Adalet eski Bakanı Türk: Soruların hiçbiri bir suçla ilgili değil

Eski Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, 14 Aralık'taki operasyonda 4 günlük azami gözaltı süresinin aşıldığını belirtti. Türk, “Orada sorulan soruların hiçbiri bir suçla ilgili değil.” ifadesini kullandı.

Eski Adalet Bakanı ve Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, Cihan'a yaptığı açıklamada, Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Medya Grup Başkanı Hidayet Karaca'nın gözaltına alınması ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Türk, tutuklamanın kolay verilecek bir karar olmaması gerektiğini belirtirken, “Ama Türkiye'de maalesef öyle tutuklamalar yapılıyor ki cezaya dönüşüyor bu. Gözaltına alma bile bir ön infaz gibi işletilmeye başladı.” şeklinde konuştu. Türk, hakimlerin adalete uygun bir karar vermesini temenni ettiğini belirterek, “Onu vermediği takdirde adalet yok demektir. Adalet, devletin temeli, temel sarsılırsa geride bir hukuk devleti kalmaz.” dedi.

“UMUYORUM Kİ BAĞIMSIZ MAHKEME ADALETE UYGUN BİR KARAR VERİR”

Konunun mahkemeye intikal etmiş durumda olduğunu söyleyen Türk, ”Önemli olan bundan sonraki süreç gözaltında yasanın öngördüğü süreden falan tuttular. Oradaki sorulan soruların hiçbiri bir suçla ilgili değil. Bu sorulan sorular bir suç değil. Önemli olan mahkemedeki sorgu ve ondan sonra verilecek olan karar. Umuyorum ki bağımsız mahkeme adalete uygun bir karar verir.
Tutuklama bakımından öyle bir değişiklik yaptılar ceza usulde ve şimdi kararı sulh ceza hâkimi veriyor. Ama hâkim yani devletin oraya koyduğu hâkim. Onu kararına da saygıyla beklemek gerekir. Ama vereceği karar ne olur bilemiyorum. Tutuklama öyle kolayca verilecek bir karar değil. Tutuklamanın koşulları hem Anayasa'nın 19. maddesinde hem Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 100. maddesinde gösterilmiştir. Bir defa bir suç işlendiği konusunda kuvvetli şüpheler olacak. Ve şüphelinin kaçması, delilleri yok etmesi, başkalaştırması, ortadan kaldırması veya tanıkları etkilemesi olanağı olacak bunları önlemek için alınacak önlem niteliğindeki bir karardır.“ dedi.

“GÖZALTI BİLE ÖN İNFAZ GİBİ İŞLETİLMEYE BAŞLADI”

Hikmet Sami Türk, sözlerine şöyle devam etti: ”Tutuklama kararının niteliği bu. Ama Türkiye'de maalesef öyle tutuklamalar yapılıyor ki cezaya dönüşüyor bu. Gözaltına alma bile bir ön infaz gibi işletilmeye başladı. Umuyorum ki burada, gerçekten hem Anayasa'ya hem Ceza Muhakemesi Kanunu'na (CMK) uygun bir karar verilir. Ama Türkiye'de çok kolayca tutuklama kararı verilebiliyor. Bunu geçmişte de yaşadık. Bugün de öyle bir olasılık var. Ama dilerim ki hakim adalete uygun Anayasa'ya uygun, CMK'ya uygun bir karar verir. Temennimiz bu. Onu vermediği takdirde adalet yok demektir. Adalet, devletin temeli, temel sarsılırsa geride bir hukuk devleti kalmaz. Diliyorum ki burada Dumanlı hakkında da Hidayet Karaca hakkında ve bütün şüpheli olarak yargı önüne çıkarılan kişiler hakkında, bu ilkelere uygun adalete uygun bir karar verilir.“

“ASLOLAN KİŞİNİN MASUMİYETİDİR”

Aslolanın kişi özgürlüğü olduğunu belirten Türk, ”Aslolan kişinin masumiyetidir. Ceza hukukunun da temel ilkesidir. Ceza yargısının da temelidir. Delillerle bir kimsenin suç işlediği kanıtlanmadıkça, kesinleşmiş yargı kararıyla kesinleşmiş mahkeme kararıyla sabit olmadıkça o kişi masumdur. Masumiyet karinesidir, aslolan budur. Somut delillerle kanıtlanması gerekir.” ifadelerini kullandı.