Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

HEMŞERİM…

Yazının Giriş Tarihi: 30.04.2017 00:25
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.04.2017 00:25

Türkiye’de ki toplam sivil toplum kuruluşu sayısı 110.420

Bursa’da faaliyet gösteren sivil tolum kuruluşu 4.745

Yanlış hatırlamıyorsan bunların 688 i de hemşeri derneği.

Nedir hemşeri derneği?

Uzun uzun tanımlamaya gerek yok. Çeşitli nedenlerden dolayı bulundukları bir bölgeden başka bir bölgeye göç ederek, burada birbirlerine ekonomik ve sosyal yardım sağlamak amacı oluşturdukları yapılardır.

Bursa hemşeri dernekleri bakımından oldukça yüklü bir sayıya sahip.

O yüzden bu derneklerden de mutlak surette beklentisi var. İster ki artık kendi coğrafyasında yaşamakta olanların ona da katkıları olsun.

Çok sayıda hemşeri derneği ile söyleşiler yaptım; Sosyal faaliyetleri konusunda yoğun olarak iki etkinlikte bulunduklarını gördüm.

Biri ramazanlarda üyelerine iftar vermek, diğeri Çanakkale gezisi tertiplemek.

Ben iftarın etkinlikten öte sevap, gezinin de turistik olduğunu düşünenlerdenim.

Hemşeri dernekleri yaşadıkları kente yani Bursa’mıza ne katıyorlar?  Dernek üyelerinin kentsel bilincini geliştirmek için hangi faaliyetler içerisindeler, diğer sivil toplum kuruluşları ile bu bağlamda iletişim kuruyorlar mı? Bursa’nın sosyo-ekonomik değerine katkıları var mı,kenti ne ve kentlileri ne kadar tanıyorlar,ortak kullanıma açık alanları,parkları,bahçelere özen gösteriyorlar mı ,kentlilik kimliği ile kendilerini bu şehirden sorumlu hissediyorlar mı yoksa sadece belediyelerin ve kurumların  düzenlediği  ücretsiz etkinliklere katılmakla mı yetiniyorlar,Bursa’nın tarihi dokusunu koruma çabalarına destek veriyorlar mı,ilin sanat ve kültür çalışmalarına katılıp,daha az sorunlu ve çağdaş bir ilde yaşamanın gereklerini önemsiyorlar mı,trafik ve genel kurallara uyumları ne ölçüde,kentte yaşayanlarla sağlıklı iletişim kurabiliyorlar mı ?

Kısacası Bursa’yı benimsiyor ve sahipleniyorlar mı?

Sahiplenmeden kastım kentin ilk üç harfinin sonuna göç ettikleri ilin adının son dört harfini ekleyerek, kendilerince kentin adını değiştirenler değil elbette.

Kendi yöre insanını bir araya getirerek, gelinen yer neresi ise ona özgü kültürel ve yöresel değerleri koruyarak yaşatmak ve insanlarına maddi manevi destek olmak son derece güzel ve takdire şayan bir davranış.

Ancak bence hemşeri derneklerinin işleri asıl bundan sonra başlıyor.

Her kentin kendine ait bir dokusu ve olmazsa olmazları var. Bunlar onu kent yapan en önemli unsurlar. Dolayısı nereden gelinirse gelinsin, hangi kültürün izleri taşınıyorsa taşınsın ekmeğin kazanıldığı bu şehre karşı hepimizin es geçemeyeceğimiz sorumluluklarımız var.

Hemşeri derneklerinin de üyelerini bu sorumluluklar konusunda eğitmeleri gibi bir ödevleri var.

Bakın sokaklarımıza, izmaritten, çöpten, tükürükten geçilmiyor, insanlarımız kırmızı ışığın kendilerine ne söylediğinin farkında olmadan yaya geçitlerinde karşıdan karşıya geçerken birbirlerin üzerine çıkıyorlar, yaya kaldırımlarımız oto park olmuş, kamuya açık park ve bahçelerimiz çekirdek kabuğundan tutun, kullanılmış kağıt mendile kadar bir sürü atıkla dolu.

Bursa 2017 nüfusu, tahmini verilere göre 2.940.081.

10.882 km2 olan yüzölçümümüzde, kilometre karede 267 kişi yaşıyoruz.

Yazının başında söylediğim gibi 4.745 sivil toplum kuruluşu barındıran kentimizde sorumluluğun tümü hemşeri derneklerinde değil elbette. Ama bu kurumlarımızın diğer derneklerden öte insan üzerinde ki etkisi de yabana atılamaz.

Demem o ki;

Nerden ve hangi nedenlerden gelmiş olursak olalım. Bursa’nın doğduğumuz kent olmaması da mühim değil ama doyduğumuz yer olduğu su götürmez.

Hep beraber sahiplenelim bu kendine özgü şehri.

Başka Bursa yok.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.