Festival kelebeği coşkuyla kanat çırpmaya devam ediyor. Önce caz ardında Türkü. Ardı ardına kültür solunumu yapıyoruz adeta. Bursalı sanatseverler, festival kapsamında bu kez de türkülerin prensi Kubat ile buluştu. Bursalıların büyük ilgi gösterdiği konserde Kubat’ın performansı gerçekten parmak ısırttı. 2.5 saate yakın sahnede kalan ve temposundan bir an bile ödün vermeyen Kubat açık havayı adeta uçurdu. Geniş repertuarıyla Açıkhava’yı dolduran sevenlerini keyifli bir yolculuğa çıkarırken, duygu yolculuğu yaşatmayı da ihmal etmedi. Kah duygulandırdı kah oynattı. Neşet Ertaş gibi ustaların eserlerini de seslendiren Kubat, seyirciye de övgüler yağdırdı.
Konserin sonunda ne Kubat gitmek istedi ne de Bursalı hayranları. Hatta en son şarkıda sevgili arkadaşım Neslihan Çınar’ın da etkisiyle Açıkhava ayağa kalktı ve hareketli türküye eşlik etti. Kubat gördüğü tablo karşısında hızını alamadı ve konseri erik dalına bağladı. Bu arada protokolde ayaktaydı. Sevgili Erdem Saker, Fatma Durmaz Yılbirlik ve Ahmet Erdönmez de Açıkhavadaki coşkuya eşlik etmeyi ihmal etmediler. Gerçekten çok lezzetliydi tadı damağımızda kaldı.
Bu arada tatsız şeyler de yaşamadım değil. Konsere gittiğinizde arkanızda yanınızda ve önünüzde oturan insanların kalitesi de, o konserden ne kadar zevk alacağınızın da göstergesi aynı zamanda. Eğer gıcık tiplere denk geldiyseniz ya da konser izleme kültürü olmayana denk geldiyseniz vay halinize. Tam da böyle bir olay yaşadım. Annemle beraber gittiğim Kubat konserinde seyirci kalitesi çok iyiydi. Lakin hemen önümüzde oturan kızımız yüzünden konsere odaklanmakta hayli zorlandım. Nedenine gelince. Yahu bir insan tam 2 saat boyunca selfie çekip sürekli saçlarıyla oynar mı? Yemin ediyorum gözlerim kanadı perişan oldum adeta. Ne türküler kaçırdım bu tablo yüzünden ve sonrasında çok üzüldüm. Kubat gibi değerli bir ses gelmiş, o muhteşem ses rengiyle sizi bir diyardan başka diyara gezdiriyor. Onu dinlemek yerine selfie çekip saçlarıyla oynamayı tercih ediyor. Vallahi acıdım. İnternet ve telefon bir insanı nasıl ele geçiririn en güzel örneğiydi aslında. Tez olur.
Konsere gittiyseniz telefona bağımlı kalmayın. Fotonuzu çekin yine ama sonra çantanıza koyun ve anın keyfini çıkarın. Yoksa mükemmel bir ses müzik ziyafetini bu kızımız gibi kaçırırsınız. Benden uyarması. Siz siz olun teknolojinin sizi bu kadar ele geçirmesine izin vermeyin.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İkbal TURAN
Kubat uçurdu
Festival kelebeği coşkuyla kanat çırpmaya devam ediyor. Önce caz ardında Türkü. Ardı ardına kültür solunumu yapıyoruz adeta. Bursalı sanatseverler, festival kapsamında bu kez de türkülerin prensi Kubat ile buluştu. Bursalıların büyük ilgi gösterdiği konserde Kubat’ın performansı gerçekten parmak ısırttı. 2.5 saate yakın sahnede kalan ve temposundan bir an bile ödün vermeyen Kubat açık havayı adeta uçurdu. Geniş repertuarıyla Açıkhava’yı dolduran sevenlerini keyifli bir yolculuğa çıkarırken, duygu yolculuğu yaşatmayı da ihmal etmedi. Kah duygulandırdı kah oynattı. Neşet Ertaş gibi ustaların eserlerini de seslendiren Kubat, seyirciye de övgüler yağdırdı.
Konserin sonunda ne Kubat gitmek istedi ne de Bursalı hayranları. Hatta en son şarkıda sevgili arkadaşım Neslihan Çınar’ın da etkisiyle Açıkhava ayağa kalktı ve hareketli türküye eşlik etti. Kubat gördüğü tablo karşısında hızını alamadı ve konseri erik dalına bağladı. Bu arada protokolde ayaktaydı. Sevgili Erdem Saker, Fatma Durmaz Yılbirlik ve Ahmet Erdönmez de Açıkhavadaki coşkuya eşlik etmeyi ihmal etmediler. Gerçekten çok lezzetliydi tadı damağımızda kaldı.
Bu arada tatsız şeyler de yaşamadım değil. Konsere gittiğinizde arkanızda yanınızda ve önünüzde oturan insanların kalitesi de, o konserden ne kadar zevk alacağınızın da göstergesi aynı zamanda. Eğer gıcık tiplere denk geldiyseniz ya da konser izleme kültürü olmayana denk geldiyseniz vay halinize. Tam da böyle bir olay yaşadım. Annemle beraber gittiğim Kubat konserinde seyirci kalitesi çok iyiydi. Lakin hemen önümüzde oturan kızımız yüzünden konsere odaklanmakta hayli zorlandım. Nedenine gelince. Yahu bir insan tam 2 saat boyunca selfie çekip sürekli saçlarıyla oynar mı? Yemin ediyorum gözlerim kanadı perişan oldum adeta. Ne türküler kaçırdım bu tablo yüzünden ve sonrasında çok üzüldüm. Kubat gibi değerli bir ses gelmiş, o muhteşem ses rengiyle sizi bir diyardan başka diyara gezdiriyor. Onu dinlemek yerine selfie çekip saçlarıyla oynamayı tercih ediyor. Vallahi acıdım. İnternet ve telefon bir insanı nasıl ele geçiririn en güzel örneğiydi aslında. Tez olur.
Konsere gittiyseniz telefona bağımlı kalmayın. Fotonuzu çekin yine ama sonra çantanıza koyun ve anın keyfini çıkarın. Yoksa mükemmel bir ses müzik ziyafetini bu kızımız gibi kaçırırsınız. Benden uyarması. Siz siz olun teknolojinin sizi bu kadar ele geçirmesine izin vermeyin.