Bursa’nın gıda sektöründe faaliyet gösteren şirketlerini ve halen pazarlanmakta olan markalarını sayarken gururlanırsınız.
Erikli, Korusu, Karacakaya Su, Hüdavendigar, Eker, Sütaş, Penguen Gıda, Geye, İskender, Uludağ Erbak, Aroma, İnegöl Köfte, Kemalpaşa Tatlısı, Köfteci Yusuf, Abdal Fırını, Üç Köfte, Bağdat Hurma Tatlıcısı, Gemlik Zeytini, Karacabey Soğanı, Yenişehir Biberi, Deveci Armudu, Cantık ve Kafkas Kestane Şekeri hemen aklıma geliveren ürünler ve markalar…
Ustaların karışımların sır gibi sakladığı yiyeceklerimiz, Bursa’yı gurme turizminin de merkezi yapar, yapmalıdır. Atılacak adımların, alınacak önlemlerin, verilecek desteklerin iyi planlanması gerekir artık.
Dünyada milyonlarca insana ulaşan bu yiyecek ve içeceklerden bence en önemlisi Kafkas Kestane şekeri…
Akdeniz ve Avrupa ülkelerinin damak tadı olarak da bilinen kestane şekerinin eşsiz lezzetini Bursa'ya getiren şirket kurucusu merhum Ali Şakir Tatveren, büyük bir iş yapmış… Şekerleme konusundaki bilgi ve tecrübelerini ilk kez Bursa'da Bursalılara sunduğunda bugünleri planlamış mıdır bilemem…
Şekerleme ve pastacılık mesleğini babasının yanında öğrenen Yugoslavya Manastır doğumlu Ali Şakir Tatveren, aile mesleğini bir süre Kars Sarıkamış ve Kafkasya'da sürdürdükten sonra 1930 yılında Kafkas Kolektif Şirketi'ni kurar. İlk dükkan Atatürk Caddesi'nde açılır… Ürünlerin nefaseti, sunduğu hizmeti ve eşinin de desteğiyle Bursalıların gönlünde taht kurar. Ali Şakir Tatveren’in 1957 yılında vefatı sonrasında şirket yönetimine eşi Nedret Tatveren ve çocukları Alparslan, Atilla ve Yüksel Tatveren geçer.
Babalarından görevi devralan Atilla ve Yüksel Tatveren, uzun yıllar kestane şekeri ve diğer ürünlerde önemli atılımlara imza atar. Bu süreç içerisinde Karyoka (üzeri çikolata kaplı kestane şekerlemesi) üretimi ilk kez Yüksel Tatveren tarafından gerçekleştirilir ve çok beğenilir…
Pasta ve şekerleme yapımında aranılan isim haline gelen Kafkas, 1970'lere doğru artan talebi karşılayabilmek için teknolojik altyapısını yeniler. 1980'li yıllarda kestane şekeri çeşitliliğini artırarak, Bursa dışına bayilikler verilmeye başlanır. Şehirlerarası otobüslerin, trenlerin ya da diğer araçların park yerlerinde satılmaya başlanır… Bu süreçte markalaşma yolunda emin adımlarla ilerleyen Kafkas’ın şirket yapısı, 1995 yılında anonim şirkete dönüştürülür.
Aile’nin küçük ölçekte başladığı şekerleme işinde gösterdiği titizlik ve ürettiği kaliteli ürünler sayesinde bugün Kafkas, kestane şekeri üretiminde bilinen bir marka haline geldi.
KAYYUM ATANDI
Gelmesine geldi de şirket bugünlerde hiç de arzu edilmeyen gelişmelerle yoluna devam ediyor…Aile içindeki bir takım anlaşmazlıklar, ‘Kayyum’ atanmasını beraberinde getirdi…
Anlaşmazlıkların ne olduğunu, neden çıktığını, kimlerin ayak direttiğini, aile bağlarının zayıflıklarını falan bir tarafa bırakacak olursak eğer, durum hiç de hoş değil…
Kestane üretiminde ülkemizde tek, dünyada sayılı entegre tesisler arasında yer alan Kafkas’ın gelecek nesillere aktarılması için ağabeylere, uzlaşmacılara ve etkili isimlerin aile fertleriyle ayrı ayrı ve sonunda hep birlikte konuşmaları gerekir diye düşünüyorum.
1999 yılında Alaaddinbey Köyü girişinde 6 bin 500 metrekaresi kapalı, 12 bin 500 metrekarelik alanda faaliyete geçen tesis mutlaka çalışmalı. Kestane işleme kapasitesi 3 bin ton olan tesiste, kestaneler makinalarda soyulmakta, donmuş (-18°C) ortamda depolanmakta, son teknolojilere sahip şekerleme hatlarında şekerlendirilerek satışa sunulmaktadır. Bu sistemin durmaması Bursa ekonomisi için üretmesi, vergilerle ülke ekonomisine katkı koymaya devam etmesi, ailenin barış içinde el ele vermesiyle mümkün görünüyor…
Kafkas; Sadece bir isim değildir. Her Bursalının olduğu kadar ülkenin de gurur abidelerinden biridir, anılardır, başka bir yerde gördüğümüzde yüzümüzü güldüren şeker gibi bir markadır.
Kestane toplayanların düğün parasıdır Kafkas. Çalışanların ekmek teknesidir. Çikolatalı kestane şekerlemeleridir, kestane püresidir, reçeldir, marmelattır, krokan ve dondurma çeşitleridir. Kurabiye ve unlu mamuldür…
Sayın Vali Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BTSO Başkanı İbrahim Burkay, BOSB Başkanı Hüseyin Durmaz ve Bursa’nın ağabeyleri… Lütfen Bursa’nın en önde gelen markalarından biri olan Kafkas için devreye girin… Konuşun ve gereken ne ise yasal yoldan yapın…
Çünkü başka Kafkas yok! Çünkü başka Bursa yok!
NOT: Kayyum, yasalarla belirlenen bazı durumlarda, başkasına ait bir işi görmek veya bir malı idare etmek için tayin edilen kimsedir. Arapça kama (durmak) kökünden gelir ve kıyam (yerine geçmek, yürütmek) kelimesinden türemiştir. Kayyum olarak atanan kişi "kamu görevlisi" sayılır. Kayyum, genellikle ilgili yerleşim biriminin en yüksek mal memurudur. Bu nedenle genellikle illerde defterdar, ilçelerde ise mal müdürü kayyum görevlerini yürütür.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Can TOPAKTAŞ
‘Kafkas’ sonsuza dek yaşamalı
Bursa’nın gıda sektöründe faaliyet gösteren şirketlerini ve halen pazarlanmakta olan markalarını sayarken gururlanırsınız.
Erikli, Korusu, Karacakaya Su, Hüdavendigar, Eker, Sütaş, Penguen Gıda, Geye, İskender, Uludağ Erbak, Aroma, İnegöl Köfte, Kemalpaşa Tatlısı, Köfteci Yusuf, Abdal Fırını, Üç Köfte, Bağdat Hurma Tatlıcısı, Gemlik Zeytini, Karacabey Soğanı, Yenişehir Biberi, Deveci Armudu, Cantık ve Kafkas Kestane Şekeri hemen aklıma geliveren ürünler ve markalar…
Ustaların karışımların sır gibi sakladığı yiyeceklerimiz, Bursa’yı gurme turizminin de merkezi yapar, yapmalıdır. Atılacak adımların, alınacak önlemlerin, verilecek desteklerin iyi planlanması gerekir artık.
Dünyada milyonlarca insana ulaşan bu yiyecek ve içeceklerden bence en önemlisi Kafkas Kestane şekeri…
Akdeniz ve Avrupa ülkelerinin damak tadı olarak da bilinen kestane şekerinin eşsiz lezzetini Bursa'ya getiren şirket kurucusu merhum Ali Şakir Tatveren, büyük bir iş yapmış… Şekerleme konusundaki bilgi ve tecrübelerini ilk kez Bursa'da Bursalılara sunduğunda bugünleri planlamış mıdır bilemem…
Şekerleme ve pastacılık mesleğini babasının yanında öğrenen Yugoslavya Manastır doğumlu Ali Şakir Tatveren, aile mesleğini bir süre Kars Sarıkamış ve Kafkasya'da sürdürdükten sonra 1930 yılında Kafkas Kolektif Şirketi'ni kurar. İlk dükkan Atatürk Caddesi'nde açılır… Ürünlerin nefaseti, sunduğu hizmeti ve eşinin de desteğiyle Bursalıların gönlünde taht kurar. Ali Şakir Tatveren’in 1957 yılında vefatı sonrasında şirket yönetimine eşi Nedret Tatveren ve çocukları Alparslan, Atilla ve Yüksel Tatveren geçer.
Babalarından görevi devralan Atilla ve Yüksel Tatveren, uzun yıllar kestane şekeri ve diğer ürünlerde önemli atılımlara imza atar. Bu süreç içerisinde Karyoka (üzeri çikolata kaplı kestane şekerlemesi) üretimi ilk kez Yüksel Tatveren tarafından gerçekleştirilir ve çok beğenilir…
Pasta ve şekerleme yapımında aranılan isim haline gelen Kafkas, 1970'lere doğru artan talebi karşılayabilmek için teknolojik altyapısını yeniler. 1980'li yıllarda kestane şekeri çeşitliliğini artırarak, Bursa dışına bayilikler verilmeye başlanır. Şehirlerarası otobüslerin, trenlerin ya da diğer araçların park yerlerinde satılmaya başlanır… Bu süreçte markalaşma yolunda emin adımlarla ilerleyen Kafkas’ın şirket yapısı, 1995 yılında anonim şirkete dönüştürülür.
Aile’nin küçük ölçekte başladığı şekerleme işinde gösterdiği titizlik ve ürettiği kaliteli ürünler sayesinde bugün Kafkas, kestane şekeri üretiminde bilinen bir marka haline geldi.
KAYYUM ATANDI
Gelmesine geldi de şirket bugünlerde hiç de arzu edilmeyen gelişmelerle yoluna devam ediyor… Aile içindeki bir takım anlaşmazlıklar, ‘Kayyum’ atanmasını beraberinde getirdi…
Anlaşmazlıkların ne olduğunu, neden çıktığını, kimlerin ayak direttiğini, aile bağlarının zayıflıklarını falan bir tarafa bırakacak olursak eğer, durum hiç de hoş değil…
Kestane üretiminde ülkemizde tek, dünyada sayılı entegre tesisler arasında yer alan Kafkas’ın gelecek nesillere aktarılması için ağabeylere, uzlaşmacılara ve etkili isimlerin aile fertleriyle ayrı ayrı ve sonunda hep birlikte konuşmaları gerekir diye düşünüyorum.
1999 yılında Alaaddinbey Köyü girişinde 6 bin 500 metrekaresi kapalı, 12 bin 500 metrekarelik alanda faaliyete geçen tesis mutlaka çalışmalı. Kestane işleme kapasitesi 3 bin ton olan tesiste, kestaneler makinalarda soyulmakta, donmuş (-18°C) ortamda depolanmakta, son teknolojilere sahip şekerleme hatlarında şekerlendirilerek satışa sunulmaktadır. Bu sistemin durmaması Bursa ekonomisi için üretmesi, vergilerle ülke ekonomisine katkı koymaya devam etmesi, ailenin barış içinde el ele vermesiyle mümkün görünüyor…
Kafkas; Sadece bir isim değildir. Her Bursalının olduğu kadar ülkenin de gurur abidelerinden biridir, anılardır, başka bir yerde gördüğümüzde yüzümüzü güldüren şeker gibi bir markadır.
Kestane toplayanların düğün parasıdır Kafkas. Çalışanların ekmek teknesidir. Çikolatalı kestane şekerlemeleridir, kestane püresidir, reçeldir, marmelattır, krokan ve dondurma çeşitleridir. Kurabiye ve unlu mamuldür…
Sayın Vali Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BTSO Başkanı İbrahim Burkay, BOSB Başkanı Hüseyin Durmaz ve Bursa’nın ağabeyleri… Lütfen Bursa’nın en önde gelen markalarından biri olan Kafkas için devreye girin… Konuşun ve gereken ne ise yasal yoldan yapın…
Çünkü başka Kafkas yok! Çünkü başka Bursa yok!
NOT: Kayyum, yasalarla belirlenen bazı durumlarda, başkasına ait bir işi görmek veya bir malı idare etmek için tayin edilen kimsedir. Arapça kama (durmak) kökünden gelir ve kıyam (yerine geçmek, yürütmek) kelimesinden türemiştir. Kayyum olarak atanan kişi "kamu görevlisi" sayılır. Kayyum, genellikle ilgili yerleşim biriminin en yüksek mal memurudur. Bu nedenle genellikle illerde defterdar, ilçelerde ise mal müdürü kayyum görevlerini yürütür.