Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

"Türkiye'nin yasaklarla anılan bir ülke haline gelmesi ne kadar sürdürülebilir?"

Hürriyet gazetesi, birinci sayfadan yayınladığı 'Yasaklarla yaşamak' başlıklı yazı ile yayın yasaklarını eleştirdi. Yasakların giderek yaygınlaştığını belirten gazete, "Türkiye’nin yasaklarla yaşayan ve bu şekilde anılan bir...

Haber Giriş Tarihi: 28.11.2014 08:33
Haber Güncellenme Tarihi: 28.11.2014 08:33
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Hürriyet gazetesi, birinci sayfadan yayınladığı 'Yasaklarla yaşamak' başlıklı yazı ile yayın yasaklarını eleştirdi. Yasakların giderek yaygınlaştığını belirten gazete, "Türkiye’nin yasaklarla yaşayan ve bu şekilde anılan bir ülke haline gelmesi daha ne kadar sürdürülebilir? " diye sordu.

Hürriyet imzasıyla yayınlanan yazı şöyle:

"Yayın yasakları, ülkemizde askeri rejim dönemlerinde görev yapmış kıdemli gazeteciler için geçmişe ait nahoş hatıralardan ibaretti; bir süre öncesine kadar... Oysa 2014 yılında basın yasakları yalnızca geçmişin değil, bugünün yaşanan bir pratiği olarak da karşımıza çıkıyor.

Bu yasaklar, ne yazık ki son dönemde giderek yaygınlaşmakta, neredeyse her hassas konuda devreye sokulmaktadır. Yasak kararları genellikle devlet güvenliği, istihbarat gibi klasik gerekçelerle alınırken, son zamanlarda yolsuzluk konuları da dahil olmak üzere başka alanlara da yayılmaya başlamıştır. Parlamentoda yolsuzluk iddialarını soruşturmakla görevli komisyonun çalışmalarına sivil hâkim tarafından yayın yasağı konulması, bu anlamda bir ilktir.

Sonuçta, demokratik toplumda ancak istisna olması gereken bir uygulama, bugün ülkemizde genel bir kurala dönüşmektedir.

Demokrasiler açıklık, halkın bilgi edinme hakkı ve basın özgürlüğü gibi değerler üzerinden nefes alıp veren rejimlerdir. Bu yasaklar sonuçta demokrasimizin nefesini kesmekte, ülke gündemini ilgilendiren konular üzerinde kamuoyunda sağlıklı bir tartışma yapılabilmesini engellemektedir.

Ayrıca, yasakların Türkiye’de demokrasiyi ileri götürmek ve özgürlük alanlarının önünü açmakla övünen bir siyasal iktidarın işbaşında olduğu bir dönemde yaşanması, bu söylemin içini boşaltmakta, bütün inandırıcılığını gölgelemektedir. Türkiye’nin dış dünyada giderek bir 'yasakçı ülke' görüntüsü kazanmakta oluşu, meselenin bir diğer kaygı verici yönüdür.

Türkiye’nin yasaklarla yaşayan ve bu şekilde anılan bir ülke haline gelmesi daha ne kadar sürdürülebilir? Bu, Başbakan Prof. Ahmet Davutoğlu’nun ivedilikle el atması gereken kritik bir soru olarak karşımıza çıkıyor."
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.