Bursa, doğal güzellikleri ile de bambaşka bir cennet. Birçok bitki türünün yetiştiği Uludağ'da kaz yetiştiriciliği yapanların sayısı her geçen gün artıyor. Her ne kadar Türkiye'de Kars Kaz'ı meşhur deseler bile, üreticiler Bursa Kaz'ı üretip ihraç etmekte ısrarcı. 

Elbette kaz etinin sağlığa faydalı birçok hususu var. Ayrıca ağır ve yağlı bir et türü olan kaz etinin ve kaz eti ile yapılan yemeklerini, kalp ve damar ile kolesterol rahatsızlığı olanların dikkatli tüketmesi gerektiğini en baştan söylemekte fayda var. Kaz etinde A, B, E vitaminleri yüksek oranda bulunur ve B12 eksikliğine çok iyi gelir. Cilt ve saçlarında sorunu olanların kaz eti suyu içmesi Anadolu'daki yoğun şifa söylemlerindendir. Sağlık köşelerinden ve araştırmalardan edindiğim bilgiler ışığında Kaz etinde bulunan fosfor ve kalsiyum, diş etlerine ve kemiklere oldukça yararlıdır diyebilirim. İçerisindeki B6 vitamini bağışıklık sistemini güçlendirirken, B5 vitamini de saçların doğal rengini korumaya yardımcı olabilir cümlesi en dikkat çekici husus. 

Velhasıl ufak tefek öneriler ışığında iyi bir kış yemeği olan kaz eti, kaz eti suyu ve çorbası, kaz kızartması gibi seçenekleri menünüzde ve aile sofralarında değerlendirmenizi tavsiye ederim.

Kaz eti çorbası nasıl yapılır? 

Genellikle buharda pişirilerek bol sebze ile servis edilmesi önerilen Kaz etinin şifasını çorbasında daha fazla bulabilirsiniz. Kaz eti çorbası için iyi bir et dolgunluğuna sahip kaz bulmak zorundasınız. İster hazır yolunmuş bir kaz, isterseniz kaz çiftliğinden bir kaz alarak çorbayı yapabilirsiniz. 

Malzeme listesini 1 kase kaz eti, 1 adet kaz ciğeri, 4 diş sarımsak (isteğe bağlı), 1 adet limon, 1 tatlı kaşığı tuz ve 6 su bardağı kaz suyu olarak oluşturabilirsiniz. Yine çorba içerisine ayrıca çeşitli sebzelerden farklı tatlar katmakta mümkün. Kaz ciğeri ve eti haşlandıktan sonra ufak doğranır. Üzerine tuz serpilir, servis sırasında ezilmiş sarımsak ve limon suyu eklenir diyerek özet bir yapılış tarifi verebiliriz. 

Elbette aşçılara göre farklı tarifler ve tavsiyeler de yok değil. Bunlardan bir başkası da Kaz etlerini uygun büyüklükte parçalara ayırdıktan, içlerini temizleyip mükemmel yıkadıktan sonra, tencereye yerleştirerek bol su ile ateşe koyarak başlıyor. Kökleriyle bir demet maydanoz, bir iki havuç ve soğan da ilâve edilmesi hususu önemli bir detay. Etler, söğüş haline gelmek üzere iken pirinç veya şehriyeyi koymalıdır ve tuzunu da atmalıyız. Ancak tuz oranını çok yüksek kullanmamanızı tavsiye ediyorum. Etler ve (garnitür sebzeler) tamamen pişince tencereyi indirip kazın haşlanmış ciğerlerini doğrayarak çorbada bırakıp söğüş halindeki etleri ayrıca tabağa alıp ya kuru sade olarak, yahut et suyunu da katarak kaz haşlaması gibi yenilmesi de tavsiye olunuyor. Yine bir başka tarifte etler de ciğerle birlikte çorbanın içine doğranıyor.

Türkiye'nin en önemli tüketim argümanları mutfakta diyebiliriz. O nedenle kaz tüketimini çok iyi değerlendirmeli ve ülkemizin zengin damak tadını yaygınlaştırmanızı tavsiye ederim. Elbette benim verdiğim tarife güvenmeyenler ki, ben ne anlarım yemek yapmaktan! Bir Ardahan veya Kars ailesine misafir olabilirler. Şahsen ben yengeme gitmeyi düşünüyorum. Gayri, sizde bakın başınızın çaresine. Afiyet ve şifa olsun.