Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Hakkını bilmek

Yazının Giriş Tarihi: 11.02.2018 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 11.02.2018 00:01

İşçi Haklarını Koruma Derneği (İŞÇİ-DER) Genel Başkanı İsmail Doru ile aralıklı olarak davetli olduğumuz yerlere katılarak özellikle çalışan kesime hakları konusunda bilgi vermeye çalışıyoruz. Derneğin genel sekreteri olmam sebebiyle mümkün olduğu kadar etkinliklere katılıyorum. Şahsi olarak ana konumuzun siyaset olmasına rağmen, çalışan kesime uzun yıllardır zevkle hizmet etmekteyim. DYP-DP de hem Osmangazi hem de İl İşçi Komisyonluğu başkanlığını oluşturduğum güçlü kadrolar ile yapmıştım, bu başarılı çalışmalarımızın sayesinde 2010 yılı başlarında DP Osmangazi ilçe başkan adayı olmam istenmişti. Teklif Av. Füsun Erdoğan (Yaşar) tarafından bizzat bana yapılınca şaşırmakla birlikte kabul etmemiştim. Füsun Hanım üzülse de ben kendimi böyle kutsal bir göreve hazırlamamıştım çünkü böyle bir hedef ve düşünce içerisinde olmamış ve beklenti içine girmemiştim. Ardından tabandan gelen ‘aday ol’ baskılarına daha fazla dayanamayınca aday olmayı kabul etmek zorunda kalmıştım. Bu süreçte Füsun Hanım’ın bir cümlesine dikkat çekmek isterim: “Sevgili İsmet senin ne güzel ismin varmış meğer hiç kimse sana ocu, bucu veya şunun adamı diyemiyor!” deyince geriye dönerek siyasete başladığım 90’lı yıllara gittim. Evet Füsun Hanım çok doğru bir tespitte bulunmuştu çünkü siyasette hep bir gruba veya bir isme yakın olursunuz ve o isimle birlikte anılır, onun adamı denilirdi. Kongreyi kazanmamız Bursa medyasında büyük ses getirmişti belki de Merinos fabrikasında işçilikten milletvekilliğine seçilen merhum Recep Kırım'dan sonra ilk kez bir işçi böyle bir çıkış yapmış oluyordu. Başbakanlık Basın Eski Müşaviri Gazeteci Yüksel Baysal köşe yazısının başlığında ''Demokrat Parti Osmangazi’de proletarya (işçi sınıfı) iktidar oldu” yazması en ilginç başlık olmuştu diyebilirim.

Oysa ben görev yaptığım her dönemde verilen işi ve giydiğim formanın hakkını vermeye çalıştım prensip olarak kişiliğimize uyan buydu, ve aday olduğum kongrede partinin bir çok güçlü isminin de desteğini alarak üç adaylı bir kongreyi rahat kazanmıştım. Partide beş kez seçilerek ilçe başkanlığı yaptım ve partimiz çalışan kesime kuruluşundan günümüze daima destek vermiştim bu gün var olan sendikalar hep Demokrat parti iktidarlarında kurulmuştur çalışma barışının olduğu bu yıllar hep darbelerle kesilerek işçilerin hakları gasp edilmiş ve sendikalar tırpanlanmıştır. İşçi komisyonu başkanlığı yaptığım dönemlerde 4857 sayılı iş kanunu kitapçığından kendi çabamızla bin 500 adet bastırıp işçilere ücretsiz dağıtmıştık kitapçığı sevinerek alan çok işçi oldu, bir de almak istemeyenler çıktı az da olsa! “Sen işçi değil misin?” soruma evet demesine rağmen işte bu kitapçıkta senin hakların var arada bir iki madde oku ilerde mutlaka lazım olur'' dememe rağmen kitabı ücretsiz almak istemeyen bu arkadaş üç ay sonra bana gelip ''ben işten ayrıldım kızdım imza attım tazminatımı alabilir miyiz?'' sorusuyla karşıma çıkmıştı, fakat biz iyi niyetle ve menfaatsizce yine de kendisine yardımcı olduk.

Bizlerin yaptığı bu çalışmayı sendikaların yapması gerekir kısmen yapıyorlar olsa da yetersiz görüyoruz işçi hakları konusunda iş sağlığı, iş güvenliği eğitimleri büyük firmalarda verilse de küçük firmalarda bunlar hiç yok desek abartmış olmayız. Perşembe gecesi İşçi Der Genel Başkanı İsmail Doru ve Başkan Yardımcısı Ali Şen ile Orhaneli Topuk Köyü Derneği’nin davetlisi olarak katıldığımız etkinlikte dernek başkanı Yusuf Özdemir yönetimi ve üyelerine işçi hakları ve emeklilik hakkında bilgi verdik bir bölümü soru cevap halinde geçen toplantı da beni mutlu eden bir gözlem ise işçilerin artık daha araştırmacı ve haklarını öğrenmeye çalışma arzusunun arttığını görmek oldu aklınıza takılan her sorunun cevabı ortalama bir dakika içinde elinizdeki cep telefonunun veya evinizde ki bilgisayarın ekranında olmasıdır.

Dernek Başkanı Yusuf Özdemir işveren olmasına rağmen üyelerinin hakları konusunda bilinçlenmesi için yaptığı toplantı için ayrıca tebrik etmek gerekir. Almanya'da büyümüş ve yıllarca Robert Bosch firmasında üst düzey görev yapmış genç ve kaliteli bir beyin, şu an kendi firmasın da kaliteli bir ekip ruhuyla çalışan Yusuf Özdemir ve derneğini kutluyor başarılar diliyorum.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.