Televizyon ile takriben beş yaşlarında tanışmıştım Polatlı'da oturuyorduk ve oturduğumuz sokak adeta bir Türkiye mozağini yansıtıyordu yan komşumuz Tatar üst komşumuz Yörük çarpraz komşumuz Kürt ve nihayetinde karşımıza yapılan yeni evi yapanlarda bir Roman aileydi bu gün düşündüğümde kendi evimiz bir hayli büyük bir arazinin içinde bir nevi çiftlik eviydi ekilen bahçesi bir kaç meyve ağacı, samanlık,ahır, kümes, ekmek yapılan tandırın yanısıra evin her dört köşesi boş alandı, mahallemizde hiç büyüklerin kavga ettiğini ve tartıştığını görmedim yan komşumuz at arabacı İzzet amca çocukları çok severdi özellikle beni her geldiğinde bizler için mutlaka bir şeyler getiren bir gönül insanıydı, kimi zaman utanırdım getirdiği şeyi almaya fakat anlar hala hayalimden gitmeyen gülümsemesiyle başımı okşayarak kahkaha atardı ve ''utanma al bakalım kerata''der kahkahayı patlatırdı İzzet amca hanımı ile bazen yatılı misafirliğe gittiğinde benden büyük kızlarının yanında kalırdım o gece onların yatılı misafiri olurdum yediğim kurabiyelerin lezzeti hala damağımda kalmıştır.

Karşı komşumuz Rıfat amca ise Ayhan Işık gibi ince bir bıyıkla hala hatıralarımızda yer eder ve ilk televizyonu o almıştı mahallede bu gün düşünüyorum'da Rıfat amca ne kadar engin bir hoşgörüye sahipmiş televizyonu bahçeye çıkarır tüm komşuları davet eder ikramlar eşliğinde film ve diziler onlarda seyredilirdi hava soğuk olduğunda onların evinde çok uyuyakaldığımı bilirdim, ve bu gün bu değerli komşularımız ebediyete göç ettiler İzzet amca'dan sonra televizyon alan babam gibi ve cümlesini rahmet ile anıyorum.

İşte anlattığımız bu olaylardan günümüze kalan bir değerimiz vardı TRT haber spikeri Mesut Mertcan'dı hepimiz için adeta ailen biri gibi o kadar sevilen ve tanınan bir değerimizdi her akşam ekranda onu görür ve neler söyleyeceğini merak eden bir halk vardı,1946 Adana doğumlu on kardeşli bir aileni çocuğuydu en büyük hayali TRT de sunuculuk yapmak istemesiydi bu sebeple sevdiği işi yapabilmesi 1973 yılından itibaren nasip oldu Erzurum'da başlayıp TRT Ankara televizyonuna geçti harika ses tonu ve yakışıklı yüzü ile unutulmazlar arasına girdi hepimizin hafızasında yer etti, 12 eylül 1980 darbesi geceradyodan  04 te ona okutuldu fakat bu olay ile anılmayı hiç istemedi.

Yıllar sonra Adana'da huzur evinde gündeme geldi ses tonunu ve yüzünü ezbere bilen halk onu hiç unutmamıştı ve Mesut Mertcan en büyük isteğini vurguluyordu ''bir kez daha TRT'de haberleri sunmak istiyorum'' ben bunu duyunca aklımdan hemen Zeki Müren'i geçirdim acaba Mesut Mertcan'da TRT'de heyecan yapıp kalp krizi geçirmesin diye düşündüm gayri ihtiyari neyse ki bu dileğine duyarsız kalınmadı ve TRT'de 5 aralık 2016 yayınında gerçekleştirildi.

Cuma günü haber ajanlarına düşen bir ajans ile sarsıldık Mesut Mertcan 71 yaşında hayata veda etti bir an dalıp maziye takılıyorsunuz, aslında ölen Mesut Mertcan değil bizlerin yaş gurubunun hatıraları çocukluğu ve gençliğinin ölmüş olmasının acı gerçeği ile karşılaşıyoruz, Mesut Mertcan ile birlikte yitirdiğimiz bunlar ve yine aileden biri gibi gördüğümüz Mertcan'ı rahmet ile anıyoruz Mekanı Cennet olsun İnşallah.