HDL isimli kolesterolden bahsetmek istiyorum bu makalemde sizlere. İyi huylu kolesterol olarak da bilinen HDL düzeyi çok düşük olduğunda kalp damar hastalıkları riskinin arttığı bilinir. Bu klasik bilgiyi tam olarak dışlamasa da bu konuda bazı yeni bilgiler var.

Atlanta'da yapılan yeni bir çalışmanın sonuçlarına göre çok yüksek düzeyde HDL kolesterolüne sahip olan kalp damar hastalığı tanılı kişilerde kalp damar hastalıklarından ve kalp krizinden ölüm riski dikkati çekecek ölçüde yüksek bulunmuştur. Hatta bu risk, çok düşük düzeyde HDL kolesterole sahip olan kişilerdeki riskle aynı düzeyde bulunmuştur.

Biraz sonra özetleyerek anlatmaya çalışacağım çalışmanın sonuçları 27 Ağustos'ta Viyana'da yapılan ESC ( Avrupa Kardiyoloji Cemiyeti ) Kongresinde sunulmuştur.

HDL’nin görevi atardamarların içindeki kötü kolesterolü alıp karaciğere taşımaktır. Birçok çalışmada kandaki iyi kolesterol düzeyi ile kalp krizi gibi kalp damar hastalıkları riskinin ters orantılı olduğu ortaya konmuştu. Bununla beraber çok yüksek düzeydeki HDL’nin ne gibi sonuçları olduğuna pek dikkat edilmemişti.

Çalışma kapsamında kalp damar hastalığı tanısı konmuş ya da bu bakımdan risk altındaki 6 bin hastanın HDL düzeyleri ve geçmişteki tıbbi hikayeleri incelenmiş.

Hastalar HDL düzeyi bakımından 5 gruba ayrılmış: HDL düzeyi 30 mg. dan düşük olanlar, 31-40 mg. arasında olanlar, 41-50 mg. arasında olanlar, 51-60 mg. arasında olanlar ve 60 mg. dan yüksek olanlar.

Çalışma kapsamındaki hastalar 5 yıl boyunca takip edilmişler. Bu süre boyunca hastaların 769’u kalp krizi veya başka kalp damar hastalıkları nedeniyle hayatlarını kaybetmiş.

Çalışma sonuçlarına göre, en düşük düzeyde HDL kolesterol düzeyine sahip olanlar ve en yüksek düzeyde HDL kolesterol sahip olanlarda kalp damar hastalıklarından ölüm riski en yüksek düzeyde bulunmuş. Örneğin HDL kolesterol düzeyi 41-60 mg arasında olanlarla karşılaştırıldığında HDL düzeyi 60 mg’ın üstünde olanların kalp krizi veya bir başka kalp damar hastalığından ölüm riski yüzde 50 daha fazla bulunmuş. Bu risk artışının, HDL düzeyi 41 mg’ın altında olanlarla hemen hemen aynı düzeyde olduğu da anlaşılmış.

Fakat çok yüksek düzeydeki HDL kolesterolünün bu olumsuz etkisinin nedeni henüz anlaşılmış değildir.

Non HDL TK – HDL değeri ile LDL + 30 değeri karşılaştırıldığında İLK DEĞER BÜYÜK İSE ATEROJENİK DİSLİPİDEMİ VAR DEMEKTİR.

Toplumda 80 mg’ın üzerinde HDL kolesterolüne sahip olanların oranı sadece yüzde 1 iken, 40 mg’ın altında olanlar toplumun yarısıdır.

Çok yüksek düzeyde HDL kolesterolüne sahip olmak yaşam biçimi seçimlerinden ziyade genetikle ilgili bir durumdur. Bugüne kadar çok yüksek düzeyde HDL kolesterolüne sahip olmak bir şans olarak kabul ediliyordu ama şimdilik bilinmeyen nedenlerle kalp damar hastalıkları bakımından riskli olduğu ortaya çıkmıştır.

Yeni bilgiler öğrendikçe bildiklerimizin bilmediklerimizin yanında çok az olduğunu bir kez daha görmüş oluyoruz.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.