Bursa’nın mahalli idareler açısından fikir ve proje üretmesi amaçlı kurulan ve ülkemize örnek olan bir kuruluşu var; bu kuruluşun ismi Kent konseyi.
Kent konseyi, eski ismiyle Yerel Gündem 21 çalışmaları, sivil toplumun yönetimle beraber el ele çalışması ve kentin ortak akılla yönetilmesine katkı sağlanması açısından önemli. Bursa’da, sivil toplum kuruluşları ile Belediye arasındaki en iyi ve en verimli çalışma, kim ne derse desin rahmetli Semih Pala döneminde oldu.
Kentin sorunlarını iyi bilmek veya kenti yönetenlere yakın olmak yetmiyor. Bu kentin, dertlerinin en kısa zamanda ve halkın beklentileri yönünde çözümlenmesi, mahalli idarelerin başına gelenlerin de “ben yaptım, oldu” mantığı ile hizmet ediyormuş gibi görünüp, hizmet etmediği dönemleri artık geride bırakmamız gerekiyor. Çünkü, devir, elektronik haberleşme zamanı. Pek çok ülke ve kişi uzayı ve uzay çalışmalarını bir kenara bırakıp şimdi yapay zeka projeleriyle beyinleri zorluyor. Teknolojik gelişmeler sayesinde, insanların arasındaki haberleşme artık anlık oldu.
Bu konuları bir kenara bırakıp, eskiden kalma mahallelerdeki delege ağaları, illerdeki “en büyük başkan bizim başkan” anlayışı ile iş ve proje üretme devri artık kapanması gerekiyor. Çünkü, teknoloji sayesinde eski köye yeni adetler çoktan gelip yerleştiler bile.
Bursa Kent Konseyi, gerek katılımcıların renkli simaları ve her fikirden insanların konseyde temsil edilmesi nedeniyle, fikir tartışmalarına açık bir ortam. Bizler, Semih Pala döneminde bu kentin her türlü derdini, sıkıntısını, gündeme gelen olaylarını cesurca tartıştık.
Malum, kanunlara göre, mahalli idareler seçimleri yapıldıktan sonra Kent Konseyi seçimlerinde yapılması gerekiyor. Bursa Kent Konseyi, Semih Pala sonrasında göreve gelen Hasan Çepni’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde milletvekili aday adayı olması nedeniyle yönetimi Şuayip Toprak’a geçti. Bursa’daki dernekler ve federasyonlar arasında etkin bir kimliği bulunan ve benim de üyesi olmaktan gurur duyduğum Rumeli Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Federasyonu başkanı olan Şuayip Toprak’ı hemşeri olmamız nedeniyle çok erken zamanlarda tanıdım.40 yılı geçti. Bildiğim bileli kendisi derneklerle aşır neşir olmuştur.
Bursa Kent Konseyi başkan vekilliği görevi sırasında da Şuayip Toprak, tarafsız kişiliği, dernekler ve siyasi kurumlara olan yakınlığı tarafsızlığı nedeniyle epey başarılı bir yönetim sergiledi.
Bu dönemde ise Kent Konseyi Başkanlığı görevine seçilen Şevket Orhan hizmet bayrağını teslim aldı.
Bursa Kent Konseyi başkanlığı görevi öylesine laf olsun koltuk dolsun diye protokol listesine bir isim yazılım da kim olursa olsun mantığı ile yürütülecek bir görev değildir. Kent Konseyi ve yürütme kurulu üyeleri, Bursa’nın vekilleri gibi çalışmak, iş ve proje üretmek zorundalar.
Ben bu görevi Şevket Orhan’ın layığıyla yapacağına inanıyorum. Şevket Orhan’ın listesine baktığımda ise Bursa için fikir ve proje üretip, ter döken pek çok arkadaşıma rastladım. Hepsini seçimlerdeki başarıları nedeniyle kutluyor ve yeni görevlerinde başarılar diliyorum.
Şevket Orhan’ı ben 1989 yılında, Bursa Temizlik İşleri Müdürlüğü binasında tanımıştım. Şu anda Bursa Ankara yolu üzerinde bulunan Büyükşehir Belediye binasının karşısında Elmasbahçeler kesiminde kalan bugün ise ayakta olmayan Temizlik İşleri Müdürlüğü binasında, Haluk Çaruk Müdür, Şevket Orhan ise onun yardımcısı idi.
Belediye işçilerinin eski dönemde toplu sözleşme anlaşması olmayışı ve grevleri yüzünden Bursa’da çöpler cadde ve sokaklarda idi. Bu çöplerin temizlenmesi sırasında sürekli haberler yapıyorduk. Sonra Şevket Orhan Zabıta Müdürü oldu. Epey çalıştı. Mahalli İdareler seçimlerinde ise Osmangazi Belediye Başkanı adayı oldu. Seçimler sonrasında, İnegöl Belediyesine transfer edildi. Rahmetli Hikmet Şahin, Şevket Orhan’a İnegöl Belediyesi’nde Başkan yardımcılığı görevi verdi.
Şevket Orhan bu görevini sürdürürken, 2001 yılı sonlarında kurulan AK Parti, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Bursa kurucu il başkanı olarak görevlendirildi. Sonra, yapılan seçimlerde milletvekili oldu.
Bursa’nın evlatları arasında yer alan Şevket Orhan’ın, Kent Konseyi seçimleri sırasında yaptığı konuşması; “ben Pınarbaşı doğumluyum. Rahmetli babam da Pınarbaşı’nda doğmuş. Dedem de. Bursa’nın evlatlarıyız. Bursa bana gerek memuriyet gerek bürokrasi gerekse siyasi anlamda her türlü sıfatı verdi. Benim de bu kente hizmet borcum var. Bu hizmet borcumu ödeme adına sizlerden destek bekliyorum” sözleri beni gerçekten duygulandırdı.
Böylece, Bursa Kent konseyinde yeni bir dönem başladı. Şevket Orhan ve çalışma arkadaşlarının Kent Konseyi’ni eski işlevine getireceklerini hatta daha ileriye götürüp, sıradan ve sadece ismi olan bir konsey olması yerine, proje üreten, yerel yönetimlere yol gösteren, halkın sorunlarının çözümünde azimli ve takipçi olan bir kent konseyi ile temsil edileceğimizi bekliyorum.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Muharrem KARABULUT
Kent Konseyinde Şevket Orhan dönemi
Bursa’nın mahalli idareler açısından fikir ve proje üretmesi amaçlı kurulan ve ülkemize örnek olan bir kuruluşu var; bu kuruluşun ismi Kent konseyi.
Kent konseyi, eski ismiyle Yerel Gündem 21 çalışmaları, sivil toplumun yönetimle beraber el ele çalışması ve kentin ortak akılla yönetilmesine katkı sağlanması açısından önemli. Bursa’da, sivil toplum kuruluşları ile Belediye arasındaki en iyi ve en verimli çalışma, kim ne derse desin rahmetli Semih Pala döneminde oldu.
Kentin sorunlarını iyi bilmek veya kenti yönetenlere yakın olmak yetmiyor. Bu kentin, dertlerinin en kısa zamanda ve halkın beklentileri yönünde çözümlenmesi, mahalli idarelerin başına gelenlerin de “ben yaptım, oldu” mantığı ile hizmet ediyormuş gibi görünüp, hizmet etmediği dönemleri artık geride bırakmamız gerekiyor. Çünkü, devir, elektronik haberleşme zamanı. Pek çok ülke ve kişi uzayı ve uzay çalışmalarını bir kenara bırakıp şimdi yapay zeka projeleriyle beyinleri zorluyor. Teknolojik gelişmeler sayesinde, insanların arasındaki haberleşme artık anlık oldu.
Bu konuları bir kenara bırakıp, eskiden kalma mahallelerdeki delege ağaları, illerdeki “en büyük başkan bizim başkan” anlayışı ile iş ve proje üretme devri artık kapanması gerekiyor. Çünkü, teknoloji sayesinde eski köye yeni adetler çoktan gelip yerleştiler bile.
Bursa Kent Konseyi, gerek katılımcıların renkli simaları ve her fikirden insanların konseyde temsil edilmesi nedeniyle, fikir tartışmalarına açık bir ortam. Bizler, Semih Pala döneminde bu kentin her türlü derdini, sıkıntısını, gündeme gelen olaylarını cesurca tartıştık.
Malum, kanunlara göre, mahalli idareler seçimleri yapıldıktan sonra Kent Konseyi seçimlerinde yapılması gerekiyor. Bursa Kent Konseyi, Semih Pala sonrasında göreve gelen Hasan Çepni’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde milletvekili aday adayı olması nedeniyle yönetimi Şuayip Toprak’a geçti. Bursa’daki dernekler ve federasyonlar arasında etkin bir kimliği bulunan ve benim de üyesi olmaktan gurur duyduğum Rumeli Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Federasyonu başkanı olan Şuayip Toprak’ı hemşeri olmamız nedeniyle çok erken zamanlarda tanıdım.40 yılı geçti. Bildiğim bileli kendisi derneklerle aşır neşir olmuştur.
Bursa Kent Konseyi başkan vekilliği görevi sırasında da Şuayip Toprak, tarafsız kişiliği, dernekler ve siyasi kurumlara olan yakınlığı tarafsızlığı nedeniyle epey başarılı bir yönetim sergiledi.
Bu dönemde ise Kent Konseyi Başkanlığı görevine seçilen Şevket Orhan hizmet bayrağını teslim aldı.
Bursa Kent Konseyi başkanlığı görevi öylesine laf olsun koltuk dolsun diye protokol listesine bir isim yazılım da kim olursa olsun mantığı ile yürütülecek bir görev değildir. Kent Konseyi ve yürütme kurulu üyeleri, Bursa’nın vekilleri gibi çalışmak, iş ve proje üretmek zorundalar.
Ben bu görevi Şevket Orhan’ın layığıyla yapacağına inanıyorum. Şevket Orhan’ın listesine baktığımda ise Bursa için fikir ve proje üretip, ter döken pek çok arkadaşıma rastladım. Hepsini seçimlerdeki başarıları nedeniyle kutluyor ve yeni görevlerinde başarılar diliyorum.
Şevket Orhan’ı ben 1989 yılında, Bursa Temizlik İşleri Müdürlüğü binasında tanımıştım. Şu anda Bursa Ankara yolu üzerinde bulunan Büyükşehir Belediye binasının karşısında Elmasbahçeler kesiminde kalan bugün ise ayakta olmayan Temizlik İşleri Müdürlüğü binasında, Haluk Çaruk Müdür, Şevket Orhan ise onun yardımcısı idi.
Belediye işçilerinin eski dönemde toplu sözleşme anlaşması olmayışı ve grevleri yüzünden Bursa’da çöpler cadde ve sokaklarda idi. Bu çöplerin temizlenmesi sırasında sürekli haberler yapıyorduk. Sonra Şevket Orhan Zabıta Müdürü oldu. Epey çalıştı. Mahalli İdareler seçimlerinde ise Osmangazi Belediye Başkanı adayı oldu. Seçimler sonrasında, İnegöl Belediyesine transfer edildi. Rahmetli Hikmet Şahin, Şevket Orhan’a İnegöl Belediyesi’nde Başkan yardımcılığı görevi verdi.
Şevket Orhan bu görevini sürdürürken, 2001 yılı sonlarında kurulan AK Parti, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Bursa kurucu il başkanı olarak görevlendirildi. Sonra, yapılan seçimlerde milletvekili oldu.
Bursa’nın evlatları arasında yer alan Şevket Orhan’ın, Kent Konseyi seçimleri sırasında yaptığı konuşması; “ben Pınarbaşı doğumluyum. Rahmetli babam da Pınarbaşı’nda doğmuş. Dedem de. Bursa’nın evlatlarıyız. Bursa bana gerek memuriyet gerek bürokrasi gerekse siyasi anlamda her türlü sıfatı verdi. Benim de bu kente hizmet borcum var. Bu hizmet borcumu ödeme adına sizlerden destek bekliyorum” sözleri beni gerçekten duygulandırdı.
Böylece, Bursa Kent konseyinde yeni bir dönem başladı. Şevket Orhan ve çalışma arkadaşlarının Kent Konseyi’ni eski işlevine getireceklerini hatta daha ileriye götürüp, sıradan ve sadece ismi olan bir konsey olması yerine, proje üreten, yerel yönetimlere yol gösteren, halkın sorunlarının çözümünde azimli ve takipçi olan bir kent konseyi ile temsil edileceğimizi bekliyorum.