Öncelikle hipertansiyon ile ilgili sınırları ve evreleri hatırlatarak sözlerime başlamak istiyorum.
İdeal olan kan basıncının 120 / 80 mmHg nın altında olmasıdır.
Büyük tansiyon 129'a, ya da küçük tansiyon 84'e kadar çıktığında da normal sınırlar içinde olduğu kabul edilir.
Büyük tansiyon 130 -139 ve küçük tansiyon 85 – 89 arasında olduğunda ya da bunlardan birinin varlığında hipertansiyonun başlangıç aşamasında olduğu kabul edilir.
Büyük tansiyon 140'a, küçük tansiyon 90'a ulaştığında ya da bunlardan birinin varlığında hipertansiyon tanısı konur.
Büyük tansiyon 140'ı ve küçük tansiyon 90'ı aştığında ya da bunlardan birinin varlığında şu şekilde bir evreleme yapılır.
Evre 1 : 140 - 159 mmHg ve / veya 90 - 99 mmHg
Evre 2 : 160 - 179 mmHg ve / veya 100 – 109 mmHg
Evre 3 : 180 mm Hgveya üstü ve / veya 110 mmHg ve üstü
İzole sistolik hipertansiyon dendiğinde büyük tansiyon normalin üstünde yani 140 mmHg veya daha yüksek, küçük tansiyon ise 90 mmHg'nın altındadır.
Şimdi de birbirinin tersi gibi duran maskeli hipertansiyon ve beyaz önlük hipertansiyondan bahsetmek istiyorum.
Muayene sırasında tansiyonu yüksek bulunan kişilerin yaklaşık % 15' inde evde yapılan tansiyon takiplerinde veya tansiyon holterinde hipertansiyon belirlenebilir. Buna maskeli hipertansiyon adını veriyoruz.
Gençler, erkekler, sigara içenler, aşırı fiziksel aktivitesi olanlar, alkol alanlar, özellikle işiyle ilgili sıkıntı yaşayanlar, şişmanlar, şeker hastaları, ailelerinde hipertaniyon öyküsü olanlar ve kronik böbrek yetmezliği olanlarda maskeli hipertansiyon riski çok daha yüksektir.
Maskeli hipertansiyonu olan kişilerde damar sertliği riskini arttıracak tipteki kolesterol yüksekliği, gizli şeker, şeker hastalığı, kalıcı hipertansiyon, hipertansiyon ile ilgili organ hasarları ( göz, beyin, böbrekler ve kalpte ) daha sık görülür.
Bu kişilerde kalp damar hastalıkları riski tansiyonu normal olanlarla karşılaştırldığında daha yüksek, hipertansiyonu olanlara yakın düzeydedir.
Maskeli hipertansiyonu olan kişiler aynı zamanda şeker hastası iseler gece boyunca tansiyonları yükselebilir, kalp krizi, felç riski artabilir.
Beyaz önlük hipertansiyonu, evde yapılan ölçümlerde normal sınırlarda bulunan kan basıncının muayene odasında doktor ya da bir sağlık çalışanı tarafından ölçüldüğünde yüksek bulunmasıdır.
Hipertansiyon ile ilgili çalışmalarda beyaz önlük hipertansiyonu ya da ofis hipertansiyonu adı verilen duruma rastlanma oranı % 30 ile 40 arasında değişmekte. İleri yaştaki kişiler arasında ise bu oran % 50'yi bulmakta. Kadınlarda erkeklere göre ve sigara içmeyenlerde içenlere göre daha sık görülmekte.
Hipertansiyon ile ilgili organ hasarı olanlarda, ölçümü yapan kişi doktor değilse beyaz önlük hipertansiyonuna rastlanma ihtimali azalır.
Beyaz önlük hipertansiyonuna hipertansiyonun tüm evrelerinde rastlanırsa da en çok 1. evrede rastlanır.
Sürekli hipertansiyonu olanlarla kıyaslandığında beyaz önlük hipertansiyonu daha az organ hasarına yol açar. Buna paralel olarak kalp damar hastalıkları riski de bu hastalarda daha düşüktür.
Beyaz önlük hipertansiyonu olanlarda sessizce kalp damar hastalıkları ortaya çıkabilir, uzun dönemde diyabet başlama riski tansiyonu normal olanlardan daha yüksektir, zamanla kalıcı hipertansiyon görülebilir.
Daha çok gençlerde rastlanan ve herhangi bir organ hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan hipertansiyon ise sekonder hipertansiyon olarak adlandırılır. Bu konu başlı başına bir makale konusu olabilir.
Sağlıklı ve mutlu kalmanız dileğiyle
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dr. Cemal Nuri GÜRBÜZ
Hipertansiyonun tipleri
Öncelikle hipertansiyon ile ilgili sınırları ve evreleri hatırlatarak sözlerime başlamak istiyorum.
İdeal olan kan basıncının 120 / 80 mmHg nın altında olmasıdır.
Büyük tansiyon 129'a, ya da küçük tansiyon 84'e kadar çıktığında da normal sınırlar içinde olduğu kabul edilir.
Büyük tansiyon 130 -139 ve küçük tansiyon 85 – 89 arasında olduğunda ya da bunlardan birinin varlığında hipertansiyonun başlangıç aşamasında olduğu kabul edilir.
Büyük tansiyon 140'a, küçük tansiyon 90'a ulaştığında ya da bunlardan birinin varlığında hipertansiyon tanısı konur.
Büyük tansiyon 140'ı ve küçük tansiyon 90'ı aştığında ya da bunlardan birinin varlığında şu şekilde bir evreleme yapılır.
Evre 1 : 140 - 159 mmHg ve / veya 90 - 99 mmHg
Evre 2 : 160 - 179 mmHg ve / veya 100 – 109 mmHg
Evre 3 : 180 mm Hgveya üstü ve / veya 110 mmHg ve üstü
İzole sistolik hipertansiyon dendiğinde büyük tansiyon normalin üstünde yani 140 mmHg veya daha yüksek, küçük tansiyon ise 90 mmHg'nın altındadır.
Şimdi de birbirinin tersi gibi duran maskeli hipertansiyon ve beyaz önlük hipertansiyondan bahsetmek istiyorum.
Muayene sırasında tansiyonu yüksek bulunan kişilerin yaklaşık % 15' inde evde yapılan tansiyon takiplerinde veya tansiyon holterinde hipertansiyon belirlenebilir. Buna maskeli hipertansiyon adını veriyoruz.
Gençler, erkekler, sigara içenler, aşırı fiziksel aktivitesi olanlar, alkol alanlar, özellikle işiyle ilgili sıkıntı yaşayanlar, şişmanlar, şeker hastaları, ailelerinde hipertaniyon öyküsü olanlar ve kronik böbrek yetmezliği olanlarda maskeli hipertansiyon riski çok daha yüksektir.
Maskeli hipertansiyonu olan kişilerde damar sertliği riskini arttıracak tipteki kolesterol yüksekliği, gizli şeker, şeker hastalığı, kalıcı hipertansiyon, hipertansiyon ile ilgili organ hasarları ( göz, beyin, böbrekler ve kalpte ) daha sık görülür.
Bu kişilerde kalp damar hastalıkları riski tansiyonu normal olanlarla karşılaştırldığında daha yüksek, hipertansiyonu olanlara yakın düzeydedir.
Maskeli hipertansiyonu olan kişiler aynı zamanda şeker hastası iseler gece boyunca tansiyonları yükselebilir, kalp krizi, felç riski artabilir.
Beyaz önlük hipertansiyonu, evde yapılan ölçümlerde normal sınırlarda bulunan kan basıncının muayene odasında doktor ya da bir sağlık çalışanı tarafından ölçüldüğünde yüksek bulunmasıdır.
Hipertansiyon ile ilgili çalışmalarda beyaz önlük hipertansiyonu ya da ofis hipertansiyonu adı verilen duruma rastlanma oranı % 30 ile 40 arasında değişmekte. İleri yaştaki kişiler arasında ise bu oran % 50'yi bulmakta. Kadınlarda erkeklere göre ve sigara içmeyenlerde içenlere göre daha sık görülmekte.
Hipertansiyon ile ilgili organ hasarı olanlarda, ölçümü yapan kişi doktor değilse beyaz önlük hipertansiyonuna rastlanma ihtimali azalır.
Beyaz önlük hipertansiyonuna hipertansiyonun tüm evrelerinde rastlanırsa da en çok 1. evrede rastlanır.
Sürekli hipertansiyonu olanlarla kıyaslandığında beyaz önlük hipertansiyonu daha az organ hasarına yol açar. Buna paralel olarak kalp damar hastalıkları riski de bu hastalarda daha düşüktür.
Beyaz önlük hipertansiyonu olanlarda sessizce kalp damar hastalıkları ortaya çıkabilir, uzun dönemde diyabet başlama riski tansiyonu normal olanlardan daha yüksektir, zamanla kalıcı hipertansiyon görülebilir.
Daha çok gençlerde rastlanan ve herhangi bir organ hastalığına bağlı olarak ortaya çıkan hipertansiyon ise sekonder hipertansiyon olarak adlandırılır. Bu konu başlı başına bir makale konusu olabilir.
Sağlıklı ve mutlu kalmanız dileğiyle