Bazen ortaya çıkıp ezberlerimizi bozanlara öyle sinir oluyorum ki…
Gerçi çok ender oluyor ama,yine de oluyor işte.
Biz ardı ardına gelen zamlardan,çarşı pazarda ki yangınlarda kavrulmaktan,açlık sınırından yarı tokluk sınırına çıkabilmek için faturalarla ölümüne giriştiğimiz meydan savaşlarından,siyasetinden ekonomisine hayatımızın ortasında kümelenmiş ne kadar sıkıntı varsa hepsiyle hallenmekten ve hallene hallene ayakta duracak halimiz kalmamışken
26 kadın çıkıyor elin Almanlarına sahayı dar ederek üç seti de alıp Japonya’da düzenlenecek yaz olimpiyatlarına katılma hakkını kazanıyor.
Kazanmakla da kalmıyor,bu başarısını son derece ölçülü ve sportmence bir sevinçle kutlayarak taçlandırıyor.
Biz sevinmeyi bile unutmuşken yapılabilir mi böyle bir şey.
Bununla kalsa yine iyi;
Takımın kaptanı sanki inatla bir de mesaj yayınlayıp,
‘’Madalyamız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ´Ey kahraman Türk kadını..! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın... dediği Türk kadınlarına armağan olsun” diye yazıyor.
Pes doğrusu.
"Avrat malı, kapı mandalı / Karı malı, hamam tokmağıdır/Çirkin karı ev toplar, güzel karı düğün gezer/Kadının şerri, şeytanın şerrine eştir/Kadın erkeğin şeytanıdır/Kadın kısmına sır verilmez/Kadın yüzünden gülen, ömründe bir kere güler/Kadını sırdaş eden esrara tellal aramaz/Kadın kocasının çarığı, anasının sarığıdır/ Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin/Kadının yüzünün karası, erkeğin elinin kınası/Dişi yalanmazsa erkek dolanmaz’’…
Gibisinden daha yüzlerce özlü(!) sözü olan bir toplumda yapılacak şey mi bu?
Sen gideceksin baldır bacak herkesin gözü önünde zıplayıp hoplayıp topa neyin vuracaksın finale minale kalacaksın sonra da bunu bir başarıymış gibi anlatıp madalyanı Türk Kadınına armağan edeceksin.
İşte böyle kızdırırsın Kaynaşlılıyı…
Ve daha kim bilir kaç tanesini.
Adamların sinir uçlarından ne istiyorsun kardeşim?
Burada spor denilince futboldan başka bir dalı bilmeyen cukkalarını doldurup,uluslar arası hiçbir başarıda gözleri olmayan dolayısı ile de başarıları da olmayan onca erkek varken sana mı kalmış finale çıkıp Türk Bayrağı ile pozlar vermek.
Ben kadın milli takımı filan anlamam.
Oturun oturduğunuz yerde.
Sizden başarı maşarı bekleyen mi var ki,şortlarla kolsuz formalarla çıkıp erkek milletinin günahlarına giriyorsunuz?
Edep yahu diyenleri çileden çıkartıyorsunuz.
Neymiş efendim Türk Kadınının fırsatını bulduğunda başaramayacağı hiçbir şey yokmuş.
Geçin bunları geçin.
Eğer illa ki bir başarı gerekiyorsa onu da erkekler başarırlar.
Evet kabul bu konu da elle tutulabilen çok örnek yok ama olsun,kadın dediğin haddini bilecek bacılar.
O kadar.
Ne o öyle tarihi başarılar filan?
Erkeklerin önüne geçip başarı kazanmak ta neyin nesi?
Oldu mu şimdi kızlar?
Yaptığınızı beğendiniz mi?
Oldu tabii…
Öyle de güzel oldu ki,bu güzelliği örtebilecek tüm kemlikler kendi yoksulluklarında boğuldular.
Kaç kişiyiz bilmiyorum ama biz çok beğendik.
Elin hamuru neyse de fikrin çamuru yapışmaz bu başarınıza.
Sevinmenin nasıl bir şey olduğunu birbirimize sorduğumuz bu günlerde çok ihtiyacımız vardı keyiften kahkahalar atmaya.
“Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır.”
Sözünün üstüne söz koymak ne haddime.
Dilerim kadınlarımızın ‘Tokyo zaferi’ diye yazmak ta nasip olur.
Ömür izin vermez olmazsa da,
Bir kahkaha eksik olur
Onu da sizinkilerle tamamlarsınız…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Olcay ERÖZDEN
Oldu mu Şimdi Kızlar?
Bazen ortaya çıkıp ezberlerimizi bozanlara öyle sinir oluyorum ki…
Gerçi çok ender oluyor ama,yine de oluyor işte.
Biz ardı ardına gelen zamlardan,çarşı pazarda ki yangınlarda kavrulmaktan,açlık sınırından yarı tokluk sınırına çıkabilmek için faturalarla ölümüne giriştiğimiz meydan savaşlarından,siyasetinden ekonomisine hayatımızın ortasında kümelenmiş ne kadar sıkıntı varsa hepsiyle hallenmekten ve hallene hallene ayakta duracak halimiz kalmamışken
26 kadın çıkıyor elin Almanlarına sahayı dar ederek üç seti de alıp Japonya’da düzenlenecek yaz olimpiyatlarına katılma hakkını kazanıyor.
Kazanmakla da kalmıyor,bu başarısını son derece ölçülü ve sportmence bir sevinçle kutlayarak taçlandırıyor.
Biz sevinmeyi bile unutmuşken yapılabilir mi böyle bir şey.
Bununla kalsa yine iyi;
Takımın kaptanı sanki inatla bir de mesaj yayınlayıp,
‘’Madalyamız Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ´Ey kahraman Türk kadını..! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın... dediği Türk kadınlarına armağan olsun” diye yazıyor.
Pes doğrusu.
"Avrat malı, kapı mandalı / Karı malı, hamam tokmağıdır/Çirkin karı ev toplar, güzel karı düğün gezer/Kadının şerri, şeytanın şerrine eştir/Kadın erkeğin şeytanıdır/Kadın kısmına sır verilmez/Kadın yüzünden gülen, ömründe bir kere güler/Kadını sırdaş eden esrara tellal aramaz/Kadın kocasının çarığı, anasının sarığıdır/ Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin/Kadının yüzünün karası, erkeğin elinin kınası/Dişi yalanmazsa erkek dolanmaz’’…
Gibisinden daha yüzlerce özlü(!) sözü olan bir toplumda yapılacak şey mi bu?
Sen gideceksin baldır bacak herkesin gözü önünde zıplayıp hoplayıp topa neyin vuracaksın finale minale kalacaksın sonra da bunu bir başarıymış gibi anlatıp madalyanı Türk Kadınına armağan edeceksin.
İşte böyle kızdırırsın Kaynaşlılıyı…
Ve daha kim bilir kaç tanesini.
Adamların sinir uçlarından ne istiyorsun kardeşim?
Hem ne demek kadın başına gidip finale kalmak ?
Elinin hamuru ile topa vurmaya utanmıyor musun?
Kır bacağını otur gözleme yap,hamur yoğur,aş pişir.
Pişmiş aşa su kat diyen mi oldu sana?
Burada spor denilince futboldan başka bir dalı bilmeyen cukkalarını doldurup,uluslar arası hiçbir başarıda gözleri olmayan dolayısı ile de başarıları da olmayan onca erkek varken sana mı kalmış finale çıkıp Türk Bayrağı ile pozlar vermek.
Ben kadın milli takımı filan anlamam.
Oturun oturduğunuz yerde.
Sizden başarı maşarı bekleyen mi var ki,şortlarla kolsuz formalarla çıkıp erkek milletinin günahlarına giriyorsunuz?
Edep yahu diyenleri çileden çıkartıyorsunuz.
Neymiş efendim Türk Kadınının fırsatını bulduğunda başaramayacağı hiçbir şey yokmuş.
Geçin bunları geçin.
Eğer illa ki bir başarı gerekiyorsa onu da erkekler başarırlar.
Evet kabul bu konu da elle tutulabilen çok örnek yok ama olsun,kadın dediğin haddini bilecek bacılar.
O kadar.
Ne o öyle tarihi başarılar filan?
Erkeklerin önüne geçip başarı kazanmak ta neyin nesi?
Oldu mu şimdi kızlar?
Yaptığınızı beğendiniz mi?
Oldu tabii…
Öyle de güzel oldu ki,bu güzelliği örtebilecek tüm kemlikler kendi yoksulluklarında boğuldular.
Kaç kişiyiz bilmiyorum ama biz çok beğendik.
Elin hamuru neyse de fikrin çamuru yapışmaz bu başarınıza.
Sevinmenin nasıl bir şey olduğunu birbirimize sorduğumuz bu günlerde çok ihtiyacımız vardı keyiften kahkahalar atmaya.
Biz de size armağan ediyoruz o kahkahalarımızı.
Pasörler: Naz Aydemir Akyol, Cansu Özbay (VakıfBank), Ezgi Dilik (Eczacıbaşı VitrA), Buse Ünal (Nilüfer Bld.), Elif Şahin (Karayolları)
Smaçörler: Hande Baladın (Galatasaray), Meryem Boz (Galatasaray), Meliha İsmailoğlu (Eczacıbaşı VitrA), Fatma Yıldırım (Fenerbahçe Opet), Ebrar Karakurt (VakıfBank), Neriman Özsoy (Toyota Queensesis), Şeyma Ercan (THY), Melis Durul (Çanakkale Bld.), Gözde Yılmaz (Eczacıbaşı VitrA), Hümay Topaloğlu (Beşiktaş), Cansu Çetin (Galatasaray)
Orta Oyuncular: Eda Erdem Dündar (Fenerbahçe Opet), Beyza Arıcı (Eczacıbaşı VitrA), Zehra Güneş (VakıfBank), Kübra Akman (VakıfBank), Yasemin Güveli (Karayolları), Aslı Kalaç (Galatasaray), Ayçin Akyol (Karayolları)
Liberolar: Gizem Örge Güner (VakıfBank), Şebnem Simge Aköz (Eczacıbaşı VitrA), Aylin Sarıoğlu (Nilüfer Bld.)
Hepinize ayrı ayrı.
Ne demişti Ulu Önder?
“Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok; ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır.”
Sözünün üstüne söz koymak ne haddime.
Dilerim kadınlarımızın ‘Tokyo zaferi’ diye yazmak ta nasip olur.
Ömür izin vermez olmazsa da,
Bir kahkaha eksik olur
Onu da sizinkilerle tamamlarsınız…