TEOG’da başarı için sorulara ön yargılı yaklaşılmamalı

Liselere Giriş Sınavı TEOG ikinci dönem ortak sınavı 29-30 Nisan günlerinde yapılacak. Sınava sayılı günler kala öğrencilere başarı için detaylara dikkat etmeleri gerektiğini hatırlatan uzmanlar,
sorulara ön yargılı yaklaşılmaması ve sürenin iyi kullanılması tavsiyesinde bulundu.

Zirve Yayınları Rehberlik Yayın Yönetmeni Hakan Baykal, 29-30 Nisan'da yapılaca TEOG sınavı öncesi bilgiler verdi. İkinci dönem ortak sınavlarının tek oturumda ve 3 dersin yazılılarının farklı saatlerde olacağını belirten Hakan Baykal, “Birinci oturumda Türkçe, Matematik, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, ikinci oturumda ise Fen ve Teknoloji, T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ile yabancı dil ders yazılıları gerçekleştirilecek. Öğrencilere 20 sorunun yanıtlanması için 40'ar dakika süre verilecek. Yeterince çalışmış öğrenciler sorulara ön yargılı yaklaşılmazsa ve sürelerini etkin kullanırlarsa sınavın rahatlıkla üstesinden gelebilirler.” dedi.

Başarı için detaylara dikkat edilmesinin önemine vurgu yapan Baykal, “Birçok öğrenci bazı sorulara karşı önyargılı. Öğrenciler, soruyu görür görmez ‘çözemeyeceğim’; ‘bu soruda çok zaman kaybedeceğim’ endişesine kapılabiliyor. Bu yargıdan kurtulabilmek için öğrencilere soruyu tam olarak anlamadan seçeneklere geçmemesini öneriyoruz. Aksi takdirde soruyu tekrar okumak zorunda kalabilirler. Adaylar sınava hazırlık sürecinde farklı nitelikteki soruları çözdüklerini hatırlarlarsa bu sorunun daha rahat üstesinden gelebilirler.” dedi.

Soruyu anlamak sınavın temelini oluşturur diyen Hakan Baykal, “Öğrencilere soruyu tam olarak anlamadan seçeneklere geçmemesini öneriyoruz. Aksi takdirde soruyu tekrar okumak zorunda kalabilirler. Adaylar sınava hazırlık sürecinde farklı nitelikteki soruları çözdüklerini hatırlarlarsa bu sorunun daha rahat üstesinden gelebilirler.” tavsiyesinde bulundu.

Yanlış yapılan sorularda temel problemin, tüm şıkları okumadan işaretlemek olduğunu ifade eden
Baykal, “Her soruda bütün seçenekler okunduktan sonra cevap belirlenmelidir. Özellikle olumsuz soru kökü barındıran sorularda, öğrenci soruyu olumlu algılayıp hemen gördüğü ilk seçeneği doğru olarak işaretleyebiliyor. Eğer tüm seçenekler okunursa bu gibi basit yanlışlıkların da önüne geçilmiş olacaktır.” diye konuştu.

Paragraflık sorularda anlamı bilinmeyen ya da hatırlanamayan bazı kavramların olmasının normal olduğunu ifade eden Hakan Baykal, “Bu kavramları görüp, ‘bu soruyu çözemem’ önyargısıyla soruya yaklaşılmamalıdır. Paragrafın geneline bakarak bu kavramlar hakkında fikir yürütülebilir. Ayrıca ‘uzun soru, zor sorudur’ anlayışı yanlıştır. Uzun paragrafların çoğu, içerik hakkında daha açıklayıcı bilgilerin olduğu paragraflardır.” dedi.

PARAGRAF SORULARINDA ÖNCE KOYU YAZILMIŞ OLAN SORU KÖKÜ OKUNMALI

Paragraf sorularında önce koyu yazılmış olan soru kökü okunduktan sonra paragraf okunmalıdır diyen Baykal şöyle devam etti: “Altı çizili sözcüklerin olduğu sorulara özen göstermek sınavdaki yanlış yapılan soru sayısını azaltacaktır. Bu tip soruları görünce, altı çizili sözcükler hemen büyük bir daire içine alınarak belirginleştirilmelidir. Böylece soruyu yanlış algılama ihtimalimizi ortadan kaldırabiliriz. Bunun dışında birden fazla işlem yapılması gereken sorularda kesinlikle kafadan hesap yapılmamalı, yazılarak, kâğıt üzerinde işlem sırası gözetilerek bu sorular çözülmelidir. Bu tip sorular kalem kullanmadan, işlem sırası gözetilmeden yapılırsa hatalı çözülme ihtimali artar. Zorlanılan ya da zaman kaybı oluşturacak tarzda soruları sınav sonuna bırakmak önemlidir. Böylece sorularla duygusal bir ilişkiye girilmez ve ‘eyvah bu soruyu yapamadım’ paniği ortadan kalkar.”