Erdoğan'dan kritik açıklamalar!

Erdoğan, "Ziyaretimiz kanlı darbe girişiminin ve FETÖ’nün tüm dünya kamuoyuna anlatılması için bir vesile oluşturacaktır. FETÖ’nün Türkiye ve diğer ülkeler için yarattığı tehlikeyi anlatacağız. Her tarafta örgütün inine girmeye devam edeceğiz. Bundan sonra dünyanın hiçbir bölgesi FETÖ militanları için güvenli bir sığınak değildir, olmayacaktır" dedi. Erdoğan, ABD'nin Suriye'de rejim askerlerini vurması ile ilgili olarak da ilk kez konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuyu ABD'li yetkililere soracağız dedi.

Erdoğan'dan satır başları şöyle:

Katılımcı ülkelerin büyük çoğunluğu görüşmelerde devlet ve hükümet başkanları ya da yardımcıları nezdinde buraya katılıyor. Ziyaretimde bana Sayın bakanlarımız Veysi Kaynak, Bekir Bozdağ, Fatma Betül Sayan, Mevlüt Çavuşoğlu, Nihat Zeybekçi, Berat Albayrak ve milletvekillerimiz eşlik ediyor.

20 Eylül Salı günü BM Genel Kurulu’na hitap edeceğim. Konuşmamda ülkemizin BM’de oynadığı aktif role vurgu yaparak terörle mücadele başta olmak üzere Suriye ve Irak krizi, mülteci sorunu, tabii ki 15 Temmuz darbe girişimi ki bizim bir demokrasi mücadelemiz olmuştur milletçe… Dünyanın duruşunu değerlendirme noktasında olacağım.

71. Genel Kurul görüşmeleri ülkemiz açısından hassas bir dönemde gerçekleşiyor. Türkiye bir taraftan 15 Temmuz’un yaralarını sararken diğer taraftan da Fırat Kalkanı ile yoğun bir mücadele veriyor. DAEŞ, PKK gibi cinayet şebekelerine karşı başarılı operasyonlar yapıyoruz. PYD, YPG bunları söylemeden geçmemiz mümkün değil. İnşallah terör ve terör örgütleri ile mücadelemiz yeni boyutlar kazanarak devam edecek.

HİÇ BİR YER FETÖ İÇİN GÜVENLİ BİR SIĞINAK DEĞİL

15 Temmuz darbe girişimi ve milletimizin bu ihanet karşısında sergilediği destansı direniş gözleri yeniden Türkiye üzerine çevirdi. FETÖ'nün tüm dünya kamuoyuna düzgün şekilde anlatılması gerekmektedir. Her tarafta bu örgütün inine girmeyi sürdüreceğiz. Bu saatten sonra dünyanın hiç bir ülkesi FETÖ için güvenli bir sığınak değildir ve olmayacaktır.

Bu yıl genel kurul görüşmelerinde bizim de elzem olarak gördüğümüzü bazı konularda üst düzey toplantılar gerçekleştirilecek. Bunlardan en önemlisi göç toplantısıdır.

GÜVENLİ BÖLGE TALEBİ

20 Eylül’de liderler zirvesi var. Sayın Obama tarafından düzenlenecek zirvede mülteci krizi ele alınacak. Fırat Kalkanı harekatının mülteci krizinin azaltılmasına yaptığı katkıyı da liderlerle paylaşacağım. Güvenli bölge, terörden arındırılmış bölge talebini bir kez daha dile getireceğim. Toplamda 5000 kilometlekarelik bir alanı güvenli bölge noktasında değerlendirebiliriz. Suriye sorunu sadece Suriyelilerin veya komşu birkaç ülkenin meselesi değildir. Küresel bir boyut kazanmıştır.

BM İÇİN UTANÇ KAYNAĞIDIR


Suriye krizini çözüme ulaştırmada kaybedilen her saniye, her dakika BM için utanç kaynağıdır. Mültecileri insanlık dışı muamelelere tabi tutarak, tel örgülerin arkasına saklanarak çözüm bulunamaz. Artık insanlık sorumluluğunun farkına varmalı. Umarım, bu zirve krizin insani boyutunun hafifletilmesi noktasında somut adımlara vesile olur.

Ekonomik alandaki temaslarımız çerçevesinde 21 Eylül günü bir akşam yemeğinde ABD’deki yatırımcılarla bir araya geleceğiz. Ayrıca ABD’nin değişik yayın kuruluşlarıyla yayınlarımız olacak. Ziyaretim sırasında ABD’deki Türk ve Müslüman toplum temsilcileri ile de bir araya geleceğiz. Her açıdan yoğun bir program bizleri bekliyor.

SORU-CEVAP

ABD Suriye'de rejimin jetlerini vurdu. Buradaki gerilim Fırat Kalkanı Operasyonu'nu etkiler mi?

Bu konuyla ilgili olarak ABD’li yetkililerin açıklaması bir yanlış tespit, yanlışlık oldu yönünde. Daha ilerisini seyahatimizde ‘hayırdır nedir, nasıl oldu’ şeklinde sorarak ayrıntılarını öğrenme fırsatımız olacaktır. ABD, ÖSO tarafından istenmiyor. Çünkü ÖSO'ya yönelik ABD'li yetkilerin tavrı süreci bu noktaya getirdi.

Bizim yetkililerimiz, Özel Kuvvetler mensuplarımız, ABD’li Özel Kuvvet mensuplarını, 27 kişiydi. Onları almak suretiyle işi sulh içinde bitirdiler.

Tel-Abyad'da ABD bayrakları görüntülendi. Bunun için ne diyeceksiniz?

Biz Suriye'nin kuzeyinde kesinlikle bir terör koridoru oluşmasına izin vermeyeceğimizi belirttik. Bazı kesimler hala IŞİD lafını kullanıyor. Bu lafı kullanırken İslam'a zarar veriyorlar. Biz IŞİD'i kabul etmiyoruz. DAEŞ dedik. Bunu dünya kabul etti. Biz de kabul etmeyenler var. Bir barış dini olan bizim dinimize kimse böyle bir yakıştırma yapamaz. Tel abyad aslında arapların yerleşim bölgesidir.

Teb Abyad Arapların bölgesi. DAİŞ’in ardından PYD , YPG bölgeye geldi. Biz niçin sabır sabır, hep sabrettik de Gaziantep olayından sonra patladık, artık yetti dedik. Bunu bütün dostlara söyledik, koalisyon güçlerine söyledik. Mesela bir Mümbiç operasyonu var. Yüzde 90 itibariyle Araplara aittir ama bunlar sanki PYD ve YPG’ye aitmiş gibi göstermeye çalıştılar. Bizi dinleyin ya, biz sizinle NATO’da birlikteyiz. Bir an önce şu pisliği temizleyelim. Ne oldu Cerablus halloldu. Halk dönüyor mu? Biz de oraya her türlü yardımı gönderiyoruz. Aynı şekilde Rai de temizlendi. Bab’a kadar iniyoruz. Niye iniyorsunuz? Daha ineceğiz. Buraları bize tehdit unsuru olmaktan çıkarmamız gerek. Bunu daha önce görüştük, 90-95 km’lik enlemde, 40-45 km’lik boylamda burayı güvenli bölge olarak ilan edelim.

UYGULAMAYA GELİNCE KİMSE ORTADA YOK

Bunları Sayın Obama ile konuştuk ama uygulamaya gelince bunu yapamadık. Sayın Putin ile de görüştük. Biz inşaat olayını halledelim, sizler bize mali destek verin. Merkel’in bir ifadesi vardı, 'ben buraya 10 milyar Euro ayırırım yılda.' Tamam işte, siz bize kaynak ayırın biz konutları inşa edelim. Uygulamaya gelince kimse ortada yok. Bizde 2.7 milyon Suriyeli, 300 bin Irak’lı var. Ne yapacaktık, bu Suriyelileri oraya yerleştirmeye başlayacaktık. Şu ana kadar olmadı, temenni ederim ki bundan sonraki süreçte bunu gerçekleştiririz.