Türk hacı adaylarını 'klima çarptı'

Aşırı hava sıcaklığının etkili olduğu ve hac heyecanının sürdüğü kutsal topraklarda, ibadetlerini yaptıktan sonra döndükleri otellerde klimalarla serinlemeye çalışan Türk hacı adaylarının, hava değişimi nedeniyle rahatsızlandıkları ve hastanelere akın ettikleri belirtildi.

Soğuk algınlığı, üst yolunum yolları enfeksiyonu, yüksek ateş ve öksürük gibi çeşitli rahatsızlıklarla sağlık kuruluşlarına başvuran 72 bin hacı adayına tedavi hizmeti sunuldu.

Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) Mekke Hastanesi Başhekimi Dr. Doğan Akdoğan, şimdilik her şeyin normal seyrinde devam ettiğini belirterek, hacı adaylarının en çok sıcak-soğuk hava değişimi sebebiyle ve klimaların önünde serinlemeye çalışırken rahatsızlandığını söyledi. Dr. Akdoğan, hastaneye gelenlerde en çok üst solunum yolu enfeksiyonu şikayetleriyle karşılaştıklarını kaydetti.

Doğan, "Hacı adaylarının gerek iklim şartlarının değişikliği, gerekse hastanelerde, otobüslerde, otellerde ve diğer yerlerde bulunan klimalara uyum sağlayamamaları nedeniyle bazı hastalıklar ortaya çıkıyor. Hacı adaylarımızın Türkiye’de alıştıkları fiziki şartların buradakinden farklı olması sebebiyle vatandaşlarımızda daha çok viral kökenli üst solunum yolları enfeksiyonları görülüyor” dedi.

Hacı adaylarının, öksürük, yüksek ateş, halsizlik, kırgınlık ve vücut ağrıları şikayetleriyle hastanelere başvurduğunu söyleyen Dr. Akdoğan, şöyle devam etti: "Sağlık ocaklarımız ve hastanemizde hastalarımızı gerekirse ilaçlarını serumlara ilave edip, yatırarak tedavi ediyoruz. Onun dışında muayene ettikten
sonra ilaçlarını yazıp, otellerinde tedavi edilmelerini sağlıyoruz. Bu yıl bizim açımızdan şükredilmesi gereken bir durum oldu. Geçmiş dönemler gibi olağanüstü bir durum olmadı. Salgın diyebileceğimiz bir hastalık hali yok. Rutin, iklim değişikliği ve seyahatler nedeniyle her zaman görülebilecek vak'alarla karşı karşıyayız.”

Suudi Arabistan’da Türkiye’de görülmeyecek bir sıcaklık ve hava değişikliği bulunduğunu hatırlatan Dr. Akdoğan, "Burası çok sıcak. Türkiye’de hiç klima kullanma alışkanlığı olmayan insanlar, burada devamlı klima önünde kalıyorlar. Bunların etkisiyle rahatsızlıklar meydana geliyor. İshal vak'aları
da görülüyor. Ancak bu salgın denilecek bir durum arz etmiyor” diye konuştu.