Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Karaciğer tümörleri 'radyoembolizasyon' ile iyileştirilecek

Yurtdışında da yakın zamanda uygulanmaya başlanan "radyoembolizasyon" tedavisi, Ege Bölgesi’nde ilk olarak İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde uygulanıyor. Cerrahi müdahalenin mümkün...

Haber Giriş Tarihi: 18.09.2014 10:10
Haber Güncellenme Tarihi: 18.09.2014 10:10
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
Karaciğer tümörleri 'radyoembolizasyon' ile iyileştirilecek
Yurtdışında da yakın zamanda uygulanmaya başlanan "radyoembolizasyon" tedavisi, Ege Bölgesi’nde ilk olarak İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde uygulanıyor. Cerrahi müdahalenin mümkün olmadığı karaciğer tümörlerine uygulanan tedavi, Girişimsel Radyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Volkan Çakır ve ekibi öncülüğünde yürütülüyor.

Radyoloji uzmanı Dr. Çakır, karaciğer kanseri olan ve ameliyat edilemeyen ya da ameliyata hazırlanacak hastalarda kullanılan bir tedavi yöntemi olan radyoembolizasyonu, Ege Bölgesi’nde Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastaneler arasında ilk defa uyguladıklarını söyledi. Radyoembolizasyonun, karaciğer kanserinin bulunduğu bölgede hem radyasyon tedavisi hem de embolizasyon (tümörü besleyen damarların tıkanması) işlemi aynı anda uygulanarak kanser hücrelerinin ölmesini sağlayan güncel bir tedavi olduğunu anlatan Çakır, “Radyoembolizasyon işlemi, girişimsel radyoloji uzmanları tarafından uygulanmaktadır ancak tedavi kararı çoğu zaman girişimsel radyoloji, tıbbi onkoloji, nükleer tıp, radyasyon onkolojisi, genel cerrahi ve tedaviyle ilgili diğer branşların ortak konsey kararıyla verilmektedir. Biz bu uygulamayı Uzm. Dr. Ömür Ballı, Nükleer Tıp Kliniği’nden Doç. Dr. Gonca Bural ve Dahiliye Kliniği’nden Uzm. Dr. Sezgin Vatansever ile birlikte yürütüyoruz.” dedi.

Uzm. Dr. Çakır, işlemin ayrıntılarını da şöyle anlattı: "Hastalara anjiyo yöntemiyle kasıktan giriliyor ve karaciğerdeki atardamar bulunuyor. Daha sonra tümörü besleyen damar bulunup ince kateterlerle (plastik tüplerle) girilip tümöre ve tümörün çevresine radyasyon yayan küçük parçacıklar veriliyor. Hasta radyoterapiyi dışarıdan değil de direkt içeriden almış oluyor ve yan etkisi çok çok daha az oluyor. Öncesinde çok fazla bir hazırlık gerektiriyor. Her karaciğer tümörü olan hastaya bu uygulamayı yapmıyoruz, belli kriterleri, koşulları karşılaması gerekiyor."
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.