bir programı var, yemek organizasyonunu ben yapacağım. Tabi biz bu hizmetleri mesire yerlerinde verdiğimiz zaman ona göre de bir ekipmanımız var. Kısacası gittiğimiz o bölgeye adeta bir seyyar restoran kuruyoruz. Zaman zaman hizmet verdiğimiz grup sayısı 500 kişi oluyor. Biz o gruplar alana gitmeden sabah erken saatte gidip seyyar restoranımızı kuruyoruz, bütün malzemelerimizi ona göre hazırlıyoruz ve hazır bekliyoruz. “Yemek başlasın!” talimatı geldiği zaman sıfır sorun, yani hiç sorunsuz bir şekilde hizmetimizi ve sunumumuzu yapıyoruz. Şimdiye kadar yüzlerce kere yaptığımız bu organizasyonlarda hiçbir olumsuz şikâyet almadık. Hizmetimizle, lezzetimizle, sunumumuzla hep teşekkür, takdir, memnuniyet aldık. Bu hizmetlerimiz de devam etmektedir. Hatta şunu da ilave edeyim, yemek sonrası semaverlerimiz var, semaver çayımızı da ikram ederek herkesi memnun ve mutlu bir şekilde gönderiyoruz.

YEMEK ÇEŞİTLERİMİZ

İrfan Bey, bizim birinci sırada yani lokomotif dediğimiz yemeğimiz ciğerdir. Bunun yanında Adana kebap, Urfa kebap, kuzu şiş ama kuzu şişi Antep İslahiye usulü kuzu şiş yapıyoruz. Kuzu eti çok hassas bir ettir. Bunu hem küçük doğruyoruz hem de özel pişiriyoruz. Çünkü etin ateşe mesafesi, ateşin büyüklük durumu, etin ateş üzerinde çevrilme durumu, bu ayrıntıların hepsi çok hassas ayrıntılar, hepsine çok dikkat etmeniz gerekiyor. Bir ustanın ustalığı burada ortaya çıkar. Çok güzel bir eti ateşin üzerinde bozabilirsiniz. Bunun yanında tavuk ızgara çeşitlerimiz var, kanat ızgaramız çok meşhurdur. Şiş tavuk yapıyoruz. Çorbalarımız kelle paça ve mercimek çorbamız var. Salata çeşitlerimiz var, Özellikle çoban salatası, yeşil salata ve piyaz bulundurmaktayız. Ayranımız çok meşhur, tam yağlı yoğurttan yapıyoruz ve devamlı devir daim yapar ve çok lezzetlidir.

TATLI ÇEŞİTLERİMİZ

Özellikle Antep fıstıklı baklava yapıyoruz. Baklavamız çok meşhur bir baklava. Bunun yanında alternatif olarak künefe yapıyoruz. Yalnız künefemizin peynirini ve tereyağını Urfa’dan getiriyoruz. Künefede Urfa peyniri çok meşhurdur. Tatlıda başka çeşide girmiyoruz.

BAHARAT ÇEŞİTLERİMİZ

İrfan Bey, bizim baharat çeşitlerimiz pul biber, isot, nane, kekik yani dükkânımızda bulunan baharatların hepsi Gaziantep İslahiye’den gelir, tamamı organiktir. Biliyorsunuz Türkiye’nin baharatının %60’a yakını Gaziantep İslahiye’den karşılanır. Bizde tamamını oradan getiriyoruz.

İrfan Bilek: Sayın Mehmet Bey, son olarak birkaç cümle ile sohbetimizi bitirelim, buyurun.

Mehmet Çelik: İrfan Bey, benim şu an bulunduğum bölgede alternatifimiz yok. Mekanımızda kuzu ciğeri haricinde başka bir ciğer satmıyoruz. Türkiye’de ciğer dediğinizde Antep akla gelir, çıkış yeri Antep’tir, esas ismi de cartlak kebabıdır. Bunu da batıda kimse bilmez. Kuzu ciğeri şişe dizilirken arasına çöz ve yürek ilave ettiğinizde bu ismi alır. Ama en önemlisi ciğeri pişirme şeklidir. Sabah saat 8’de mekânımızı açarız, gece 12’ye kadar açık tutarız. Müşterilerimizi, sevenlerimizi her zaman bekliyoruz. Herkese saygılarımızı sunuyoruz. Bursa Haber’e ve size de bizlere geniş yer verdiğiniz için teşekkür ederiz.

İLETİŞİM BİLGİLERİ

ADRES: İNTİZAM MAH. İLKBAHAR CAD. NO:32/1 OSMANGAZİ/BURSA( VALİLİK BİNASI YAKININDA)

TEL: 0 224 341 51 98 - 273 20 50  GSM: 0 532 238 05 46