Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

KASAP

Yazının Giriş Tarihi: 27.07.2018 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 27.07.2018 00:01

Geçen akşam Fenerbahçe tv de Fenerbahçe Kulüp Başkanı Ali Koç’un ayrıntılarını tek tek grafikler ve rakamlar üzerinden vererek yaptığı konuşmayı  izledim.

Öncelikle belirtmek isterim ki, iki yaşımdan bu yana Fenerbahçe’li olmamın bu yazı ile hiçbir ilgisi yok.Hele bir Bursalı olarak neden bir İstanbul takımını tuttuğum ile hiç mi hiç ilgisi yok.

Fiili durum ile ilgisi var,hamaset ile ilgisi var,iş bilmezlik ile ilgisi var,değer bilmemek ile ilgisi var,höt zöt ile ilgisi var,hatayı yapmış olmanın fark edilmemesi ile ilgisi var,işletmeciliğin i sinden çakılmaması ile ilgisi var,öngörüsüzlük ile ilgisi var,aynı hatayı defalarca yineleyip saftirikçe farklı sonuçlar elde edilmesini beklemek var,marka değerinin değerini bilmemek var,yatırımı  sermayeyi kediye yüklemekle eş tutmak var son olarak ta çıkıp ona buna gider yapıp kendini yönetici sanmak ve yönetici kalmak için ısrarcı olmak var.

Bu kadar var olunca ortada da bir garabet var.

Eğer denklemi,merak edip iki yanlıştan bir doğru çıkmazsa,bir sürü yanlıştan kaç doğru çıkmaz diye kurmuşlarsa diyecek bir sözüm yok.Bu onların bileceği iş.

Amma 111 yıllık bir kulüp deplasmana giderken tasarruf tedbirleri gereğince…. Diye başlayan haberlere konu olunca eleştiri ve soruların da arkasının kesilmemesi var ki bu da taraftarın bileceği iş.

Gazetecilik benim alaylı işim.İşletmecilik ise mekteplim yani  eğitimini aldığım mesleğim.Uzun yıllar ikisini birlikte yürüttüm.Gazetecilikte gördüklerim ve yaşadıklarımla piştim,işletmelerin hallerini gördükçe ve yaşadıkça da şiştim.

O yukarıda yazdığım varlar var ya.O varlar koca koca işletmelerde de varlar,kendi yağı ile kavrulanlarda da varlar.

Kabul;piyasa koşulları sert.(kırk yıldır bakarım hiç yumuşak olduğunu görmedim)Siyasisinden ekonomiğine bir sürü belirsizlik var ona da eyvallah.Döviz kurlarında ki negatif hareketlilik işletmeleri sırtından vuruyor ona da sözüm yok.Nitelikli iş gücü filan sıkıntılı.Sıkıntılı.Üretim maliyetleri çok yüksek.Daha da yükselecek.Pazarlar çok daraldı,talep kısıldı.Kötü ama kısıldı.İthalat iç piyasayı vuruyor,ithal etmek üretmekten karlı.Amenna. Eee hepsine tamam dersen bu kadar lafı neden ettin be adam?

Ettim çünkü,ben bu kadar olumsuzluğun tozunun toprağının içerisinde ana olumsuzluğun gözden kaçtığını düşünenlerdenim.İşletmeciliğin…

Zaman zaman işletme içi eğitim çalışmalarına konuk olurum.Dilim döndüğünce mesleğimin etiğini anlatmaya çalışır acizane önerilerde bulunurum.Aslında yukarıda ki var ları yok edin derim işletme sahiplerine.

İşletmeleri dış etkenlerden ziyade iç sorunlar yıkar.Çünkü bazen duygusal,bazen çıkar bazen de aman ben karişmiim neme lazım  türünden nedenlerle müdahalede geç kalınır.Hele işletme yönetimi bir kişi de ise yani şirket onun bilgi ve becerisine terk edilmiş ise tehlike çok da büyüktür.Bu tehlikeyi süzemeyip hatalı adımlar atarak farkına bile varmadan batan kaç şirket vardır bilemem.

Tıp Fakültesinde okumadan hekim olabilir misiniz? Ya da hukuk fakültesini bitirmeden avukat? Ama hiçbir işletme tahsili görmeden patronda olabilirsiniz,tüccarda esnafta.En azından sıfatınız o olur ama işinizin öznesi olabilir misiniz orası tartışılır.(tartışma kabul etmeyenleri tenzih ediyorum tabii)

Fenerbahçe’den nerelere geldik; İşletmeler işletme biliminin gereklerine uymaz ve yardıra yardıra koşarlarsa nereye geldiklerinin bile fakına varmazlar demek istedik.

İyi bir Fenerbahçeli olan kardeşim Erdinç Baştar hatırlayacaktır sanırım;Ya geçen ya da ondan bir önceki yıl Fenerbahçe’nin eski başkanı yol da aracını durdurup bir motosikletliyle dalaşınca ‘’Bu film bitiyor abicim,başkanı bu haldeyse kulüp ne haldedir Allah bilir’’mealinden bir söz söylemiştim.

Ne alaka ?

Alaka şu ki,kişi yanlış yaptığını gördüğünde u  dönüşü yapabileceği kavşağı da kaçırmışsa yanlışı yanlışla yıkamaya çalışır.Bu da en önce haletiruhiyesine yansır.

Eee malum o şeytan da ayrıntılarda gizlenir.

İyi de Bursa gazetesinde Fenerbahçe’yi neden yazdın birader?

Ben Fenerbahçeyi yazmadım ki;

Kasabı yazdım.

Hani neydi o meşhur deyiş ?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.