Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

MİT'in dinleme talebine imza atan hakimlerden savunma

Farklı isimle dinlenilen Prof. Dr. Mehmet Altan, dinleme kararına imza atan üç hakime tazminat davası açtı. Yargıtay’a açılan dava kapsamında ifade gönderen hakimler, dilekçede, “Mahkemenin resmi talep yazısı karşısında verilen telefon...

Haber Giriş Tarihi: 03.12.2013 15:14
Haber Güncellenme Tarihi: 03.12.2013 15:14
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Farklı isimle dinlenilen Prof. Dr. Mehmet Altan, dinleme kararına imza atan üç hakime tazminat davası açtı. Yargıtay’a açılan dava kapsamında ifade gönderen hakimler, dilekçede, “Mahkemenin resmi talep yazısı karşısında verilen telefon numarası ya da cihazın kodunun iletişimi dinlenen kişiye ait olup olmadığını denetleme veya karşılaştırma imkanına sahip teknik alt yapısı yoktur.” dedi.

Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT)'in, Taraf gazetesi yöneticileri ve bazı yazarları ile Prof. Dr. Mehmet Altan’ın telefonlarının dinlenmesi için sahte isimlerle mahkemeden izin almasına ilişkin olayda yeni bir gelişme yaşandı. Sahte isimle dinlenilenlerden Mehmet Altan, dinleme kararına imza atan 3 hakim hakkında tazminat davası açtı. Hakim ve savcılarla ilgili kanun gereği tazminat davası Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’ne açıldı.

Haklarında tazminat davası açılan eski özel yetkili 11. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinde yer alan hakimler Metin Özçelik, Oktay Uçar ve Yakup Hakan Günay, dava dilekçesine karşı beyanlarını Yargıtay’a gönderdi.

3 hakim birlikte hazırladıkları 6 sayfalık dilekçede, önleme amaçlı iletişim denetlemesinin suç işlenmesinin önlenmesine yönelik olduğunu hatırlattı. Dilekçede, “Bu tedbirlerin uygulanması suretiyle elde edilen bilgilerin açılmış bir hukuk veya ceza davasında ya da soruşturmasında delil olarak kullanılması da mümkün değildir.” denildi.

Kolluk kuvvetleri ve MİT’in iletişimi dinleme taleplerinin nedenini ve kişinin belirlenebilen kimliğini mahkemeye yazı ile sunduğu kaydedilen dilekçede, “Mahkeme resmi talep yazısı karşısında verilen telefon numarası ya da cihazın kodunun iletişimi dinlenen kişiye ait olup olmadığını denetleme veya karşılaştırma imkanına sahip teknik alt yapısı yoktur. Dinleme kararındaki bilgilerini Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından teknik alt yapı ve donanım sayesinde denetlenmesi gerekir.” ifadeleri yer aldı.

Dilekçede, dinlemeye ilişkin savcılık tarafından yürütülen soruşturmada izin talebinin reddedilmesi doğrultusunda MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın imzasıyla mahkemeye gönderilen yazıda, ‘mahkemelerin yanıltılmadığı, sahte isimlerle dinleme faaliyetinin gizli servis faaliyetlerinin gizli yürütülmesinin zorunlu olduğunu bilen/takdir eden hakimlerle kurulan koordinasyon çerçevesinde tatbik edildiği’ yönündeki ifadelerine yer verildi.

Söz konusu dinleme talebinde iletişim tespiti istenen kişiler ile ilgili kod adları ve telefon numaraları dışında başka bilgiye yer verilmediğinin belirtildiği dilekçede, “İlgili kurum tarafından hakkında iletişimin tespiti tedbirinin uygulanması istenen kişinin gerçek kimlik bilgilerinin bilindiği takdirde talep yazısında belirtilmesi gerektiği, 7 Mayıs 2013 tarihli MİT Müsteşarlığı yazısının içeriğinde belirtilen şekilde, ilgili kurum temsilcileri ile nöbetçi hakimlikler arasında hiçbir şekilde görüşme yapılmadığı ya da koordinasyon kurulmadığı, ilgili kurum tarafından dosyada bulunan resmi talep yazısı dışında nöbetçi hakimliklere hiçbir bilgilinin yazılı ya da sözlü olarak verilmediği anlaşılmıştır.” denildi. Hakimler, davanın reddedilmesi talebinde bulundu.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.