Önümüzde çok ciddi bir ekonomik kriz olduğunu piyasada duyduğumuz feryattan anlayabiliyoruz. Ve yine merhum lider Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın işçi ve memur arasında ki maaş uçurumlarını bir gece de gerçekleştirdiği yüzde 300 zamlarla nasıl yok ettiğini, piyasayı nasıl kurtardığını da unutmadı bu millet. Elbette onun öğrencilerinin vizyon belediyecilik ile aldığı iktidarın yine kötü belediyecilik ile nasıl ellerinden kayıp gittiğinin de farkında millet! Ve tabi ki, ekonomi hızla 2002 öncesine gidiyor. İşte tüm bu olumsuzluklar içerisinde ülke yerel seçime doğru hızla ilerlerken, Bilge Lider Devlet Bahçeli'nin haklı çıkışları akıllara geliyor. Milliyetçi Hareket Partisi içerisinde oluşturduğu sabır siyaseti ile yıllanmış tecrübesini konuşturuyor Genel Başkan Devlet Bahçeli. Peki, neden MHP hareketlenmek zorunda? MHP adına fırsat sadece olumsuz ekonomi ve kötü yönetilen kentler mi? Kabul etmemiz gerekiyor ki, Ak Parti son seçimlerden sonra ciddi bir düşüş yaşıyor. Vatandaş Ak Parti'den bulamadığı samimiyeti ve de olgunluğu farklı siyasi partilerde uzun zamandır arıyor. Ancak bilindiği üzere Dünya Lideri Recep Tayyip Erdoğan var olduğu müddetçe en azından genel siyasette Ak Parti'nin iktidardan düşmesine ihtimal yok! Ancak yaşlar ilerleyince ve insanlar olumsuzlukları bire bir yaşamaya başlayınca, rüzgarın hızını hissetmeye ve de daha dik durmaya başlıyor. Ak Parti'nin yerel yönetim kavgası çoktan başlamış durumda. MHP'nin bu kavgayı görerek doğru belediye başkan adayları ve de meclis üyeleri ile sahaya inmesi halinde özellikle Bursa'da kaybedeceği bir ilçe olduğuna inanmıyorum. Velhasıl son 5 yıldır Bursa yerelinde MHP denildiğinde akıllara sadece Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Cemil Aydın geliyor. Aydın'ın biraz daha Osmangazi'yi aşarak kent geneli yapıcı açıklamalar ve basın toplantılarına imza atması halinde Ak Parti'nin yerel dinamiklerinin işi epey zor diyebiliriz. Ak Parti'de koltuk yarışı 25 Haziran sabahı, sabah namazı itibariyle başladı. Son 1 aydır Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş başta olmak üzere Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ve Yıldırım Belediye Başkanı İsmail Hakkı Edebali'ye güçlü bir yüklenme ve sosyal medya üzerinden itibar saldırısı yapılıyor. Göreve yeni ve atama ile gelen Aktaş'tan kısa sürede kim ne bekliyor bu bambaşka bir soru ve sorun! Lakin Mustafa Dündar'ın İlber Ortaylı ile Panorama 1326 çıkışı veyahut İsmail Hakkı Edebali'nin Sular Vadisi ile kente kattığı farkındalık halk nezdinde öncelikli değil! Halk her iki başkanın da hem meclis üyelerinin hem de başkan yardımcılarının çoğunun ulaşılmazlığından şikayetçi. Parti içi eleştiriler ise, sokağa taşmış durumda. Ve hem Osmangazi hem de Yıldırım'da kraldan çok kralcılar Dündar ve Edebali'ye kaybettiriyor! Ankara'nın olası bir hata ile bir kısım derin parti içi sondajlardan etkilenerek başarılı olan Aktaş, Dündar ve Edebali üzerinde bir tasarrufa gitmesi halinde ortaya çıkacak kaçınılmaz fırsat MHP'ye yarar. İşte tam bu noktada MHP adına fırsat Karadeniz ve Doğu ile Güneydoğu Anadolu bölgelerinden geliyor. Nilüfer'de sağlam bir Doğu'lu aday ve yine Yıldırım'da Kürt kökenli bir aday ile MHP'nin seçim başarısı elde etmesi mümkün. Elbette Bulgaristan kökenli Belediye Başkanı uzun zamandır yok kentte! Osmangazi'de etkili isim Karadenizlilerden olmalı. Karadenizliler geçmişte yaptıkları hataları yapmayacak gibi duruyorlar ve hızla kenetleniyorlar. Özellikle Samsun kökenli bir aday ve devamında sağlam bir A takımı ile MHP'nin seçim kazanmaması sadece içeride ki birilerinin "benlik yani ego" kaygısı olur. Elbette burada Aktaş, Dündar ve Edebali değiştiği takdirde bu kazanım mümkün. İyi Parti'nin güç kazandığı Orhaneli'de, CHP stratejik bir ortaklık ile MHP'nin adayı Nafiz Kaya'ya destek verebilir. Orhangazi'de Doğu kökenli veya halkın uzlaşı sağladığı yerli bir aday ile başarı mümkün. Yenişehir'de CHP güç kazanırken burada adı geçen isim BESOB Başkan Vekili Fahrettin Bilgit. Gürsu'da değişim kesin. Ancak MHP'nin burada Artvin kozunu iyi değerlendirmesi gerekiyor. Karacabey ve Mustafakemalpaşa en değerli ilçeleri Bursa'nın. Bandırma, Biga ve Susurluk ile ilişkileri güçlü olan bu ilçelerde Ak Parti uzun dönemdir somut yerel üretim elde edemedi! Ve yine bölgede ki merkez sağ siyasetinin gücünü MHP değerlendirebilir ise seçim başarısı elde edebilir. Peki hareketlenir mi MHP? Ve seçim başarısı sadece Belediye Başkanlığını alabilmek midir? Yoksa belediye meclis üyeliğinde güçlü olmakta önemli bir kriter mi? MHP ulusalda ittifak ötesinde bir adım atmak zorunda. Aksi takdirde Milliyetçi Hareket Partisi'nin genç güruhu, kafasını daha farklı ve sosyalist yada liberal oluşumlara çevirecek. İşte tam bu noktada genel merkezde de etkin ağırlığı olan İsmet Büyükataman ile Celal Adan'a büyük iş düşüyor. Eğer MHP hareketlenemezse, Ak Parti'nin yapacağı stratejik hataları toplamaya hazır bir İYİ Parti ve devamında siyasi parti olma olgunluğunu yakalayan Fatih Erbakan hareketi bu fırsatlar bütününü çok iyi değerlendirecektir. Bursa'da CHP'nin alternatifi olan Demokratik Sol Parti'yi unutmamak gerekiyor. CHP'de Genel Başkanlık koltuğuna oturamaması halinde Muharrem İnce'nin DSP Genel Başkanı olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Velhasıl Ak Parti, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın işaret ettiği "gönül siyaseti" hususunda fazlasıyla büyük ve telafisi mümkün olmayan hatalar yaptı, yapmaya devam ediyor... İşte tam da bu noktada özellikle 24 Haziran seçimleri öncesi ve sonrasında ortaya çıkan kırıcı ve yıkıcı siyasetin, vefasızlığın karşılığı elbette sandıkta farklı partiye gidecek oy olacağını iyi algılamak gerekiyor. Kısacası, MHP kısa adını unutur ve de uzun uzadıysa ülkücüleri de yanına alarak Milliyetçi Hareket Partisi olduğunu hatırlarsa Bursa'da çok renkli bir yerel seçim atmosferi yaşanır.