Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

İnsanımsılar…

Yazının Giriş Tarihi: 01.11.2020 00:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 01.11.2020 00:02

Ülkemde bir doğal felaket olduğunda hemen nedeninden ziyade hangi coğrafyada ve nerede yani hangi illerde olduğuna bakarım.

Çünkü eğer merkez Marmara Ege ve Akdeniz ise felaketin başka bir felaketle katmerleneceğini öğrendim artık.

Dünde aynı oldu.

Sosyal medyada İzmir’in yaşadığı can pazarı insanlık düşmanları tarafından neredeyse kutsandı.

Oh iyi olmuş diyenlerini mi ararsınız,  bölge insanını çeşitli ithamlarla yargılayanlarını mı, olayı ilahi güce bağlayıp cezalandırıldıklarını düşünerek satırlarında göbek atanların mı…

Sürüsüler halinde höykürdüler insanımsılar.

Gavur icadı internetten (bu da bir başka tezat; insanımsılar için nedense teknolojiyi gavurların bulmalarında hiçbir sakınca yok; her halde Müslüman olmayan mucitlerin,mühendislerin vs nin kendilerine hizmet etmeleri için Allah tarafından görevlendirildiklerini sanıyorlar zaar) yazdıklarının en azından bir iki tanesi sizin sayfalarınıza da düşmüştür.

Şimdi hiç kimse biz ne ara böyle olduk filan demesin.

Evet şimdilerde tetikleyici unsurlar ile cesaretleri ve sayıları artmış ya da daha görünür bir hal almış olabilirler ama hadise bizim çok öteden beriki hali pür melalimizin bu günlere yansıması.

Bazıları dini sadece kendilerine has olduğunu sanıyor ve doğru bildikleri çoğunlukla da zannettikleri ile kim(ler) çeliyorsa ona düşman kesiliyorlar.

En Müslüman benim modunda ne deprem diyorlar, ne sel ne yangın;

Eğer felaketzedeler kendisi gibilerin sayıca az olduklarını varsaydığı  bir yerdeyseler hemen kine buladıkları  ve kendilerine itiraf edemedikleri derinlerinde ki iflah olmaz kıskançlıkları ile saldırıyorlar.

Hiç anlamıyorum;

Bir insan bir başka insanın uğradığı felaketten nasıl keyiflenir hatta isterik çığlıklar atarak nasıl zevke gelir?

Pardon insan dedim değil mi?

Alışkanlık işte…

Düzeltiyorum; insanımsı diyecektim.

Bu nasıl bir haleti ruhiyedir ki,

Bu insanımsılar kız,kızan,bebek,çocuk,genç,yaşlı,kadın,erkek ayırmaksızın can pazarına kim düştüyse coğrafyasına bakıp ‘’aha işte bunlar gavurdur’’diyerek ağızlarından köpükler saçarak saldırabiliyorlar.

Öyle, bunlar trol hesaplar filan deyip meseleyi hafifletmeye çalışmanın hiç alemi yok;

Yarısı trolse diğer yarısı alenen Kanlı canlı insanlık düşmanı.

Kendi öğretilmiş cehaletleri ile çocuklarından beri harman olan bu yaratıkların dinimize  gavur dediklerinden iki kat fazla zarar verdikleri öyle aşikar ki.

Tutun birini yakasından sorun;

Kuran kaç sayfa, kaç ayettir  diye;

Muhtemelen hiç okumadığı dolayısı ile de anlamadığı, Kutsal Kitabı onun gibilerden çarpıtılmış şekliyle öğrendiği için kesinlikle bilemeyecektir.

Bilirse zaten insanımsı değildir; sıkın elini gönderin.

Mustafa Kemal Atatürk belki de sadece bu insanımsıları biraz olsun bilinçlendirmek ana maksadıyla kurmuştur Diyanet İşleri Başkanlığını kim bilir?

Nitelikli Cehalet’i yazarken bu insanımsıları hem teoride hem pratikte oldukça yakından analiz etme olanağım olmuştu;

O zaman da görmüştüm ki, dinin en büyük düşmanları onu kendi ruh hastalıkları ile ambalajlayıp ticari meta haline getirerek satanlarla insanlık cahili sadık müşterileriydi.

Korkarım bu ticaret insanlık sürdükçe varlığını koruyacak.

Her zaman birileri ortak tarlamız memleketimize nefret tohumları ekecek birileri o tohumlardan türeyecek birileri de tarlayı bu zararlıdan korumak için bilimle, sanatla, kültürle en mühimi insanlık onuru ile ilaçlamaya hiç vaz geçmeden devam edecekler.

Demem o ki;

Diğerlerini bilemem ama bu coğrafya da İnsanlığın insanımsılara karşı verdikleri var olma mücadelesi Sura üflenene kadar sürecek.

Kendi adını kullanıp yine onun yarattığına nefret duyanlar dinlerinin neden Hak Din olduğunu ancak o zaman öğrenecekler ama iş işten çoktan geçmiş olacak.

Cehennem boşuna orada değil.

***

İzmir’in acısını yüreğimde hissederek  yiten canlara rahmet, yaralılara şifalar

diliyor, nefesimi tutarak kurtarılmalarını izlediğim Günay ve Buse özelinde çeşitli enkazlardan yaralıları çıkartmakta ki maharetleri ile tarihe geçen tüm arama kurtarma ekipleri ile görevli ve gönüllüleri ayakta alkışlıyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.