Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

'Güvenlik paketiyle toplum sindirilecek'

Mezopotamya Hukukçular Derneği yöneticisi Resul Tomur, hükümetin çıkarmak istediği yargı paketiyle kendi iktidarını güvence altına alıp toplumu sindireceğini söyledi. Avukat Resul Tomur, paketin yasalaşmaması için sivil toplum kuruluşlarının...

Haber Giriş Tarihi: 21.10.2014 14:02
Haber Güncellenme Tarihi: 21.10.2014 14:02
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahaber.com/
'Güvenlik paketiyle toplum sindirilecek'
Mezopotamya Hukukçular Derneği yöneticisi Resul Tomur, hükümetin çıkarmak istediği yargı paketiyle kendi iktidarını güvence altına alıp toplumu sindireceğini söyledi. Avukat Resul Tomur, paketin yasalaşmaması için sivil toplum kuruluşlarının pakete tepki göstermesi gerektiğini ifade etti. Tomur, "Terörle Mücadele Kanunu başta olmak üzere, antidemokratik yasaların kaldırılması beklenirken, özgürlükleri daha çok kısıtlayacak bu önerinin yasalaşması demokratikleşme çabalarına ağır darbe vuracak. Toplumsal ayrışmayı derinleştirecek ve Kürt meselesinin çözümüne hizmet etmeyecektir." dedi.

Mezopotamya Hukukçular Derneği, Meclis'e sunulan ve sıkıyönetim kanunlarını hatırlatan paketle ilgili basın toplantısı düzenledi. Dernek yöneticilerinden Resul Tomur sivil toplum kuruluşlarına çağrı yaparak, "Rojava’nın, Kobani kantonuna yönelik DAİŞ çetelerinin katliamına imkan sağlayan AKP’nin politikalarına karşı, Türkiye ve Kürdistan’da farklı toplumsal kesimlerin yapmış oldukları protestoların hemen akabinde, hükümet tarafından 'Hakimler ve Savcılar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi' adı altında ve kamuoyunda 'güvenlik paketi' olarak bilinen bir yasa çıkarılmak istenmektedir." ifadelerini kullandı.

Paketin iktidarı güvence altına alacağını belirten Tomur, "Kürtler başta olmak üzere, farklı toplumsal kesimler Cumhuriyet tarihi boyunca toplumsal sorunların çözümünde, demokratikleşme yerine, yürütülen askeri ve güvenlik eksenli politikalar nedeniyle yasaların mağduru olmuşlardır. Bu teklifin yasalaşması durumunda adil yargılanma hakkının bir unsuru olarak silahların eşitliği ilkesi çerçevesinde ciddi ihlaller yaşanacaktır. Avukatlar yapılan soruşturmanın, toplanan ve elde edilen delillerin hatta tutuklama müessesesinin hukuka uygunluğunu tartışamayacak, soruşturma aşamasındaki hiçbir delile ulaşamayacaktır." diye konuştu.

'POLİSİN SINIRSIZ KEYFİLİĞİ YASAYLA GÜVENCE ALTINA ALINIYOR, ÖZEL HAYATA MÜDAHALE KOLAYLAŞIYOR'

CMK’nın 116. Maddesine ilişkin teklifte arama yapabilmek için ‘somut delillere dayanan kuvvetli şüphe’ ibaresi yerine ‘makul şüphe’ ibaresinin getirilmesinin öngörüldüğünü hatırlatan Tomur, şunları dile getirdi: "Yine 21 Şubat 2014 tarih ve 6526 sayılı 'Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun' ile kaldırılan düzenlemenin üzerinden bir yıl geçmemişken kaldırılan eski yasa yeniden getirilmek istenmektedir. Bugüne kadarki uygulamalarda arama konusunda zaten yaşam imkanı bulamayan 'Somut delillere dayalı kuvvetli şüphe' yerine 'makul şüphe' ibaresinin getirilmesi durumunda polisin sınırsız keyfiliği yasayla güvence altına alınmış olacaktır. Ayrıca bu teklif, özel hayatın gizliliğinin korunması bakımından bugüne kadarki uygulamalardan daha vahim uygulamalara imkan sağlayacaktır. CMK’da düzenlenen 'İletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması', 'Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi' ve 'teknik araçlarla izleme' tedbirleri kapsamına 'devletin güvenliğine karşı suçlar' ile 'Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar' eklenmek istenmektedir. İktidarını güvence altına alıp toplumu sindirecektir."
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.