Eleştiri yazısı yazmamı sevmeyen bir gazete patronu ile çalışmak size zor gelebilir! Ama ben seviyorum. Sonuçta eleştiri ile basın özgürlüğü arasında ki çizgiyi iyi takip eden cesur bir isim Cüneyt Dizdar. Son 1 yıllık çıkışlarını da değerlendirdiğimizde Cüneyt Dizdar ve Bursa Haber Gazetesi şehrin cesur yürekleri diyebiliriz. Birileri tekstil sektöründeki açmazı ifade dahi edemezken ilk hayati uyarıları Dizdar, Bursa Haber Gazetesinde ifade etmişti. İşte bu nedenle 'iyi uykular Bursa' deme gereği duydum başlıkta.

Türkiye'nin gündeminden sıyrılıp Bursa'nın özeline gelmek zorundayız. Anadolu, ciddi bir ekonomik çıkmaz içerisinde. Ve huzurun kenti Bursa'ya hep birlikte sahip çıkmak zorundayız. Eğer Bursa'da, inşaat sektöründe olduğu gibi tekstil ve otomotiv sektöründe de yıkım başlarsa her şey tepe taklak olur. Her ne kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde olsa bile, bu detayı görmek zorundayız. İflas eden lokantaları yeni ortaklarla döner salonu olarak açmak ve açılışında alkış tutmak yetmiyor! Kabul etmeliyiz ki, Bursa kan ağlıyor…

Son dönemde ciddi anlamda Milletvekili tayfaya yükleniyorum. Aslında onların iyiliği için çalışıyorum. Sonuçta onların ve danışmanlarının aldığı paralar benim cebime girmiyor. Batan belediyelerin batık paralarının girmediği gibi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ceket siyaseti artık bitti. O da fark etti ki, ceketler artık para etmiyor. Millet, yeni ve kendinden sözleri sarf eden insanları seviyor. Halk, karşısına çıkıp hesap verebilen siyasileri seviyor. Vatandaş, kendisinden hesap sormaya cesaret eden siyasileri irite buluyor. Onları anında dışlıyor. Sonuçta, adı üstünde Vekil değil mi?

***

Bursaspor'un üç puanı silindi! İşsizlik artıyor. Bankaların güven endeksi düşüyor. Esnafın sesini duyan yok. İş dünyasının ve oda başkanlarının sesi soluğu çıkmıyor! Kabul etmeliyiz ki, ortaya çıkan bu şartlar 'sivil toplum kuruluşlarının başkanları ne iş yapıyor' sorusunu gündeme taşıyor.

Son dönemde festival havasına giren sivil toplum kuruluşları başkanları ile hemşehri dernekleri, Bursa'ya gelen yüksek göç ve kentlerinden çıkan yüksek göç ile ilgili hiç konuşmuyor! Peki, bu duruma Dünya liderimiz Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ne diyor? Kentini ve kendini eleştirmeyen bir siyaset ile Türkiye ya da yerel anlamda Bursa nereye varabilir? İstanbul neden kaybedildi sorusunu Ak Parti’nin kendi kurmaylarına sorarken, Bursa neden alınamadı sorusunu Cumhuriyet Halk Partisine soruyorum! Sayın Kılıçdaroğlu, Bursa'yı neden alamadınız? Sayın Erdoğan, Ak Parti’nin Bursa'da düşen oy oranını neye bağlıyorsunuz?

***

Birilerinin doğruları özgürce söylemesine izin vermeyen, siyasi baskı ve söylemlerle parti tabanını gazete ve gazeteci ile ötekileştiren duruşlar emin olun sadece koltukların değil, kentlerin hatta ülkelerin sallanmasına neden olur!

Bursa'nın sorunlarını çok iyi ifade etmek zorundayız. 20 yılda 40 yılda belli seviyelere gelen Bursa sanayisi, son 20 aydır adeta can çekişiyor. Esnaf ve vatandaş ciddi zorluklar içerisinde. Belediyeler batık. Sahillerimiz Ege ve Akdeniz gibi güçlü turist portföyüne sahip değil. Çiftçimizin tek derdi mazot fiyatı değil. Köyler boşalıyor. Kayıt dışı artıyor. Mülteci akını, yeni esnaf sorunu zincirlerini ortaya çıkardı. Bakkallar batıran marketler, üç harfli ulusal marketlerin elinde batıyor. Amatör spor çamura saplandı. Kamu çalışanları mutsuz. Bürokrasi ve bürokratlar siyasi tayfanın yetersizlik ve/veya kaprisleri nedeniyle icraat yapamıyor. Bursa, İller Bankasından bile yeterince destek alamıyor. Ve ister iktidar ister muhalefet olsun Milletvekilleri kent ile yüzleşemiyor…

***

Başka bir Türkiye yok doğrudur. Ama başka bir Bursa'da yok! Havasının, suyunun tadı değişti Bursa'nın. Ulaşım sorununu sadece Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın çözmesini beklemek ayıptır, günahtır. Hani nerede vaat edilen yer altı metrosu? Hani nerede hızlı tren? Hani nerede Bursa'ya vaat edilen bütçeler? Peki, neden hesap sormuyor muhalefet?

Her ne kadar Ak Parti’nin gündemi ve yine CHP başta olmak üzere tüm siyasi partilerin gündemi ulusal olsa bile 11 iktidar, 2 iktidar ortağı, 7 muhalefet olmak üzere 20 Milletvekili neden bir masa etrafında Bursa için birleşemiyor? Bunu neden Ticaret ve Sanayi Odası ya da Ticaret Borsası sağlayamıyor? İş dünyasının siyasete bu kadar kurban verilmesi ne kadar doğru?

Unutmayın, birimiz kaybedersek hepimiz kaybetmiş olacağız. Ve birimiz yerelde Bursa, genelde Türkiye'dir.