Adına futbol denilen oyunda her maçı hababam kazanamazsın. Neticede bu lig 34 haftalık bir maraton. Arada bir kayıplar olacak ama fazlasından korunmak lazım...

Bursaspor’un 11 haftada 13’ü deplasmanda olmak üzere toplamda kaybettiği 19 puan var. Bu sayısal değer lig için büyük kayıp. Eğer siz bir hedef takımıysanız en tepe ile aranızda açılan makası kapatmanız için olağanüstü koşullar gerekir.

Süper Lige direkt giden yolda ilk iki amacınızı gerçekleştirmek adına ne yaparsanız yapın bu farkın üstesinden gelemezsiniz...

Klasmandaki mevcut fotoğrafa bakıldığında geriye ilk altı takım arasına sıkışarak play-off oynama umudunuz kalıyor.

Artık çok net görülüyor ki Bursaspor’un temel sıkıntısı topla fazla oynamak. Son Altay maçının istatiksel verilerine göz attığımızda Timsah ev sahibine oranla daha fazla (51-49) topla oynamış ve yine rakibine göre sayısız pas ve orta yapmış

Ancak; tabela Bursaspor’un yenildiğini gösteriyor!

Demek oluyor ki Mustafa Er’in öğrencileri pas oyununu kaybediyor, direkt futbol kazanıyor! Ya paslar doğru yapılmıyor ya da pas oyunu rakip savunmanın çabuk toparlanmasına neden oluyor.                                                                                                                                 Puan tablosu bizlere artık kör gözün bile görebileceği bir tehlikeyi işaret ediyor. Eğer bir takım attığı kadar golü kendi ağlarında görüyorsa (19-19) o takımın ‘arkada çok büyük zaafları var’ demektir.

Öyle olduğu için de zaten Bursaspor ligin en çok gol yiyen 3 takımından biri... İzmir’de takımını beraberlik golünü getiren 1.75’lik Ziya Alkurt kendinden 10-15 cm. yüksek Aykut Akgün ve Furkan Emre’nin üstünden kafa vuruyorsa sorun büyük. Tedavisi zor!

Hele hele en arkada güven vermeyen bir kaleciniz varsa...

Ne yazık ki Bursaspor’da sezon başından beri kalecinin önündeki ikili tandem bir türlü oturmadı. Mustafa Hoca stoper olarak mevcutlardan kimleri denese de nafile...

Artık bu takımın idari ve teknik sorumlularının eğri oturup doğru düşünmesinin zamanı geldi de geçiyor.

Sözü evirip çevirmeye gerek yok: Bu takımın Sedat Dursun’a acilen ihtiyacı var. Geçen sezon Mamadou Diarra, Anıl Karaer, Aykut Akgün, Cüneyt Köz hatta Rüştü Hanlı gibi futbol kartvizitlerinde ‘stoper’ yazan isimlerin varlığında 17 maça çıkan Sedat Dursun adım gibi eminim ki mevcut koşullarda o mevkide banko oynar... Sedat benim babamın oğlu değil, yan yana gelmişliğim bile yok ama ona Bursaspor’un ihtiyacı var...

Bursa kökenli bu gencimiz nasıl bir kabahat işledi de bu kadar ağır bir cezayı hak etti bilemiyorum.

Kaldı ki Bursaspor’da kimler affedilmedi ki?

Konunun muhataplarına seslenerek bitirelim...

Gelin şu inadınızdan vazgeçin, hem takıma hem de oyuncuya yazık etmeyin...