Türkiye gündemine, hatta dünya gündemine noktayı yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan koydu. Erdoğan, bir konuştu pir konuştu.
Herkes, bugünü iple çekmeye başladı. Acaba, ülkemiz için eksen kaymasına yol açabilecek durum nedir? Diye merakla ve heyecanla bekliyoruz. Çarşamba günü yaptığı açıklamasında, “Cuma günü ülkemizin eksenini ve kaderini değiştirecek çok önemli açıklamalar yapacağım…” dedi.
Kurulan bu söylem, hemen olaya Karadeniz ve Akdeniz’de arama yapan gemilerimizin petrol veya doğalgaz kaynaklarına ulaştığı şeklinde yorumlandı. Çünkü, dünyada, ülkelerin eksen kaymasına kadar yol açabilecek en önemli buluş ve güç ekonomi. Ekonominin güçlü olması demek, devletlerin ellerinin güçlü olması ve diğer devlere karşı yaptırım güçlerini kullanıp, istediklerini yaptırması anlamına geliyor.
Güçlü ülkelere baktığımızda, hepsinin kasalarının dopdolu olduğunu anlamamak elde değil. Hepsi genelde petrol kralı. Amerika öyle. Rusya öyle. İngiltere öyle. Fransa öyle.
Tabi, bu ülkeleri ve dünyanın ekonomik düzenini iyi bilenler hemen “Türkiye Karadeniz’de hem doğalgaz hem de petrol yatakları buldu” diye açıklamalarıyla eksen kaymasına anlam vermeye çabalıyorlar. Bu durumu gören Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanı Fahrettin Altkun, açıklama ile ilgili söylemlerin spekülasyondan ibaret olduğunu söyledi.
Dünya ve bizler pandemiyi yaşıyoruz. Hepimiz, sağlık ve sıhhat kaygısına düşmüşüz. İlk planda ömrümüzü nasıl tamamlayacağımız, ölümcül koronadan nasıl kurtulacağımız söz konusu. Bundan gayrısı yalan ve dünya nimetlerinin paylaşımı ile ilgili olaylar.
Tabi, ülkenin Cumhurbaşkanı çıkıp, “Türkiye’nin eksenini değiştirecek bir konuda açıklamalar yapacağım” derse, ister istemez ortaya petrol ve gaz durumu çıkıyor. Malum, Karadeniz ve Akdeniz’deki arama ve sondaj çalışmaları yüzünden dünyanın pek çok ülkesiyle savaş hali duruma kadar geldik.
Bakalım, bugün neler olacak?
Eksen nasıl değişecek?
Bu durumu, bugünkü Cuma namazına müteakip öğreneceğiz.
Bu arada, ekonominin lokomotiflerinden birisi olan konut sektöründen güzel haberler gelmeye devam ediyor. Temmuz ayı rakamları açıklandı. Piyasalar gerçekten çok mu çok canlanmış.
Pandemi sürecinin yeni normal hayata geçmesinin ardından konut satışları arttı, gayrimenkul sektörü eski canlı günlerine geri döndü. Temmuz ayında rekor seviyede konut satışı gerçekleşti. Bununla birlikte ülke genelinde konut satış fiyatları %19,5 arttı. Nüfusun en yoğun olduğu ve konut değer artışının en yüksek olduğu iller Antalya, Şanlıurfa ve Gaziantep oldu. Adana, Konya ve İzmir’de de konut satışlarındaki artışlar dikkat çekiyor. İlk 10 arasında ise Ankara, Bursa, İstanbul, Kocaeli yer alıyor.
Antalya, önemli bir turizm merkezi olmasının yanı sıra ekonomik, demografik ve sosyal özellikleri itibari ile de Türkiye'nin en gelişmiş illerinden olan Antalya İstanbul’dan sonra en fazla göç alan kentimiz. Son 4 yıldır konut fiyatları sürekli artış gösteren Antalya, pandeminin etkisi ile yazlık bölgelere olan konut talebinin de artması ile daha da ön plana çıktı. Antalya'da konut fiyatları son bir yılda %30,67 artış gösterdi. Antalya'da ortalama konut metrekare satış fiyatı 2 bin 825 TL, ortalama konut fiyatı 347 bin 475 TL, konut yatırımının geri dönüş süresi ise 17 yıl.
Antalya’nın konut satışlarında ilk sırada yer almasının ve metropol kentleri, İstanbul, Ankara, İzmir’i sollamasının bana göre en önemli nedeni, yazlık bir yaşam merkezi olması. Emekli olan pek çok kişi, emeklilik dönemlerinde yaşamak için Antalya’yı tercih ediyor. Bu tercih daha önce Bursa’dan yana kullanılırdı. Bursa’ya gelen bürokratlar, memurlar, çalışanlar, aileler bir daha geri gitmeyi düşünmezlerdi. Şimdi Bursalı bazı aileler, emekli hayatlarını geçirme adına Antalya’yı veya sahil kasabalarını tercih ediyorlar.
Uzun süredir artış görülmeyen illerden biri olan Şanlıurfa'da ise son bir yılda konut fiyatları son bir yılda %28,88 artış gösterdi. Şanlıurfa'da ortalama konut metrekare satış fiyatı bin 351 TL, ortalama konut fiyatı 239 bin 127 TL, konut yatırımının geri dönüş süresi ise 17 yıl.
Daha önce ilk üç kent arasında yer alan Bursa bu kez geriye düştü. Nedeni, konut fiyatlarındaki zam oranlarının ortalama yüzde 25-30 dolaylarında olması. Bu rakamlarla satışlar, eskiye oranla gayet iyi ama rakamlar gerçekten azaldı.
Tabi, konut satışlarındaki en önemli etkenler de kamu bankalarının uyguladıkları faiz oranları oldu. Bursa’da satılan her 10 konuttan 9 tanesinin banka kredi ipotekli olması bu faiz uygulamasının olumlu sonuç verdiğinin göstergesi. Bazı uzmanlara göre ise, ipotekli konut satışlarındaki sıkıntılar gelecekte ekonomik kaygılara yol açabilir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Muharrem KARABULUT
Meraklı bekleyiş
Türkiye gündemine, hatta dünya gündemine noktayı yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan koydu. Erdoğan, bir konuştu pir konuştu.
Herkes, bugünü iple çekmeye başladı. Acaba, ülkemiz için eksen kaymasına yol açabilecek durum nedir? Diye merakla ve heyecanla bekliyoruz. Çarşamba günü yaptığı açıklamasında, “Cuma günü ülkemizin eksenini ve kaderini değiştirecek çok önemli açıklamalar yapacağım…” dedi.
Kurulan bu söylem, hemen olaya Karadeniz ve Akdeniz’de arama yapan gemilerimizin petrol veya doğalgaz kaynaklarına ulaştığı şeklinde yorumlandı. Çünkü, dünyada, ülkelerin eksen kaymasına kadar yol açabilecek en önemli buluş ve güç ekonomi. Ekonominin güçlü olması demek, devletlerin ellerinin güçlü olması ve diğer devlere karşı yaptırım güçlerini kullanıp, istediklerini yaptırması anlamına geliyor.
Güçlü ülkelere baktığımızda, hepsinin kasalarının dopdolu olduğunu anlamamak elde değil. Hepsi genelde petrol kralı. Amerika öyle. Rusya öyle. İngiltere öyle. Fransa öyle.
Tabi, bu ülkeleri ve dünyanın ekonomik düzenini iyi bilenler hemen “Türkiye Karadeniz’de hem doğalgaz hem de petrol yatakları buldu” diye açıklamalarıyla eksen kaymasına anlam vermeye çabalıyorlar. Bu durumu gören Cumhurbaşkanlığı İletişim Daire Başkanı Fahrettin Altkun, açıklama ile ilgili söylemlerin spekülasyondan ibaret olduğunu söyledi.
Dünya ve bizler pandemiyi yaşıyoruz. Hepimiz, sağlık ve sıhhat kaygısına düşmüşüz. İlk planda ömrümüzü nasıl tamamlayacağımız, ölümcül koronadan nasıl kurtulacağımız söz konusu. Bundan gayrısı yalan ve dünya nimetlerinin paylaşımı ile ilgili olaylar.
Tabi, ülkenin Cumhurbaşkanı çıkıp, “Türkiye’nin eksenini değiştirecek bir konuda açıklamalar yapacağım” derse, ister istemez ortaya petrol ve gaz durumu çıkıyor. Malum, Karadeniz ve Akdeniz’deki arama ve sondaj çalışmaları yüzünden dünyanın pek çok ülkesiyle savaş hali duruma kadar geldik.
Bakalım, bugün neler olacak?
Eksen nasıl değişecek?
Bu durumu, bugünkü Cuma namazına müteakip öğreneceğiz.
Bu arada, ekonominin lokomotiflerinden birisi olan konut sektöründen güzel haberler gelmeye devam ediyor. Temmuz ayı rakamları açıklandı. Piyasalar gerçekten çok mu çok canlanmış.
Pandemi sürecinin yeni normal hayata geçmesinin ardından konut satışları arttı, gayrimenkul sektörü eski canlı günlerine geri döndü. Temmuz ayında rekor seviyede konut satışı gerçekleşti. Bununla birlikte ülke genelinde konut satış fiyatları %19,5 arttı. Nüfusun en yoğun olduğu ve konut değer artışının en yüksek olduğu iller Antalya, Şanlıurfa ve Gaziantep oldu. Adana, Konya ve İzmir’de de konut satışlarındaki artışlar dikkat çekiyor. İlk 10 arasında ise Ankara, Bursa, İstanbul, Kocaeli yer alıyor.
Antalya, önemli bir turizm merkezi olmasının yanı sıra ekonomik, demografik ve sosyal özellikleri itibari ile de Türkiye'nin en gelişmiş illerinden olan Antalya İstanbul’dan sonra en fazla göç alan kentimiz. Son 4 yıldır konut fiyatları sürekli artış gösteren Antalya, pandeminin etkisi ile yazlık bölgelere olan konut talebinin de artması ile daha da ön plana çıktı. Antalya'da konut fiyatları son bir yılda %30,67 artış gösterdi. Antalya'da ortalama konut metrekare satış fiyatı 2 bin 825 TL, ortalama konut fiyatı 347 bin 475 TL, konut yatırımının geri dönüş süresi ise 17 yıl.
Antalya’nın konut satışlarında ilk sırada yer almasının ve metropol kentleri, İstanbul, Ankara, İzmir’i sollamasının bana göre en önemli nedeni, yazlık bir yaşam merkezi olması. Emekli olan pek çok kişi, emeklilik dönemlerinde yaşamak için Antalya’yı tercih ediyor. Bu tercih daha önce Bursa’dan yana kullanılırdı. Bursa’ya gelen bürokratlar, memurlar, çalışanlar, aileler bir daha geri gitmeyi düşünmezlerdi. Şimdi Bursalı bazı aileler, emekli hayatlarını geçirme adına Antalya’yı veya sahil kasabalarını tercih ediyorlar.
Uzun süredir artış görülmeyen illerden biri olan Şanlıurfa'da ise son bir yılda konut fiyatları son bir yılda %28,88 artış gösterdi. Şanlıurfa'da ortalama konut metrekare satış fiyatı bin 351 TL, ortalama konut fiyatı 239 bin 127 TL, konut yatırımının geri dönüş süresi ise 17 yıl.
Daha önce ilk üç kent arasında yer alan Bursa bu kez geriye düştü. Nedeni, konut fiyatlarındaki zam oranlarının ortalama yüzde 25-30 dolaylarında olması. Bu rakamlarla satışlar, eskiye oranla gayet iyi ama rakamlar gerçekten azaldı.
Tabi, konut satışlarındaki en önemli etkenler de kamu bankalarının uyguladıkları faiz oranları oldu. Bursa’da satılan her 10 konuttan 9 tanesinin banka kredi ipotekli olması bu faiz uygulamasının olumlu sonuç verdiğinin göstergesi. Bazı uzmanlara göre ise, ipotekli konut satışlarındaki sıkıntılar gelecekte ekonomik kaygılara yol açabilir.