Ligin sekizinci haftasında takım hala oturmamışken kaos, yumruklarla kapımızı çala dursun, şans yine bizden yanaydı. Ligin iyi takımlarından Ümraniyespor karşısında ilk 45 dakika varlık gösteremezken, futbol anlamında ise sahada timsahları görebilene aşk olsun. Sezonun kırılma maçıydı da diyebiliriz. Ya herru ya merru olacaktı. Eğer yenilseydik Yalçın Koşukavak hocanın işi hayli zor olacaktı. Sürekli kadro değiştirmesi ve bir türlü kemik kadro oluşturamaması nedeniyle eleştiri oklarının hedefindeydi. Bu noktaya, Ataberk ve Sedat konusunda takındığı tavır ile biraz da kendisi getirdi Yalçın Hoca.
1- 0 mağlup iken ve üstelik Diarra kırmızı kart ile atılmışken ard arda gelen 2 gol kaosa ramak kala derin bir nefes almamızı sağladı. Eğer kaybetseydik giden sadece 3 puan olmayacaktı. Camia yine kaosa teslim olacaktı, belki de hoca gidecekti. Yalçın Hoca, Seleznov ve Burak Kapacak değişikliğiyle hem kendisini hem de takımı ipten aldı. Akın ve Kubilay'ın golleriyle günü yine kurtardık. Bu skora ve bu oyuna fazla anlamlar yüklemeye gerek yok.
Kendimizi dev aynasında görmekten vazgeçmeliyiz. Şampiyon takımız, biz şöyleyiz, biz şöyleyizleri bırakmakta fayda var. Dün şampiyonduk bugün 1.Lig’deyiz. 8. haftada ortada kemik bir takım yok ise içi boş cümleler kurmaya da gerek yok. Her hafta farklı 11 sahaya sürülmemeli. Sanki bu işte bir tuhaflık var. Deneme yanılmada bir yerde nihayete ermeli. Artık kemik kadromuzla yola devam etmeliyiz. Ben sahada sürprizli 11 görmek istemiyorum. İlk iki haftada sahada boy gösteren o 11'i özlemiyorum dersem yalan olur. Eğer yeniden zirveye diyor isek bunun için çok daha ciddi adımlar atmanın gerekliliğine de inanmak şart.
Bazı maçlar vardır, oynanan futboldan ziyade skora odaklıdır. İşte bu maçta onlardan biriydi. Futbol yok, ver kaç yok, hücum yok, yok oğlu yok. Ama skor var, altın değerinde 3 puan var. Bazen bize düşen futbol anlamında beklentiye girmemek. Hele de -3 puanımız yok yere saçma sapan bir hatadan dolayı silinmişken. 3 puanlar gelsin, sonra futbolun da kalitesine bakarız.
Kubilay alkışı hak etmeye devam ediyor. 8 haftada 3. golüyle buluştu. Müthiş bir değişim dönüşüm söz konusu. Belkide Bursaspor tarihinin en fazla küfür edilen ve eleştirilen ismi o. Ama hiç kendini bozmadan yoluna devam etti. Öyle ki kendisine küfür edenler eleştirenler bir bir özür diliyor. Aferin Kubilay, formanı terletmeye golleri atmaya devam et. Zirvede bayram yapacağız.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İkbal TURAN
Kaosa ramak kala!
Ligin sekizinci haftasında takım hala oturmamışken kaos, yumruklarla kapımızı çala dursun, şans yine bizden yanaydı. Ligin iyi takımlarından Ümraniyespor karşısında ilk 45 dakika varlık gösteremezken, futbol anlamında ise sahada timsahları görebilene aşk olsun. Sezonun kırılma maçıydı da diyebiliriz. Ya herru ya merru olacaktı. Eğer yenilseydik Yalçın Koşukavak hocanın işi hayli zor olacaktı. Sürekli kadro değiştirmesi ve bir türlü kemik kadro oluşturamaması nedeniyle eleştiri oklarının hedefindeydi. Bu noktaya, Ataberk ve Sedat konusunda takındığı tavır ile biraz da kendisi getirdi Yalçın Hoca.
1- 0 mağlup iken ve üstelik Diarra kırmızı kart ile atılmışken ard arda gelen 2 gol kaosa ramak kala derin bir nefes almamızı sağladı. Eğer kaybetseydik giden sadece 3 puan olmayacaktı. Camia yine kaosa teslim olacaktı, belki de hoca gidecekti. Yalçın Hoca, Seleznov ve Burak Kapacak değişikliğiyle hem kendisini hem de takımı ipten aldı. Akın ve Kubilay'ın golleriyle günü yine kurtardık. Bu skora ve bu oyuna fazla anlamlar yüklemeye gerek yok.
Kendimizi dev aynasında görmekten vazgeçmeliyiz. Şampiyon takımız, biz şöyleyiz, biz şöyleyizleri bırakmakta fayda var. Dün şampiyonduk bugün 1.Lig’deyiz. 8. haftada ortada kemik bir takım yok ise içi boş cümleler kurmaya da gerek yok. Her hafta farklı 11 sahaya sürülmemeli. Sanki bu işte bir tuhaflık var. Deneme yanılmada bir yerde nihayete ermeli. Artık kemik kadromuzla yola devam etmeliyiz. Ben sahada sürprizli 11 görmek istemiyorum. İlk iki haftada sahada boy gösteren o 11'i özlemiyorum dersem yalan olur. Eğer yeniden zirveye diyor isek bunun için çok daha ciddi adımlar atmanın gerekliliğine de inanmak şart.
Bazı maçlar vardır, oynanan futboldan ziyade skora odaklıdır. İşte bu maçta onlardan biriydi. Futbol yok, ver kaç yok, hücum yok, yok oğlu yok. Ama skor var, altın değerinde 3 puan var. Bazen bize düşen futbol anlamında beklentiye girmemek. Hele de -3 puanımız yok yere saçma sapan bir hatadan dolayı silinmişken. 3 puanlar gelsin, sonra futbolun da kalitesine bakarız.
Kubilay alkışı hak etmeye devam ediyor. 8 haftada 3. golüyle buluştu. Müthiş bir değişim dönüşüm söz konusu. Belkide Bursaspor tarihinin en fazla küfür edilen ve eleştirilen ismi o. Ama hiç kendini bozmadan yoluna devam etti. Öyle ki kendisine küfür edenler eleştirenler bir bir özür diliyor. Aferin Kubilay, formanı terletmeye golleri atmaya devam et. Zirvede bayram yapacağız.