Cumhur ittifakı ile Millet ittifakı arasında başa baş bir mücadele bekleyenlerin sayısı epey fazla. Hükümetin yüksek zamlar ve de ekonomik dalgalanmalarla yıpranacağını düşünenler bir yana, ekonomi ve gündem ne olursa olsun Recep Tayyip Erdoğan'la aynı yoldayız diyenler bir safta duruyor. Elbette 15 Temmuz ile birlikte ortaya çıkacan ihanet girişimlerinde özellikle son birkaç aydır üst üste gelen kumpas girişimleri hükümetin düşürülmek istenildiği durumu ortaya koymaya yetiyor. Ankara'nın aklı ile alay etmeye çalışan sözde müttefik, özde düşman olan devletler ile işbirlikçilerin elbette ki tuzakları bertaraf olacaktır.
Türkiye'nin ısrarla sürüklendiği başarı ivmesini pozitif değerde okurken, son dönemde vatandaşın mağdur olmasına neden olan uygulamalara da peyder pey çözüm bulanacağına inancım sonsuz. Tüm bu siyasi ve ekonomik denge değişimlerinin arasında yerel seçimlere koşan Ak Parti'de tabandan tavana birleştirici güç, Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan. Ve yine muhalefet cephesine baktığımızda ise, parti içi muhalefetin birbirlerini heryerde vurma noktasına geldiğini görmekteyiz. Elbette fırsattan istifade sağa veya sola kaymaları da rüzgar güllerinin heyecanı diye yorumlamak gerekiyor. Ak Parti'de Büyükşehir koltuk kavgaları bitti. Millet ittifakın da yaşanan kavgalar ise, parti içi istifalara ve restleşmelere doğru gidiyor. Elbette tam da burada Bursa ile yazıya devam etmek en doğrusu...
Ak Parti'nin tecrübe öncelikli tercihi olan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, 1 yıllık görev süresini doğru değerlendirerek kent ile bütünlüğü sağladı. Yerel yöneticilerle pozitif bir iletişim kuran Aktaş, sadece Ak Parti'de değil sokakta da kabul gören mütevazi bir isim olarak karşımıza çıkıyor. Bozbey ile Aktaş arasında geçen mücadelenin halk nezdinde karşılığı daha farklı. Ak Parti cephesi Bozbey'in Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısında olduğunu savunarak birebir saha çalışmalarına başladı. Sokakları gezen, vatandaş ile pozitif iletişim kuran Ak Parti ilçe teşkilatlarının karşısında saha da ilçe teşkilatları ile olamayan CHP ve İP adayları var. Vatandaşın karşısında yerel siyaset yapmayan, adayları ile birlikte sahaya inmeyen Millet ittifakının tek kurtuluş reçetesi Mustafa Bozbey diyebiliriz.
Ankara'nın sağduyulu yaklaşımı ile göreve devam etmesine karar verilen Alinur Aktaş'ın "asfaltsız köy yolu kalmayacak", "kırsal kalkınma da beklentileri sonuçlandıracağız", "hezimet değil hizmet üretmeye devam edeceğiz" çıkışları heyecan yaratan söylemler. CHP Bursa Büyükşehir Adayı Mustafa Bozbey'in Kent Meydanı mitingine Millet ittifakının ne kadar destek verdiği meçhul olsa bile medeni cesaret açısından önemli. Yine Bozbey'in yanında balkan göçmenlerinin yanı sıra doğu ve güneydoğu halklarının önemli ailelerinden isimler olduğunu belirtmekte fayda var.
Yerel seçim startını veren Bozbey'inde Aktaş'ın da yanlarında sanayici ve iş adamlarına net destek verme adına bugüne kadar rastlamadık. Yine her iki adayında partilerinden uzak ve vatandaş ile yanyana durma telaşını yerinde buluyorum. Siyasetin sokağa inmesiyle birlikte kızışan Bursa siyasetinde icraatlar ve vaatler kapışacak. Ve elbette seçim yarışında en önemli kritikler ilçe belediye başkanları, belediye meclis üyesi adayları ve seçimi mahallelerinde kazanma ihtimali en yüksek olan muhtar adayları ile olan diyaloglar diye yerel bazda sıralayabiliriz.