Azmin zaferi 'Yasin Avcı'

Mutlaka hepimizin bir hayat hikâyesi vardır ve genelde hepsi birbirine yakın hikâyeler olur. Ama bugün özel röportajlar sayfamıza konuk ettiğimiz Bursa’nın meşhur master atleti Yasin Avcı’nın yaşam hikâyesinde yokluk içinde geçen bir çocukluk çağı, gençlik yıllarında talihsiz bir olayla yaşanmamış kabul ettiği yaklaşık 5 sene, psikolojik çöküntü, dram, azim ve başarıyla dolu ibret alınacak sıra dışı bir yaşam var.

Merhaba Yasin, seni bizler Bursaspor bayrağını taşıyarak koştuğun yarışlardan tanıyoruz. Ama öncelikle Yasin Avcı’yı kendi kelimelerinle tanıyabilir miyiz?

Merhaba Adnan Bey, öncelikle size ve Bursa Haber Gazetesine bana bu imkanı sağladığı için Atletiz Camiası ve kendim adına çok teşekkür ediyorum. Bursasporlu olarak 1975 yılında Ovaakça köyünde dünyaya geldim, ilk orta ve lise yaşamımı Ovaakça ile Bursa Çınar Lisesinde tamamladım. Gülay Avcı ile evli ve oğlum Bedirhan Avcı ile mutlu bir yaşantımız var. Bu arada Ovaakça Doğalgaz Çevirim santralinde Güvenlik Amiri olarak çalışıyorum.

BİR İĞNE SONUCUNDA FELÇ!

Gençlik yıllarımda köy yerinde yaşamı bilirsiniz sade bir yaşamdır fakat 17 yaşımda köy ebesinin hatası sonucunda bir anda hayatı karardı. Gribal bir rahatsızlık nedeniyle iğne olmam gerekti bu sebeple köyümüzün ebe teyzesine iğne oldum. Fakat ebe hatayla iğneyi damarıma isabet ettirince bir sağ ayağım diz altından itibaren felç oldum.

PSİKOLOJİK TRAVMAYA KARŞI KOYDUM!

Kendi ayağımla gittiğim ebenin evinden sağ ayağım felçli olarak sırtta eve geldim. İlk anda bir süre sonra geçeceğini sandığım felç olayı maalesef geçmedi. O dönemde sağlık hizmetleri şimdiki kadar yeterli olmadığından çok zor şartlarda tedavi olmaya çalıştım. Fakat o yaşta yaşadığım psikolojik travmanın beni umutsuzluğa itmesine izin vermedim. Hayata küsmedim zaten inatçı ve azimli bir kişiliğim vardır.

İKİ YIL SONRA AMELİYAT!

Çok çeşitli hekimlere gittim ama kimse bana umutlu konuşmadı sonunda Opr. Dr. Teoman Jordan isimli doktorla tanıştım. İki yıldır verdiğim mücadele sonunda Teoman bey ameliyat olmamı ve sabırlı bir nekahet döneminden sonra normal yaşantıma döneceğimi söyleyince sevinçle azmimim işe yaradığını anladım. Nihayet 19 yaşımda ameliyatı oldum.

İKİ YIL BOYUNCADA ORTOPEDİK AYAKKABI!

“Doktor beyin ameliyat sonrası verdiği egzersizleri harfiyen yaparken bana özel bir ortopedik ayakkabı önerdi. Aslında bu bir ayakkabı değildi daha doğrusu ayağı içine alan bir kalıptı çünkü üzerine çorap giyip ayakkabı giyiyordum. Elbette kullanımı kolay değildi ve gençlikten olacak çevreye belli etmeme mücadelesi de veriyordum. Bu arada askerliğimi tecil ettirdim ve iki yıl boyunca bu ortopedik ayaklıkla yaşadım. Günden güne ayağımı hissediyor ve yürümem normale dönüyordu.”

ŞORTLA DİKİŞLERİMİ KAPATTIM, KOMANDO OLDUM!

“Azmim ve inatçılığım işe yarayınca 21 yaşına geldiğimde artık ortopedik ayakkabıyı atmış normal hayata dönmüştüm. Ama yinede dikkatli oluyordum bu arada askerliği de yapmak istiyordum ve 23 yaşıma geldiğimde tecilimi iptal ettirdim. Askere almazlar endişesi ile askerlik muayenesine gittiğimde kalçamda belli olan ameliyat dikişlerini boxer şortumla kapattım ve muayeneden sağlam raporu aldım. Askerliğimi usta birliği olan Siirt 3. Komando Tugayı Pervari üs bölgesinde 14 ay boyunca yaptım”

Sevgili Avcı, askerliğini bitirdin ama hiç atletizmden bahsetmedin bu nasıl oldu ?

Adnan abi ne zaman soracaksın diye bekledim inan, evet askerlik bitene kadar hiçbir spor dalıyla ilgilenemedim zaten o dönemde özellikle köy yerlerinde buna imkân yoktu. Ayrıca yaşadığım felç olayı olunca doğrusunu istersen sporu hiç düşünemedim bile.

GEÇTE OLSA ATLETİZME BAŞLADIM!

“Komando olarak yaptığım askerlik sonrasında sorunsuz geldim biliyorsunuz köy yerlerinde bu dönemlerdeki gençleri hemen evlendirmek isterler. Bende rahmetli babam ve annemin rızası ile Gülay hanımla evlendim. Ama sağlıklı olduğumdan ve askerlikten kalan bir zindelik nedeniyle içim kıpır kıpırdı ve bir yere giderken hafif tempolu koşarak gidiyordum. Sonrasında kendimi o kadar sağlıklı buluyordum ki neden bende koşulara katılmıyorum diye bir düşünce belirdi, basından ve çevremden koşuları takip etmeye başladım. Böylelikle atletizme adım atmış oldum.” 

Yasin ilk katıldığın resmi yarışmayı hatırlıyor musun?

İlk yarışmamı elbette çok net hatırlıyorum 2003 yılında İstanbul’da Uluslar arası Avrasya koşusuydu. Ama benim için büyük bir heyecandı çünkü o dönemlerde koşu organizasyonları çok sınırlıydı oysa şimdi neredeyse her hafta organizasyon düzenleniyor. 2010 yılından bu yana sayısız yarışmalara katıldım, sayısız birincilikler ve dereceler elde ettim. Evde özel köşemde yüzlerce madalya, kupa ve plaketler var bunların her birinin benim için çok önemi var çünkü her biri bana talihsiz olayı hatırlatıyor.

Sevgili Yasin katıldığın sayısız yarışlardan yaptığın dereceleri kısaca anlatır mısın?

İnan Adnan abi o kadar çok var ki hangisini anlatayım ama benim için uluslararası yarışlar her zaman önem kazanmıştır. 2013 yılında katıldığım İstanbul Çekmeköy Uluslararası Patika Koşusunu birinci olarak tamamladım 15 km.lik bu koşuda yine 2015 yılında da birinci olmuştum. Ayrıca yine Uluslararası yarışmalardan 2012 yılında İznik Koşusunda ikincilik, 2015 yılında 12 km.lik Kış Çamur Koşusunda birincilik, yine 2015 yılında Ankara Kızılay koşusunda birincilik, 2016 yılında Sapanca Dağ Maratonunda birincilik. Fakat yine bu sene çok önemli bir koşu vardı 12 km.lik Erciyes Dağ Maratonuna katıldım ve Erciyes Dağının zirvesine Bursaspor Bayrağını diktim. Bu Bursaspor bayrağının en yükseğe dikilen ilk bayrak olduğu kayıtlara geçti. Bunun gibi yaptığım dereceler ilk aklıma gelenler.

BURSALI VEYA BURSASPORLU MASTER!

Katıldığım tüm koşularda benim bir farkım var tüm yarışlara Bursaspor forması ile koşuyorum. Benim en büyük misyonum Bursa’nın tanıtımına katkı koymak. Bazı özel yarışlarda ise 4 mt.lik Bursaspor Bayrağıyla birlikte koşuyorum. Artık tüm yarışmalarda beni Bursalı ve Bursasporlu master diye tanıyorlar.

Yasin kardeş evet bu Bursaspor Bayrağıyla koşmak gibi sosyal mesajların var birazda bunlarla ilgili ilginç anıların var mı?

Bursaspor bayrağı gibi sosyal mesajlar veren bayraklar taşıyorum ben gerçekten Bursa’nın tanıtımı adına kendi çapımda mücadele ediyorum. Bir keresinde İstanbul Avrasya Maratonunda start esnasında taşıdığım 4 mt.lik Bursaspor bayrağı çok ilgi gördü. Herkesin takdirini hatta yarışa katılan yabancıların bile ilgisini çeken bu durum sadece Beşiktaş taraftarlarından tepki gördü. Startta arkamdan bayrakla resmimi çeken bazı Beşiktaşlılar twitter yoluyla koşu parkurundaki Beşiktaş Çarşısına göndermişler ve bayrağı indirmelerini yazmışlar. Beşiktaş Çarşıdan geçerken fiziki bir müdahale olmadı ama inanılmaz derecede küfür yedim.

BURSASPOR KULÜP MÜDÜRÜ TESİSLERDEN KOVDU!

“Önceki sene 14 Şubat Sevgililer gününde “SEVGİLİYE KOŞUYORUM” sloganıyla yine Bursaspor bayrağı ile Kent Meydanından Özlüce Tesislerine koştum. Tesislerde dönemin teknik direktörü Daum’a bir koşu forması hediye etmek istedim. Ama dönemin Bursaspor Kulüp Müdürü tarafından adeta kapı dışarı edildi. Bu çok ağrıma gitmişti çünkü sevgilimizden böyle bir tepkiyi hak etmemiştim.”            

Sevgili Yasin önümüzdeki süreçte planladığın projelerin ve hedeflerin nelerdir?

Adnan abi aslında çok projem var ama beni en çok zorlayan sponsorluk konusu maalesef hiç kimseden destek alamıyorum. İstediğim çok bir şey değil aslında ben maaşlı bir kişiyim mesela tartan pistte de, dağ maratonunda da, krosta da aynı ayakkabıyı giyiyorum. Bildiğin gibi her koşunun ayakkabısı farklı oluyor fakat imkânsızlıklar benim proje üretmemi engelliyor.

BURSA’DAN 3 ADAM PROGRAMINA KOŞU!

Önemli projelerimden birisi “BONZAİ’YE HAYIR” sloganlı bayrakla Bursa’dan İstanbul’a 3 Adam Programına koşacağım. Aslen Bursalı olan 3 Adam ile görüşmelerimiz sürüyor kabul ederlerse kısa zamanda bunu gerçekleştireceğim. Burada önemli bir noktada özellikle Bonzai konusunda en çok kullanımının bu iki ilimizde olması.

BURSANKARA KARDEŞLİĞİNE DESTEK!

“30 Ekim’de sabahtan Anakara Kızılay Uluslararası koşusuna katılacağım geçtiğim yıl bu koşuda ikinci olmuştum. Öğleden sonra ise kardeş takımımız Ankaragücü’nün Eyüpspor’la oynayacağı maç için bir projem var. O gün Ankara Büyük Millet Meclis kapısından maçın oynanacağı stada BursAnkara logolu hazırlayacağım özel bayrakla koşmak istiyorum.

15 TEMMUZ ŞEHİTLERİNE BURSALILARDAN RAHMET!

“Diğer  yandan bu sene düzenlenecek Avrasya Koşusuna yine 4 metrelik “15 TEMMUZ ŞEHİTLERİNİ RAHMETLE ANIYORUZ” yazlı Türk Bayrağına Bursalılar imzası ile katılacağım. Yakın dönemde ülke olarak yaşadığımız hain saldırılarda hayatlarını kaybeden şehitlerimizi Bursa adına anmış olacağız.”

TEKSAS YAŞAM BİÇİMİDİR!

“Bursa’nın bir simgesi olan Bursaspor’un tribün efsanesi Teksas içinde kafamda proje var ama şu anda netleşmediğimden ifade edemiyorum. Çünkü Teksas bizler için bir yaşam tarzıdır, ilklerin temsilcisidir. Karabük faciasında yöre halkına yaptıkları yardım, 15 Temmuz’un ölümsüz şehidi Ömer Halisdemir’in kabrinin ziyaret, down sendromlu Turhan Dursun’un muhteşem doğum günü kutlamaları gibi sosyal mesajlarına destek vermek istiyorum” 

İşte böyle genç yaşta başına gelen talihsiz olayla yaşamının kabusa dönmesine izin vermeyen azim, hırs, inat ve hayata olan bağlılığında yüzlerce madalyalara giden hikayenin kahramanı Yasin Avcı ibret alınacak mücadelesi.

HABER VE FOTOĞRAF: ADNAN ALP